Mutlu olmalısın Çeviri İspanyolca
592 parallel translation
Böyle hoş bir oğlun olduğu için mutlu olmalısın.
Señora, debe estar feliz de tener un hijo tan agradable
- Çok mutlu olmalısın.
- Debe ser muy feliz.
- Çok mutlu olmalısınız Leydi Barker.
- Debe ser muy feliz, lady Barker.
Ne olursa! Mutlu olmalısınız?
Hable, diga que está contento.
Çok mutlu olmalısınız.
Debe de ser muy feliz aquí.
Senin gibi birinin acı çekmesi adil değil. Çok mutlu olmalısın.
No es justo que una persona como usted esté sufriendo, debería ser feliz.
Öyleyse mutlu olmalısın, fakat yorgun görünüyorsun.
Tendrías que estar contento, pero pareces cansado...
Çok mutlu olmalısın.
Estará feliz.
Mutlu olmalısın.
¡ Vive la vida!
Mutlu olmalısın.
Vive la vida.
Gerçekten mutlu olmalısınız, değil mi?
Usted debe ser muy feliz, ¿ verdad? ¿ Qué?
- Mutlu olmalısın!
Debes estar tan feliz.
Bu ıssız adanda, kendi yasak şehrinde çok mutlu olmalısın.
Qué bien debes sentirte en tu isla desierta, en tu ciudad china.
Sen de mutlu olmalısın.
Pero alégrate tú también.
Sende mutlu olmalısın. Senin için çok memnunum.
¡ Me alegro mucho por tí!
Mutlu olmalısın... çünkü sana bir hediye getirdim.
Bien, podrías mirarme más encantada siendo que he venido para hacerte un regalo.
Buradan ayrıldığın için mutlu olmalısın! Bu kokuşmuş yerden.
Deberías estar contenta de irte de aquí. ¡ Apesta!
Mutlu olmalısınız.
Deberíais estar contentos.
Ölen o olmadığına göre mutlu olmalısınız.
Debería sentirse mejor al ver que no es él.
Bir insanın kaderini gerçekleştirmeye yardım ettiğin için mutlu olmalısın.
Deberia estar agradecido, ha contribuido a que se cumpliera su destino.
- Çok mutlu olmalısınız.
- Debe estar muy contento.
Burada çok mutlu olmalısın.
Te sentirás feliz aquí.
Böyle güzel bir yerde yaşadığın için çok mutlu olmalısın.
Vivir en un lugar tan bello le hará feliz.
Sizden çalmanızı istediği için mutlu olmalısınız, o sadece en iyiyi istiyor.
Deberían estar halagados que los eligiera por que el sólo quiere lo mejor.
- 20 yaşındasın, mutlu olmalısın.
- 20 años, usted debe disfrutarlos.
Sana özgürlüğünü verdiğim için mutlu olmalısın.
Deberías estar feliz con lo que te estoy dando.
- Sen de mutlu olmalısın.
¡ También tú debes ser feliz! ¡ Has hecho una buena acción!
Şimdi daha mutlu olmalısın.
Hoy debes de estar contento...
Bir gün mutlu olmalısın.
Deberás casarte... algún día.
Çok mutlu olmalısın.
Deberías estar contento.
- Çok mutlu olmalısın.
- Debes estar muy feliz. - Lo estoy.
Baba olan sensin. Benim adıma mutlu olmalısın. Bir babanın işi budur.
Tu eres el padre, deberías estar orgulloso, ese es tu trabajo.
Bay Hogan, yaşadığınız için mutlu olmalısınız.
Sr. Hogan, debería alegrarse de estar vivo.
- Gerçekten mutlu olmalısın!
- Pues debes de estar contento.
- Yine de mutlu olmalısın. Prostat kalp atışını düzenliyormuş.
Entonces deberías estar contento que la próstata es una enfermedad de presidentes, vamos.
Gözün morardığı için mutlu olmalısın.
Deberías estar feliz con ese ojo morado.
Şey, çok mutlu olmalısınız, Komiser.
Entonces debe de estar contento, teniente. ¿ Cuándo?
- İlk defa eve gelmedi. - Mutlu olmalısın.
Esta vez ella no vino a casa.
Anneniz yeniden evlendi diye mutlu olmalısınız.
¿ No os hace feliz la boda de vuestra madre?
Benim konumumda biri başkalarının masalarından birkaç mutluluk kırıntısı topladığı için mutlu olmalı.
Una persona de mi posición debería conformarse con recoger las migajas de felicidad que otros van dejando.
Orda mutlu bir çocukluk geçirmiş olmalısınız.
Debió de vivir una infancia muy feliz allí.
Onu çok mutlu etmiş olmalısınız, bayım.
Señor, ha debido de hacerla tremendamente feliz.
Çok mutlu olmalısınız.
Pero estará usted contentísimo de su obra.
Mutlu olmalısın! O seni tüm kalbiyle seviyor.
Debes ser feliz, porque te ama más que a nada.
Orada çok mutlu bir çocukluk geçirmiş olmalısınız.
Su niñez debe haber sido muy feliz.
Mutlu bir çocukluk geçirmiş olmalısın.
Debe haber tenido una infancia feliz.
Çok mutlu bir akşam geçirmemiş olmalısınız.
¿ La velada no fue del todo satisfactoria?
Çok mutlu bir adam olmalısın.
Debes de ser un hombre muy feliz.
- Dünya'nın en mutlu insanı sen olmalısın.
Deprimido. Tú deberías ser el hombre más feliz del mundo.
- Mutlu olmalısınız!
- ¿ Está contenta?
- Çok mutlu bir adam olmalısın.
Debes ser un hombre muy feliz.
olmalısın 39
mutlu yıllar 555
mutluluklar dilerim 16
mutlu ol 66
mutlu günler 26
mutlu 183
mutluluk 95
mutlu son 24
mutluyum 175
mutlu olun 20
mutlu yıllar 555
mutluluklar dilerim 16
mutlu ol 66
mutlu günler 26
mutlu 183
mutluluk 95
mutlu son 24
mutluyum 175
mutlu olun 20
mutlu musun 338
mutlu yıllar sana 161
mutlu noeller 1070
mutlu paskalyalar 22
mutluyuz 22
mutlumusun 18
mutlusun 26
mutlu olmanı istiyorum 16
mutlu noel 30
mutlu değilim 17
mutlu yıllar sana 161
mutlu noeller 1070
mutlu paskalyalar 22
mutluyuz 22
mutlumusun 18
mutlusun 26
mutlu olmanı istiyorum 16
mutlu noel 30
mutlu değilim 17