English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ M ] / Merak ettim

Merak ettim Çeviri İspanyolca

4,957 parallel translation
Hayatım boyunca kim olduğunu, nerede olduğunu merak ettim... ve şimdi evimde, düğünümden bir gün önce ortaya çıkıyorsun.
Toda mi vida me he preguntado quién eras, dónde estabas, y ahora tan solo apareces, en mi casa, el día antes de mi boda.
Aslında, banyonda diş fırçamla şampuanıma bir yer var mıdır diye merak ettim?
En realidad, me preguntaba ¿ si habría espacio en tú baño para mi cepillo de dientes y gel de baño?
Satın almanız için sizinle konuştu mu diye merak ettim.
Me preguntaba si es posible que contactara con usted para venderlos.
Sadece Brain ofise ne zaman dönecek onu merak ettim.
Solo me preguntaba cuándo volvería Brian a la oficina.
Ama çok merak ettim.
Pero tengo mucha curiosidad.
Sadece seni merak ettim.
Solo estaba preocupada por ti.
Anneni arıyordum çünkü... seni merak ettim.
Llamaba a tu madre para saber, ya sabes, cómo estabas.
Sadece merak ettim.
Por curiosidad.
Sadece merak ettim.
No, tenía curiosidad.
Şimdi merak ettim.
Ahora, tengo curiosidad.
Seni merak ettim.
Estaba preocupado por ti.
Ben de şunu merak ettim bu yaklaşım kalp üzerinde yapıldı mı?
¿ este procedimiento se ha usado alguna vez en un corazón?
Her zaman Komutan'ın kim olduğunu merak ettim.
Todo este tiempo que he preguntado quién es Comandante.
Bu yüzden merak ettim...
Lo que hace que me pregunte...
Kalanı nasıl diye merak ettim.
Me hizo interesarme en el resto del paquete.
Merak ettim şimdi.
Tengo curiosidad.
- 91 yaşında olmak nasıldır merak ettim.
Me pregunto qué se siente tener 91 años.
Orada olsaydım ne olurdu merak ettim.
Me pregunto si no era yo.
Anlayamıyorum. Bu yüzden merak ettim.
No lo entiendo, así que siento curiosidad.
Seni merak ettim.
Estoy preocupada por ti.
Merak ettim.
Bueno, solo por curiosidad,
Decapitare diye bir şey duydunuz mu diye merak ettim.
Solo quería ver si alguna vez escucharon sobre un decapitare.
Sadece- - Merak ettim, o kadar.
No es eso, sólo es curiosidad, es todo.
Merak ettim.
Solo era curiosidad.
Madem öyle, neden bu iş için polislere ihtiyacımız olduğunu merak ettim şimdi.
Hace que me pregunte por qué en primer lugar, necesitábamos a la policía para esto.
Eğlenmek için neler yaptığını merak ettim.
Solo... me preguntaba... qué haces por diversión.
Sadece merak ettim.
Tengo curiosidad.
Seni merak ettim.
Estaba preocupada.
Sadece uluslararası öğrencilerin ne tür bir okula gittiğini merak ettim.
Siempre quise saber cómo son las escuelas de los estudiantes internacionales.
Eşarp ne alâka? Bütün gün merak ettim.
Me he estado preguntando todo el día.
Seni yargılamıyorum sadece merak ettim.
No fue para echarte eso en cara, simplemente soy así.
Merak ettim sadece neden- -
Solo me preguntaba por qué tenemos que...
Ben sadece merak ettim.
Sentía curiosidad.
Sadece merak ettim.
No, sólo era curiosidad.
Konuk defterini bakmak için alabilir miyim diye merak ettim de.
Me preguntaba si podría echar un vistazo a tu registro de visitas.
Buradaki çocukların yürümeye başladığından beri IVY ligine hazırlandığını da biliyorum ama merak ettim.
Sé que los chicos aquí se preparan para la Liga Ivy con tutores.
Her neyse. Ben sadece dedikodular tüm mahalleye yayılmış mı onu merak ettim.
Me preguntaba si había rumores sobre eso en el vecindario.
Merak ettim sadece neden- -
Sólo me preguntaba por qué tenemos que- -
Sabah giderken seni hiç görmediğim için kaçta gidiyor bu acaba diye merak ettim.
Nunca te he visto en la mañana, así que me preguntaba cuándo te ibas.
Bak işte şimdi merak ettim.
Ahora esto me intriga mucho más.
Seni çok merak ettim.
He estado muy preocupada.
Sadece merak ettim, oğlun New York'ta yaşamaya başladığından beri,... avukatında New York'ludur diye düşünmüştüm.
Solo me lo preguntaba ya que tu hijo está en Nueva York, pensaba que tenías un abogado allí.
Sadece merak ettim.
Solo preguntaba.
Çıkarken bu koca memeli bebeğe başbaş ettim ve durup etrafıma bakarken şunu merak ettim :
Al salir, luego de despedirme como un maestro, miré a mi alrededor y me pregunté :
Merak ettim de, çok meşgul değilsen ve ilgini de çekerse bana lavabonun yerini söyleyebilir misin?
Me preguntaba... Si no estás muy ocupada... Uh... si ¿ estarías interesada en decirme dónde está el baño?
Eşinizin bazı davaları var,... hâlâ çözülmemiş ve ben de Lockhart / Gardner'dan ayrıldığım için,... sizin memnuniyetiniz dahilinde sonuçlandı mı merak ettim?
Bueno, hay algunos casos, casos de su marido, que aún no se han resuelto y puesto que ya no trabajo para Lockhart-Gardner, me preguntaba si los acuerdos fueron de su entera satisfacción.
Alicia'nın partisine kaçta geleceğini merak ettim?
Sólo me preguntaba si ibas a estar en la fiesta de Alicia.
David bana vursa ne olurdu merak ettim.
Siempre me pregunto cuándo me pegará David.
Ama merak ettim şimdi.
Estoy intrigado.
Muhtemelen merak ediyorsundur neden davet ettim yemeğe.
Probablemente te preguntes por qué te he invitado a comer.
Sherlock'un iyi olup olmadığını merak ettiğim için bu kadar erken rahatsız ettim.
Te llamo tan temprano para preguntar si Sherlock está bien.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]