Eğlence için Çeviri İspanyolca
1,195 parallel translation
Bir noktada eğlence için para ödüyorsunuz.
En este estado, no podrías pagar ni eso.
Bazısını etrafta tutmak lazım biraz eğlence için.
Tienes que dejar algunos libres para garantizar el entretenimiento.
Dougal, o kadar da ciddiye alma. Bunu yalnızca biraz eğlence için yapıyoruz.
Dougal, no te lo tomes tan en serio, sólo es... es un poco de diversión.
Eğlence için değildi.
Pero no digo que no lo disfrutara.
Yani onlara eğlence için birazcık işkence yapmama izin yok mu?
¿ No puedo divertirme torturándolos?
Ne yani, bunun eğlence için olduğunu mu sandın?
Que piensas esto es solo diversion?
Bir anlık eğlence için biraz fazla maliyetli.
La frivolidad se paga cara.
Yani, koşulsuz olarak senin yetkindedir ki, bana istediğini yapabilirsin, cezalandırma amaçlı ya da eğlence için, ne amaçla olursa olsun her ne kadar acılı ve de aşağılayıcı olursa olsun.
Acepto incondicionalmente tu prerrogativa de hacer conmigo lo que quieras, por castigo, diversión o cualquier propósito, sin importar cuán doloroso o humillante fuere para mi.
Bunu eğlence için yaptığımı mı sanıyorlar?
¿ Creen que lo hago por diversión?
Eğlence için sağol.
Gracias por hacerlo divertido.
- O buraya eğlence için gelmedi, sapık!
No está para que te diviertas, pervertido.
Eğlence için çok meşgul olacağımı düşünüyordum... fakat siz benim fikrimi değiştirdiniz.
Creí que iba a estar ocupado para el placer... pero creo que me hiciste cambiar de opinión.
Tamamen kabuğumdan çıktım, ve Annemi daha sonra sadece eğlence için kesebilirim... ama babamı öldürdüğünden değil.
Sí, estoy completamente fuera de mis cabales y tal vez destripe a Mami más tarde, sólo por diversión pero no porque ella haya matado a mi padre.
Eğlence için zamanım yoktu.
No tuve tiempo para divertirme.
Eğlence için zaman yoksa gezegeni ne için kurtarmaya çalışıyoruz?
¿ Si no puede divertirse... para qué salvar el planeta?
Eğlence için.
Por el gustillo.
Dini eğlence için kullanıyorsunuz.
Usando la religión para divertiros.
Eğlence için opera grupları bile tutuyor!
¡ Incluso contrata compañías de ópera por diversión!
Her şeyden çok eğlence için.
- Es más deporte.
Bayan Calender'ın dosyalarını gözden geçirdim ve büyü çalıştım. Eğlence için. Sırf öğrenmek ve eğlenemek için.
He estado revisando sus archivos y leyendo sobre artes oscuras por hobby o diversión educacional, y es posible que pueda funcionar.
Tamam, yaşIı adamdan sıkıcı bir gece için bir oy, gerçek eğlence için kaç oy var?
Bien, un voto del anciano... a favor de una noche con olor a queso, ¿ cuántos votos para diversión de verdad?
Ayrıca ben kontrolünü kaybetmedim. Olanların hepsini eğlence için yapıyorum
No estoy fuera de control, sólo me divierto.
Biliyorsun, Eğlence için Oo-Mox...
Ya sabes, "Oo-mox para divertirse..."
Bu oyun bir ölüm kalım mücadelesi değil, eğlence için olmalı.
Se supone que debemos divertirnos.
Evet, görüyorsunuz, küçük dostunuzu eğlence için öldürdüm!
Sí... verán, maté a su amiguita por deporte.
Birçok yolcu gemisini eğlence için batırmışlardı.
Hundieron muchos barcos de pasajeros por deporte.
Sadece dekorasyon... ve eğlence için.
Sólo es de adorno y por diversión.
Ilse, sadece eğlence içindi. Sadece iyi eğlence için.
Ilse, es para divertirme.
Yetişkinler için, lüks bir eğlence kompleksi üzerinde tartışıyorduk.
Hablábamos de los planes para un parque de atracciones para adultos.
Ama yaratıcı insanların etrafında olmak için eğlence sektörü avukatı oldum. - Miranda onlardan biri.
Aconsejo a gente del espectáculo para rodearme de personas creativas, como Miranda.
Sadece erkekler için bir eğlence düzenleme fikri hoşuma gitti.
Me divierte la idea de regentar un lugar de recreo para hombres.
Senin için bir çeşit eğlence miydim?
¿ Se trata solo de diversión?
Ölmeden hemen önce ki an, ne olduğunu anlamaya yardımcı olmak üzere birimiz gelir... eğlence fırsatına geçişi yaptırmak için.
Justo antes de la muerte, uno de nosotros te ayuda a entender, a hacer del tránsito un momento de alegría.
Bütün aile için eğlence. Çocuklar için de ders.
Entretenimiento para la familia y educación para los niños.
7. devreden sonraki eğlence bölümü için National Baseketball League sizlere, güney deniz komşumuzdan bir selam olarak Viva Calypso'yu sunar!
Para entretenerles tras el 7º inning, la Liga Nacional de Beisloncesto les presenta un saludo de nuestros vecinos del Mar del Sur. ¡ Viva el calipso!
Hiroshi ve bir, iki şanslı arkadaşı için harika bir eğlence mekânı.
Para el entretenimiento para Hiroshi y algunos de sus amuletos de la suerte.
Ben onlar için bir eğlence unsuru olmak istemiyorum.
No quiero ser un entretenimiento.
Ayrıca, önceki tüm suçlamalar "eğlence merkezi" formunu ve belirtilen işi serbestçe işletme kabiliyetini temel aldığı için müvekkilinizin ofisinin imhası bu tartışma ortamını yarattı.
Además, como los cargos se centraban en la cuestión del centro de entretenimiento y en que dicho negocio operara libremente la desafortunada destrucción de la oficina hace esta discusión inútil.
- Eğlence bitti... - Sizin iyiliğiniz için.
- Fin del atracón...
Sizlere gerçek bir eğlence sunmak için bu programa ara veriyoruz.
Interrumpimos este programa para traerles verdadero entretenimiento.
Bütün aile icin eglence oyunlarından Kıçımı tahmin et.
Bien yo sugiero que juguemos un nuevo juego. Este es amistoso, diversión para toda la familia, yo lo llamo Cual es mi culo
Bu gece için iyi bir eğlence planlamışsınız.
Vaya festín que están planeando ustedes para esta noche.
Eğlence ve Kazanç için Oo-Mox mu?
¿ "Oo-mox para divertirse y hacer beneficios"?
Eğlence etkinliği için zaman olmayacak.
No habrá tiempo para actividades recreativas.
Bunun benim için bir eğlence mi olduğunu sanıyorsun?
¿ Eso es lo que cree que es para mí?
Daha sonra işe girip eğlence hayatını söndürmek için bir sürü zamanın olucak
Hay muchísimo tiempo luego para conseguir un trabajo y sacar la alegría fuera de tu vida.
Tüm her şey için... bilirsin, sana söylediğim eğlence katma ve diğer her şey için özür dilerim.
Lo siento por lo de ya sabes, decirte que te relajes y todo eso.
Düşen her bomba için Yahudleri suçlamak mı eğlence?
¿ Es "divertido" culpar a los judíos de cada bomba que cae?
O gece Felice'nin mektubunun sadece "eğlence ve oyalanmak" için olmadığını farkettim.
Esa noche me di cuenta de que la carta no era sólo una "diversión" ni un pasatiempo.
Eğer kopan kafa yoldan aşağı yuvarlanıyorsa bütün aile için eğlence başlamış demektir.
Así se divierte toda la familia.
HERKES İÇİN EĞLENCE!
PARTICIPAMOS EN LO QUE SEA ¡ DIVERSION A TONELADAS!
için 166
içinde 110
içine 18
içiniz rahat olsun 22
için rahat olsun 32
içinde ne var 103
içinde ne vardı 18
içine gir 16
eğlenceli 161
eğlence 94
içinde 110
içine 18
içiniz rahat olsun 22
için rahat olsun 32
içinde ne var 103
içinde ne vardı 18
içine gir 16
eğlenceli 161
eğlence 94
eğlenmek 33
eğlenelim 20
eğlen 41
eğleniyorum 26
eğlendim 16
eğleniyoruz 28
eğlenin 36
eğlendik 22
eğlenceliydi 102
eğleneceğiz 20
eğlenelim 20
eğlen 41
eğleniyorum 26
eğlendim 16
eğleniyoruz 28
eğlenin 36
eğlendik 22
eğlenceliydi 102
eğleneceğiz 20