English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ K ] / Korkmadım

Korkmadım Çeviri İspanyolca

904 parallel translation
Korkmadım.
No, no estoy asustado...
Alyosha, fırtınada enaz 11 kez... ölüm riski ile karşılaştık... ve ben asla korkmadım.
Aliosha, corrimos peligro de muerte fácil once veces en la tempestad y nunca tuve miedo.
Korkmadım, bak!
- Qué va. Mira.
Çünkü mahkeme salonunda Kızılderili Joe, bıçağını bana fırlattığı zaman da korkmadım.
Por supuesto, no tuve miedo en el juzgado cuando el indio Joe lanzó su... cuchillo hacia mí.
Ondan korkmadım.
Eso no me asusta.
Şu ana kadar hiç korkmadım.
Por ahora... no tengo ningún miedo.
Hayatımda hiç bu kadar çok korkmadım.
Nunca en mi vida he tenido tanto miedo.
Seni tanıdığımdan beri hiç korkmadım.
No he tenido miedo desde que te conozco.
Hayır, korkmadım.
No, no he tenido miedo.
Korkmadım. Korkmadım.
No tengo miedo no tengo miedo.
Sam korkup kaçtı. Ben korkmadım.
Estaba asustado y se ha ido.
- Hayır asla korkmadım.
- No, no lo he hecho.
- Korkmadım.
- No lo tenía.
Korkmadım!
- Yo no les tenía miedo.
- Korkmadım.
- No estaba asustada.
Korkmadım. - Neden?
- me temo que no.
Fiziksel olarak o kadar çok korkmadım, aksine görüntüden korktum.
No fisico, sino a una escena.
Hiçbir şeyden korkmadım.
- No me asusté de nada.
Korkmadım. Adam üzerime geliyordu ama.
No lo estaba pero él no se detuvo.
- Korkmadım efendim.
No estoy asustado, señor.
- Ben korkmadım.
- Yo no lo sabía.
Ama asla korkmadım. Gerçek bu.
Jamás había tenido miedo y es la verdad.
Ben korkmadım. Kiliseye gidiyorum.
No, cabalgo a la Iglesia.
Hâlâ korkmadın mı?
Digo, ¿ todavía estás asustada?
Hayaletlerin gerçekten var olmasından korkmadın mı?
¿ No estás asustado de que los fantasmas realmente existan?
Korkmadığımı söylemeye çalışıyorum.
Lo que quiero decir es que no tengo miedo.
Kocamla ne işiniz var bilmiyorum ; ama ne olursa olsun size ondan ya da sizden korkmadığımı açıkça söylüyorum.
No sé qué asunto le trae aquí, pero sea lo que sea, le diré que no me asusta ni el asunto ni usted.
Evet, artık senden korkmadığımı ve sensiz yapabileceğimi gördüğün için bana yaltaklanıyorsun.
¿ Ahora que no le tengo miedo y puedo valerme sin usted, quiere hacer las paces?
Benim kendimden bile korkmadığımı bilmiyor musunuz çakallar?
¡ Panda de larvas! ¿ No os dais cuenta de que no me asusto ni a mí mismo?
Artık korkmadığımı biliyorsun.
Sabes que ya no tengo miedo.
O kadar da korkmadım.
No es esa clase de miedo.
Öncelikle senin korkmadığını bilseydim korkmazdım.
No tendría miedo si no hubiera notado, por primera vez, que tú lo tienes.
Onun için korkmadığım tek bir an bile yok.
No pasa un momento sin que me preocupe por él.
Korkmadınız mı?
¿ No tuvo miedo?
- Korkmadın mı?
- ¿ Tuviste miedo?
Senden hiç korkmadığımı düşünmek.
Y pensar que te tuve miedo.
O şekilde kavga ederken kendinden korkmadın mı?
¿ Te asustaste peleando así?
- Korkmadınız mı?
- ¿ No tuviste miedo?
- Sen korkmadın sanırım.
Tú no te has asustado.
- Ölmekten korkmadığımı biliyorsun.
- Sabes que no temo a la muerte.
- Tehlikeliydi ama hiç korkmadım.
Uno sabe que es peligroso, ¡ pero no da miedo!
Paniğe kapılmadı mı, korkmadı mı?
¿ Estaba alarmada o asustada?
Onu tek başına göndermekten korkmadın mı?
¿ Cruzó el Atlántico en avión?
Size o zaman bombadan korkmadığımı söylemiştim.
Les dije entonces que no tenía miedo de la bomba.
Aşağıda o karanlıkta hiç korkmadınız mı, küçük kuzular?
Ahora, corderitos, ¿ no os daba miedo estar ahí abajo en esa oscuridad?
- Korkmadın mı?
A 3 metros, tal vez más cerca. No tuvo miedo?
Sen korkmadın mı?
¿ Y tú?
- Oh, Korkmadım.
- No tengo miedo.
Ben bombalardan hiç korkmadım.
Yo no pasé miedo.
Ona söylersin, değil mi? Yani ona hiç korkmadığımı söyle.
Quiero decir, me haría el favor de decirle que no tuve demasiado miedo.
Devletin benim gibi basit bir kütüphaneciden korkmadığını kanıtlamanız mı gerekir?
No. Le diré la razón por la que vino.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]