English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ Ş ] / Şö

Şö Çeviri İspanyolca

3,003 parallel translation
Nerede bu? Malzeme yeri.
Lee So Yeong.
Tasarımcının işi bu olmalı. Neden herşeyi bana soruyorsun?
Miss Lee So Yeong la ceguera de color es una condición adquirida.
Fighting, Lee So Young.
Yo soy el que debe ser considerado responsable por este incidente.
Eger sen hala bir sekreter almamız da ısrarcıysan, başka seçenegim yok gibi gözüküyor.
Esta es la verdad desde el principio hasta el final. Por favor a la señorita Lee So Yeong.
Ne?
¿ Es cierto que se acaba de enterar de la señorita Lee So Yeong de daltonismo justo antes de la reunión?
Diğer insanların onun kimin oğlu oldugunu bilmemelerinden korkuyor.
Miss Lee So Yeong, que ya le había dicho una mentira que no puede ser perdonado antes.
Oh! So Young! Seni bekliyordum.
Ahora no es el momento para que te preocupes por Director Baek.
So Young'un ne kadar zavallı oldgunu düşünüyordum! Ne yapmalıyız?
Director Baek que no hizo nada malo, aún tuvo que dejar la empresa sólo por usted.
Hey, ne yapıyorsun? Lee So Jin, çabuk git.
En la última competencia, Equipo de diseño de 5 derrotado equipo de diseño de 1.
Oh, Ye Na. So Jin nerede?
Ok entonces, me iré a casa.
Benim ceketim.
Lee So Yeong.
Tehlikeli!
¿ Sabes lo que causó el problema con la señorita Lee So Yeong de córnea?
Ben itmedim! Hey, elimi yakala.
Así que la cuestión relativa a la señorita Lee So Yeong, debe haber ocurrido cuando ella estaba haciendo la ropa al aire libre.
O zaman ben... Ben seni yukarıya çekecegim. İlk sen mi çıkmak istiyorsun?
Si el maestro se fue porque la señorita Lee So Yeong, entonces, preguntarle a la señorita Lee Yeong Así que para llenar esa posición.
Çabuk ver bana.
Me voy a poner temporalmente notas adhesivas en So Young Miss indicar dos personas.
Öyleyse, anne, bundan sonra yaşam giderlerini ve kirayı biricik kızın So Jin'den iste!
Yo digo... ¿ Tiene alguna prueba? Usted mencionó que el día en que mis diseños estaría fuera de la fábrica,
Bayan So Young, Bayan So Young.
No voy a renunciar.
Biliyorsun ki en nefret ettiğim insanlar bu çeşit insanlar?
En la actualidad, la señorita Lee So Yeong,
Bir de, So Young, Hiç birilerine yaşın hakkında yalan söyledin mi?
Después de su tratamiento, tomar un descanso y usted será capaz de volver a trabajar.
. Eger en ufak bir harekete kalkışırsan,
Miss Lee So Yeong, que también se una a nuestro grupo?
Ben Tai Hing Kim in temsilcisiyim, Bayan Lee so jin ile görüşmek istiyorum.
- = Color rojo = -
Sana sö... söz mü verdi?
¡ ¿ Él te... te lo prometió! ?
So she found herself another man
* Así que encontró a otro hombre *
O drakon, e male so ftengometta tesd'hup'anankes!
O drakon, e male so ftengometta tesd'hup'anankes!
rizzoli and isles S02E13 çeviren : qwassted
Rizzoli Isles 2x13 "Seventeen Ain't So Sweet" Original air date December 12, 2011
- Leno izliyoruz kaltak karı!
¡ Estamos viendo a Leno, so zorra!
Ne yazık ki, araştırmam gösterdi ki, cevap : evet.
Tristemente, mi investigaci ¢ n me ha mostrado que la respuesta es SÖ.
Ama neredeyse 10 yıl sorunları ve kanıtları birleştirerek, bunun rastgele olmadığından emin oldum ve bir kaç çok güçlü bankacı elit aile ve onların politikacı ve şirket iş ortaklarının hepimiz üzerinde egemenlik kurmak ve hepimizi kontrol etmek gündemleri var.
Pero despu ‚ s de casi una d ‚ cada de comparar los problemas y las evidencias, me he convencido de que no es una cuesti ¢ n de albur ; y que unas pocas pero poderosas familias banqueras de ‚ lite-- --y sus socios pol ¡ ticos y corporativos-- --SÖ TIENEN una agenda para dominar y controlar al resto de nosotros.
Ben sadece alışveriş yapıyorum.
Yo so.. sólo.. estoy de tiendas.
Ben sadece daha çok modaya uymaya çalışıyorum.
Yo so.. sólo trato de ser mas juvenil.
Yasadışı göçmenleri durdurmak için obamaya sorduğumuzda amerika için yapmak istemedim. So shitty they wouldn't wanna come any more.
Cuando pedimos a Obama que detuviera a los inmigrantes ilegales no era porque los EE.UU. fueran tan merdosos que ya no quisieran venir.
So, uh, ne diyordunuz...
Entonces, ¿ Qué me...
Bu ikisi eşli değiller.
Estos no so parejos.
Onlar ne yapıyorlar?
¿ Cuál es so rollo?
Çeviri : emiş
So Ji Sub.
Harikaydı. d d d Well, there's a bite on my neck d d'cause Charlotte's not doing her job d d there's a stain on my shirt d d'cause so busy working at all d d these silly little things keep raining down on me d d when will I be free d d I don't know, I don't know d
Esto es fantástico.
Evet. d Love d d I'll be your moonlit night d d so you'll have d d a life in the sun d Yani?
Sí. ¿ Entonces?
Sen onu bir tarafına so -
Hey, hey, Ud... puede metérselo por...
İmdat!
¡ So-so-socorro!
- Eş-şo-lu-eş-şek. - Evet, ponzi dalaveresi yapıyor.
Si, montó una operación fraudulenta de inversión.
Oh, that's so clutch.
Que resolutivo.
- Evet ben de Haskell'ım.
Sí, y yo so Haskell.
It's so cool!
It's so cool!
Havalı çılgın bilim adamı mı dostum?
¿ Mad scientist so cool?
So Yi!
¡ So Yi!
Söyle So Yi'ye dışarı çıksın.
Hey, ¡ Vaya y dígale a So Yi que salga!
So Yi'nin gördüğü her şeyi hatırlayabilme gibi bir kabiliyeti var, resim veya yazı fark etmez.
So Yi tiene talento para recordar ideogramas y pinturas.
So Yi'ye soracağınız başka bir şey var mıydı?
¿ Le queda algo más que preguntarle a So Yi?
O sizin planınız üzerinde çalışan saray hanımı So Yi'nin yıllardır özlemini çektiği kişi.
Él es al que tanto extraña la Dama de la Corte So Yi, quien trabaja en su plan,
So Yi Ddol Bok'un öldüğünü sanıyor.
So Yi piensa que Ddol Bok murió.
Ama eğer So Yi bunu öğrenirse, neler olacağını bilemeyiz.
Pero... Sí So Yi se da cuenta, a saber qué puede pasar

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]