Inanması zor Çeviri İspanyolca
725 parallel translation
Buna inanması zor.
Es difícil de creer.
Herhangi bir Amerikalı için buna inanması zor.
No, porque es difícil creer eso de cualquier americano.
- Bu işe karıştığına inanması zor.
Cuesta creer que esté involucrado.
Zamanın bu kadar hızlı geçtiğine inanması zor.
Es increíble que haya pasado tan poco tiempo.
Senin için bile inanması zor.
Cuesta creerlo, incluso para usted.
Bir kadının benim kadar uzun süre çocuğu olmadığında hala doğurabildiğine inanması zor oluyor.
Cuando una mujer lleva tanto tiempo sin tener hijos, como yo... es difícil creer que todavía puede concebir.
Evet, inanması zor, ama ölümden sonra ne olacağı hakkında çok az şey biliyoruz.
Sé que es difícil de entender, pero qué sabemos sobre lo que ocurre después de la muerte?
Gerçekten tüm bu ölümlerin birbiriyle bağlantılı olduğunu düşünüyorsan bu çok abes, inanması zor bir toplu katliam planı olur.
Si fueran muertes relacionadas,... implicaría un complot de asesinatos absurdo e increíble.
Sizin için inanması zor olabilir, Byn. Reynolds, ama çocuklar yaşıtlarına benzerler.
Tal vez le cueste creerlo, Srta. Reynolds... pero los niños quieren estar con sus pares.
Bir adamın yalnızlıktan ölebileceğine inanması zor.
Cuesta creer que un hombre pudiera morir de soledad.
O odada otururken buna inanması zor değil.
No si has estado sentado en esa sala.
Tüm yaşadıklarımızdan sonra böyle güzel bir yerin varlığına inanması zor.
Después de lo que hemos visto, cuesta creer que exista un lugar tan bonito.
125'e inanması zor.
Son los $ 125 lo que es difícil de creer.
İtiraf et, inanması zor bir hikaye.
Admítelo, es poco creíble.
Bu nedenle inanması zor.
Por eso, señores, me cuesta creerlo.
Buna inanması zor, anlıyorum.
Sé que es muy difícil de creer.
İnanması zor.
Apenas puedo creerlo.
İnanması zor değil mi?
- Nuestros sueños hechos realidad.
Jean, şu an inanması çok zor ama hâlâ bizimle aynı şeylere inanan Fransızların olduğunu unutmamalısın.
Jean, quizá sea difícil ahora, pero debes recordar... que siguen siendo franceses que creen en lo mismo que nosotros.
İnanması çok daha zor bir şey var. Birimizin Owen olması
Es más difícil creer que uno de los dos es Owen.
- İnanması zor.
- Es demasiado bueno para ser verdad.
İnanması zor, değil mi?
¿ No lo creíste, verdad?
- İnanması zor.
- Cuesta creerlo.
- İnanması zor.
- Le iba a ser difícil creerlo.
- İnanması zor, değil mi?
- Cuesta creerlo, ¿ verdad?
- Benim için de buna inanması çok zor.
- Es dificil de creer, para mi también
İnanması çok zor, değil mi?
Cuesta un poco de creer, ¿ Verdad?
İnanması zor ama New York'ta bu otelde olduğundan daha yalnız olabilirsin.
Es difícil de creer, pero se puede estar más solo en Nueva York que en este hotel.
İnanması zor.
Es tan difícil de creer...
Biliyorum, biliyorum, inanması benim için de zor.
es muy dificil de creer.
İnanması çok zor.
Sí, parece mentira.
İnanması çok zor.
Es casi imposible de creer.
İnanması neden bu kadar zor?
¿ Es difícil creerlo?
İnanması zor.
Es increíble.
İnanması zor fakat hastalığın içindeki ateşi söndürmüş.
Es difícil creer que su pena haya doblegado su valentía.
İnanması zor geliyor.
Me cuesta creerlo.
İnanması çok zor... bunun olduğuna.
Es difícil de creer... que haya pasado.
İnanması çok zor... bunun olduğuna.
Lo que acaba de ocurrir fue increíble.
- İnanması zor, değil mi?
- Resulta difícil de creer, ¿ verdad?
İnanması zor, değil mi?
¿ Te lo puedes creer?
İnanması çok zor.
Es difícil de creer.
Bazı suçlamalar yapıyor, Henry. İnanması zor.
Hace unas acusaciones, Henry, que me resultan difíciles de creer.
İnanması zor. Pekâlâ, geliyorum öyleyse.
No me hace mucha gracia saberlo.
- İnanması zor ama doğru.
- Es algo increíble pero cierto.
Çok taze, İnanması zor.
Son frescos, tanto que ni podrian creerlo.
Aslına bakarsanız, duyduklarımız, inanması hayli zor şeylerdi.
Eran, en efecto, tan horrible que Era difícil creer que podrían ser verdad.
İnanması zor biliyorum. Ama gördüğün gibi hala hayattayım.
Ya sé que parece increíble, pero ya lo ves, estoy aquí y con vida.
İnanması zor.
Al verlos, no lo parece.
İnanması zor, ama annen Kizzy bir zamanlar tazeydi.
Es difícil de creer, pero tu madre una vez fue joven.
Benim için de inanması çok zor.
ambién para mí es difícil creerlo.
Ne, inanması çok mu zor?
¿ Qué? ¿ Es eso tan difícil de creer?
zorro 27
zorba 47
zorundasın 42
zorundayım 57
zorlama 27
zordon 39
zorunda 36
zorundayız 21
zorla 32
zor mu 38
zorba 47
zorundasın 42
zorundayım 57
zorlama 27
zordon 39
zorunda 36
zorundayız 21
zorla 32
zor mu 38
zordu 17
zor bir soru 21
zor bir durum 34
zor olacak 51
zor değil 47
zor iş 33
zor bir gündü 18
zor bir gün geçirdim 20
zor olduğunu biliyorum 40
zor durumdayım 18
zor bir soru 21
zor bir durum 34
zor olacak 51
zor değil 47
zor iş 33
zor bir gündü 18
zor bir gün geçirdim 20
zor olduğunu biliyorum 40
zor durumdayım 18
zor olmalı 42
inanmıyorum 653
inanmıyorsun 30
inanmam 64
inanmayacaksın 31
inanma 22
inanmalısın 26
inanmıyor musun 67
inanmıyor musunuz 18
inanması güç 18
inanmıyorum 653
inanmıyorsun 30
inanmam 64
inanmayacaksın 31
inanma 22
inanmalısın 26
inanmıyor musun 67
inanmıyor musunuz 18
inanması güç 18