English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ B ] / Benden nefret ediyorsun

Benden nefret ediyorsun Çeviri Fransızca

455 parallel translation
Benden nefret ediyorsun, değil mi?
Tu me détestes, hein?
- Benden nefret ediyorsun.
- Tu me détestes.
Ben seni ne kadar aşağılık görüyorsam, sen de o kadar benden nefret ediyorsun.
Vous me détestez autant que je vous méprise.
Benden nefret ediyorsun, değil mi?
- Oui, pour tant de raisons!
Aslında benden nefret ediyorsun, değil mi Connor?
Vous me détestez, hein, Connor?
Benden nefret ediyorsun ve bu da intikamını alma şeklin.
Tu me hais et c'est ta manière de te venger.
Peter olayından beri benden nefret ediyorsun.
Tu me hais depuis Peter.
- Şimdi benden nefret ediyorsun.
- Tu me détestes.
Benden nefret ediyorsun.
Tu me déteste, tu es fatigué de moi.
Bunu söylediğim için, benden nefret ediyorsun, değil mi?
Tu me détestes pour ces paroles, n'est-ce pas?
Bana acı... sadece sen varsın... ve sende benden nefret ediyorsun!
Je ne tiens qu'à toi, je souffre aussi.
- Benden nefret ediyorsun, değil mi?
Tu me détestes, hein?
Sen de benden nefret ediyorsun, değil mi?
Tu me détestes, n'est-ce pas?
Benden nefret ediyorsun.
Vous me détestez.
Babam bir binbaşı olduğu için benden nefret ediyorsun.
Vous ne m'aimez pas car je suis fils de militaire.
Benden nefret ediyorsun.
Tu me hais.
Benden nefret ediyorsun ama beni sevmeseydin evlenmezdin.
Oui, tu me détestes, mais tu dois m'aimer aussi, puisque tu m'as épousé.
Neden benden nefret ediyorsun?
Pourquoi me haïssez-vous?
Benden nefret ediyorsun şimdi.
Tu vas me haïr maintenant.
Yalnız döndüğüm için benden nefret ediyorsun değil mi?
Tu m'en veux d'être revenu seul?
Benden nefret ediyorsun.
Vous me détestez. - Je ne sais pas.
Neden şimdi benden nefret ediyorsun?
Pourquoi me détestes-tu?
- Çünkü benden nefret ediyorsun.
- Tu me détestes! - Maman!
- Belki bu yüzden benden nefret ediyorsun.
- et tu me hais peut-être.
Benden korkuyorsun ve benden nefret ediyorsun.
Vous avez peur de moi et me détestez. Pourquoi?
Benden nefret mi ediyorsun?
Est-ce que tu me détestes?
Benden nefret mi ediyorsun?
Tu me détestes?
- Benden nefret mi ediyorsun?
- Parce que vous me détestez?
Sen ondan nefret ediyorsun, o da senden, en sonunda ikiniz de benden nefret edeceksiniz.
Tu le détestes, il te déteste et vous me détesterez tous les deux.
Sözlerinle beni mutlu ediyorsun. Omocha benden bu kadar çok mu nefret ediyor?
Ça me fait plaisir de t'entendre dire ça... mais Omocha me déteste-t-elle donc à ce point?
Neden nefret ediyorsun benden?
Pourquoi me haïssez-vous?
- Benden çok nefret ediyorsun.
- Tu me hais, n'est-ce pas?
Öyleyse benden nefret mi ediyorsun?
Tu me détestes?
- Biliyorum benden nefret ediyorsun.
Ça va, ça va.
Yoksa şimdi benden nefret mi ediyorsun?
Ou me hais-tu maintenant?
- Benden nefret mi ediyorsun?
Tu me hais?
Benden ne kadar nefret ediyorsun. Üstelik yanlış nedenlerle.
Τu me détestes tellement, et pour de mauvaises raisons.
Benden nefret ediyorsun.
Tu en serais capable!
Benden neden bu kadar nefret ediyorsun, Marianne?
Pourquoi me hais-tu, petite?
Nefret mi ediyorsun benden?
Tu ne veux pas de moi?
Benden bu kadar mı nefret ediyorsun?
Tu me détestes à ce point?
Beni burada hapsedecek kadar mı nefret ediyorsun benden?
Tu me détestes tellement que tu veux me faire prisonnière?
Benden bu kadar mı nefret ediyorsun?
Tu me détestes, n'est-ce pas?
Abi, o kadar mı nefret ediyorsun benden?
Grand frère, tu me détestes vraiment autant?
Benden nefret ediyorsun, tıpkı kendinden nefret ettiğin gibi.
Tu me hais.
Lucila, neden benden bu kadar nefret ediyorsun?
"Lucilla, pourquoi éprouves-tu tant de haine pour moi?"
Benden nefret mi ediyorsun?
Tu m'en veux?
Eminim benden yeterince nefret ediyorsun.
Maintenant tu me détestes juste assez.
Benden nefret mi ediyorsun? - Hayır.
M'en voulais-tu tellement?
Benden bu kadar mı nefret ediyorsun?
Pourquoi me détestes-tu tant?
- Benden nefret ediyorsun. - Bunu istedin ve elde ettin.
- Tu me méprises tellement!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]