Böl Çeviri İspanyolca
9,981 parallel translation
Parayı buradan çıkarmamız lazım, parayı böl, birisi giderse hepsi gitmesin.
Tenemos que salir de esta mierda de aquí, dividirlo, obtener todos los huevos de una sola canasta.
İki tane çıtır grup. Böl ve fethet.
Dos grupos, divide y vencerás.
Böl ve fethet.
Divide y vencerás.
- Bol şans Sayın Başkan.
- Buena suerte, Sr. Presidente.
Yukarıdaki kasede.
- En el bol, allí arriba.
Bize ciddi zarar vermek için eline bol bol fırsat geçti ama yapmadı.
Tuvo oportunidades de sobra para perjudicarnos y no lo hizo.
Bol şans, Bay Ramse.
Buena suerte, Sr. Ramse.
Öyleyse sana bol şans dilerim ama yardımcı olamam.
Entonces te deseo toda la suerte del mundo, pero no puedo ayudarlos.
Şimdiye kadarki en iyi hasat oldu. Bol kahve verdiler.
La mejor cosecha de todos los tiempos, el café es óptimo.
- Bol şans!
¡ Suerte!
Ama bol şans.
Pero buena suerte.
Bol şans.
Buena suerte.
Bol şans.
Buena suerte con eso.
İşkencenin daha bol ve langırtın daha az olduğu bir yer.
Más tortura, menos de futbolín.
Bol bol nemlendirici sürmen gerekir ve...
Ya sabes, mucha hidratación y...
Eşyalarına yer bulmada bol şans.
Buena suerte encontrando sitio para tus cosas.
Bol şanslar sana tüm bu hard diskinde ki reşit olmayan Kızımla olan mesajlarını açıklama da.
Buena suerte explicando todos esos mensajes no solicitados a a mi hija menor de edad en tu disco duro.
Dairenizde, olay yeri inceleme ekibimiz oturma odasında bol miktarda kan buldu.
En su residencia, nuestros CSI encontraron un montón de sangre en su comedor.
- Bol şans, başkomiserim.
- Buena suerte, capitán.
Markham ve adamları bol para döküyor. Reddetmeleri için...
Markham y sus chicos están exhibiendo mucho dinero por ahí.
- Bol bol.
- Muchos.
Düğün masrafları için bol şans.
- ¡ No! Buena suerte pagando la boda.
Lütfen, bol bol verin. Bu bağış, çocuklar için mi, köpekler için mi?
Así que, por favor, donen generosamente. ¿ Esta beneficencia es para niños o perros?
- Ama rüzgârı, yağmuru bol olur.
Con mucho viento y lluvia.
Doğrusu başta parası bol delilerden biri sanmıştım.
Francamente, me pareció que era un loco paranoico con mucho dinero.
Cebinde bol paraları olan ve çok harcamayı seven tipler.
Grandes derrochadores con mucho dinero.
Evet, bol şans.
Bueno, qué suerte.
- Bol şans dilerim. - Çok teşekkür ederim.
- Buena suerte.
Size bol şans diliyorum.
Les deseo buena suerte.
Size bol şans dilerim.
Te deseo lo mejor.
Bol bol ışık alıyor. Kişisel olarak bol ışığa bayılırım.
La iluminación es estupenda... a mí en lo personal me encanta.
Eğer bulunmak istemiyorsa o zaman size bol şans.
Si ella no quiere ser encontrada... Buena suerte.
Paris'teki sanatçıların kaynağı bol olur Henri.
Los artistas en París no escasean exactamente, Henri.
Bol şans, Nicholas.
Buena suerte, Nicholas.
Bol şans Richard.
Buena suerte ahí dentro, Richard.
Bol şans, James.
Buena suerte, James.
- Bol şans o hâlde.
Bueno, buena suerte con eso.
- Bol şans.
- Buena suerte.
Bol şans! Sana da.
Buena suerte.
- Bol keseden sallıyorsun.
- Estás diciendo tonterías.
Guthrey ile genç kadınları ve kızları kaçırmak, tecavüz etmek ve pişirip yemekle alakalı birbirlerine bol detaylı fantezilerini anlatmışlar.
Guthrey y él intercambiaron fantasías intensamente detalladas sobre cómo quería secuestrar, violar, cocinar y comerse mujeres jóvenes y adolescentes.
"Ben insanlar yaşama sahip olsunlar diye geldim." "Bol yaşama, daha çok yaşama sahip olsunlar diye geldim."
"He venido para que tengan vida, y para que la tengan en abundancia, mucha abundancia".
- Bol şans.
Buena suerte.
- Şu Murphy denen adam konusunda bol şans.
Buena suerte con ese tal Murphy.
Ön boşalımdan hamile kalma ihtimali çok düşük olsa da..... bildiğin gibi yoğun, mat ve bol menim var.
Aunque las probabilidades de concepción de pre-eyaculación son estrechas, Como ustedes saben, tengo una carga seminal pesada De alta viscosidad y opacidad.
Adamın kanında cinsel gücü arttırıcı madde bulacaksın, hatta muhtemelen bol miktarda.
Encontrarán drogas para aumentar la potencia sexual masculina en su organismo, probablemente muchas.
- Öğretmenler okul gezisi önerilerini sunduğunda sana bol şanslar öyleyse.
Buena suerte cuando los maestros presenten sus formularios para viaje de estudios.
Onunla yalnız konuşmanda bol şans.
Buena suerte tratando de hablar con él a solas.
Bol şans, bol şans, dostum. Bol şans.
Buena suerte.
Hem de bunu almak için senin Black kartını kullandım. Bol şans.
Y lo compré con tu tarjeta.
Bol eski bir şey. Çok cebi vardı. Ordu montları falan gibi.
Una vieja cosa holgada, tenía muchos bolsillos, como una chaqueta del ejército o algo así.
bologna 19
bol şans 369
bölüm 137
bol şanslar 63
bölümü 16
bölüm 2 32
bölüm 3 28
bölümün sonu 16
bölge 121
bölüm 1 42
bol şans 369
bölüm 137
bol şanslar 63
bölümü 16
bölüm 2 32
bölüm 3 28
bölümün sonu 16
bölge 121
bölüm 1 42
bölüm 5 16
bolland 25
bolivya 30
bölük 130
bolonya 19
böldüğüm için özür dilerim 27
böldüğüm için üzgünüm 45
bölge savcısı 19
bolie 36
bolland 25
bolivya 30
bölük 130
bolonya 19
böldüğüm için özür dilerim 27
böldüğüm için üzgünüm 45
bölge savcısı 19
bolie 36