Başın belada Çeviri Fransızca
1,876 parallel translation
Ya senin başın belada olsaydı?
Et si c'était vous qui aviez des problèmes?
Başın belada mı?
T'as des soucis?
Başın belada değil. Annem diğer odaya gitti ve beni çağırdı.
Maman est allée dans l'autre pièce et m'a appelée.
Başın belada değil. Ama sadece bana şunu söyle. Daha önce de kaçtı mı?
Je ne te ferai pas de reproches, mais est-ce qu'elle sortait en douce aussi?
Başın belada arkadaşım.
Mon arme fatale. Tu es mal barré, mon pote.
Başın belada.
T'es dans la merde.
Endişelenme. Başın belada değil.
Tu n'as rien à craindre.
- Başın belada mı?
- Vous avez des ennuis?
- Babamı arayacağım. - Şimdi başın belada işte, Bay Adam.
Vous allez avoir des problèmes, Monsieur "le Mâle".
Başın belada biliyorsun değil mi?
- Tu sens le soufre. - Je sais.
Başın belada.
Tu vas me payer ça.
Başın belada mı? Girmeni engellediğim için üzgünüm.
Je suis désolée de t'avoir rejeté.
- Başın belada mı?
Je peux... Tu as des ennuis?
Bak, şimdi başın belada.
Vous aurez des ennuis.
Başın büyük belada sarıklı.
Tu t'es mise dans le pétrin, la petite Arabe.
- Evet, başın harbi büyük belada.
- Un vrai pétrin!
Başınız belada mı?
Êtes-vous en détresse?
- Ama benim başım belada değil ki!
- Mais je n'ai pas de problèmes!
Bu inanılır gibi değil! Şuan gerçekten başınız belada.
Savez-vous que vous êtes dans Ia merde, non?
Başın belada değil.
Vous ne risquez rien.
Mafya mısın, yoksa başı belada bir güzel mi?
Vous êtes une fille de gangster ou une dame en détresse?
Göçmen bürosu ajanı hakkında sana bilgi verdiğim için zaten başım belada.
Je n'aurais pas dû vous parler de l'agent des Douanes infiltré.
Galiba bu kızın başı belada.
Peu importe qui c'est, elle a l'air d'avoir des ennuis.
Müşterilerimizin başının belada olduğunu kendin söyle.
Dis-toi seulement que nos clients ont des ennuis.
Başın büyük belada, küçükhanım.
Tu vas avoir de gros problèmes, jeune fille.
Başının cidden belada olduğunu biliyorum.
Car vous avez un sérieux problème.
Tanıdığım bir adamın birazcık başı belada.
Un type que je connais s'est fourré dans un problème.
- Ama onun yerine burada başımın... gerçekten belada olduğunu fark ettim çünkü bir azize aşık oluyorum.
C'est possible? Au lieu de ça, j'ai découvert que je suis foutue parce que je suis tombée amoureuse d'un saint.
Başın büyük belada, hanımefendi.
Vous allez avoir des ennuis, ma grande!
Tilli, asıI sana bulaşanın başı belada demektir.
Si quelqu'un te fait du mal, c'est lui qui aura des ennuis.
Ama başı birazcık belada, değil mi?
Mais il a du mal, n'est-ce pas?
- Bevin Evan Mirskey, başın çok büyük bir belada.
- Bevin Evan Mirskey, tu vas avoir de sacrés ennuis.
Hales, Mouth un başının belada olması söz konusu, sende ise daha çok heyecanlı havası var.
Haley, tu as l'air bien excitée alors que Mouth s'est peut-être attiré des ennuis.
Babanın başı belada.
Et dis à ton vieux d'arrêter de chercher les embrouilles.
Başın büyük belada...
T'es partie pour avoir de gros ennuis...
Hayatımın aşkı dışarıda ve başı belada mı?
L'amour de ma vie a des ennuis là-bas?
O gazete 1763 yılının değilse, başınız büyük belada.
À moins que ce ne soit daté de 1763, vous êtes niqués.
Stuart, Billie'nin başının belada olduğunu, polislerin her gün gelip, soru sormak için uyanmasını beklediğini söylemiş.
Stuart a dit à Billie qu'elle avait de gros ennuis, que la police venait tous les jours en attendant de pouvoir l'interroger.
Başının belada olmadığını biliyorsun, değil mi Nick?
Tu ne crains rien, tu le sais?
Başının biraz belada olduğunu duydum.
On m'a dit que tu avais quelques soucis.
Başının belada olduğu söyleniyordu.
On disait qu'il avait des ennuis.
Çünkü bana ne söylersen söyle, başın büyük belada, evlat.
Tu peux dire ce que tu veux, t'es dans une sacrée merde.
- Kocam başımın belada olduğunu anladı.
- Mon mari sait que tu me harcèles.
Kız arkadaşının orada başı belada.
Ta copine a l'air d'avoir des problèmes.
Gerçek kızın başı belada.
Notre fille réelle a de réels problèmes.
Başınızın ne kadar belada olduğunu biliyor musunuz?
Faites vous savez combien troublez-vous deux sont dans?
-... asıl sizin başınız belada olacak.
- une fois que mon papa arrive ici.
Oğlumun başının belada olduğunu bilebilirim ama nasıl bir bela olduğunu bilemem mi?
Je savais qu'il allait mal, mais jusqu'à quel point?
Başı belada olan sadece biz değiliz.
Ce n'est plus nous qui avons des ennuis.
- Peki Guster'ın başı niye belada?
Et pourquoi Mace l'a tué.
Başınız belada.
Vous êtes dans la merde.
başın belada mı 17
beladan uzak dur 27
basın 48
basınç 29
başın sağolsun 19
başın sağ olsun 33
başınız sağolsun 27
başınız sağ olsun 59
başın mı ağrıyor 20
başına dikkat et 60
beladan uzak dur 27
basın 48
basınç 29
başın sağolsun 19
başın sağ olsun 33
başınız sağolsun 27
başınız sağ olsun 59
başın mı ağrıyor 20
başına dikkat et 60