Bilmiyor Çeviri Fransızca
18,697 parallel translation
Ve kimse, onun bu korkunç şeyleri neden yaptığını bilmiyor.
Nul ne sait quelles sont les raisons de ses terribles agissements.
Sence bilmiyor muyum? Sence beğendim mi?
Tu crois que je le sais pas?
Sırf izleseniz bile bu gece olacaklardan sorumlu olacağınızı bilmiyor musunuz?
Vous ne comprenez pas que vous êtes tous responsables de ce qui est en train de se passer ce soir, même si vous ne faites que regarder?
O gün yaşananları hiç kimse bilmiyor.
Personne ne sait ce qui est arrivé ce jour-là.
- Yüzme bilmiyor musun gerçekten?
Tu sais vraiment pas nager? Non.
# Bilmiyor musun Ne kadar büyük olursa #
♪ Vous ne savez pas que plus grand ils sont ♪
# Bilmiyor musun Ne kadar büyük olursa #
♪ Vous ne savez pas que plus grands ils sont ♪
Kahretsin Josh. Ne zaman ayrılacağını bilmiyor.
Putain, Josh, il ne sait pas quand s'arrêter.
Kimse ne olduğunu bilmiyor.
La ferme! Personne ne sait ce qui se passe.
Kocanız İngilizce bilmiyor mu?
Votre mari ne parle pas anglais?
İçinde ne olduğunu bilmiyor ama pekiyi görünmüyor.
Sa femme. Elle ignore le contenu.
Soriano'nun kim olduğunu bile bilmiyor olabilirler.
Ils ne savent peut-être pas pour le coffre, ni qui est Soriano.
Bunu bilmiyor muydun?
Il a une maîtresse en ville. Tu ne savais pas?
- Kim olduğumu bilmiyor musun?
Tu ignores qui je suis?
Bilmiyor musun Yaşıyor muydun 60'lı yıllarda?
Tu étais vivant dans les années 60?
O bile bilmiyor Ne bir bomba.
Elle ignore même ce que c'est.
Belki de onu aradığını bile bilmiyor.
Peut-être ignore-t-elle que vous la cherchez.
Kimse yapmadı mı bilmiyor.
On ignore si c'est vrai.
Bu doğru. Kimse bilmiyor.
Oui, personne ne le sait.
"Biliyor musun... bilmiyor musun?"
Es-tu au courant de ce que je suis?
Çünkü kimse çocukları kimin kaçırdığını bilmiyor.
Parce que personne ne sait qui enlève ces enfants.
Ve oğlanın diğer ismini bilmiyor... Nicolas.
Elle ne sait pas qu'il s'appelle aussi Nicolas.
Hayır. Kalp nereye götürüyor bilmiyor musun?
N Vous ne savez pas où ce cœur mène?
Daha ölümün ne demek olduğunu bile bilmiyor.
Elle ne sait même pas ce qu'est la mort.
Bunu bilmiyor muydun?
Imbécile, tu ne savais pas ça?
Gizlice dinlemenin kabalık olduğunu bilmiyor musun?
C'est malpoli d'écouter aux portes.
Tüm hayatın boyunca bu adada yaşadın ve orada ne olduğunu bilmiyor musun?
Comment ça "rien"? Tu as vécu toute vie sur cette île.
- Hazine burada, o nereye bakacağını bilmiyor.
Il est là. Il ne sait juste pas où chercher.
- Bilmiyor muydun? - Hayır.
- Tu ne savais pas?
Bilmiyor muydunuz?
Où est-elle allée?
O, Mohenjo Daro kurallarını bilmiyor!
Ne portez pas le fardeau de sa mort sur votre tête, Maham! Non!
Quinlan ne yaptigini bilmiyor.
Quinlan ne sait pas ce qu'il fait.
Geçici bir dondurmadır sadece ama bunu bilmiyor.
Ils ne sont gelés que temporairement, - mais ça, il l'ignore. - Il panique.
- Miller henüz bilmiyor mu?
Miller le sait-il?
Yani kimse orada gerçekte ne olduğunu bilmiyor.
Personne ne sait ce qu'il y a là-bas.
Kuralları bilmiyor o.
Il connait pas les règles. Je vais encore me faire laminer.
- Kuralları bilmiyor musun?
Tu connais pas les règles?
- Kimse bilmiyor. - Ve bundan eminim, inan bana.
Personne ne le sait, et pour de très bonnes raisons.
Demek istediğim, kimse onun nerede olduğunu bile bilmiyor.
personne sait vraiment où elle est.
Ve her neyse, kimse onun nerede olduğunu bile bilmiyor. Ben biliyorum
et puis de toute façon, personne sait où elle est alors.
Hayır, ama cidden, Insanlar onun her gün böyle yaptığını bilmiyor mu sanki? Bilmiyorum.
Non, mais attends, quand est-ce qu'il va comprendre que tout le monde sait parfaitement qu'il fait ça tous les jours quoi?
Biraz paraya ihtiyacı var ve bunu karısı bilmiyor.
Il a besoin d'argent? l'insu de sa femme.
Neil, bu ı bu hafta sonu gitmek gerçekten gerekli olduğunu bilmiyor musunuz?
Euh... Neil... Franchement, je dois vraiment vous accompagner tout le week-end?
Şimdiye kadar bilmiyor muydun?
Tu ne le sais pas encore?
Bilmiyor musun?
Tu ne sais pas?
Bilmiyor muydun?
Vous ne saviez pas?
Bilmiyor ki o.
Elle ne sait pas.
Kendi soyadını bile bilmiyor.
- Il ignorait son nom de famille.
Kimse bilmiyor.
Personne ne sait.
- Kimse bilmiyor.
Personne ne le sait.
Ne tarafa gittiğini bilmiyor musun?
Où est-elle allée?
bilmiyorum 18446
bilmiyorum ki 83
bilmiyorum tatlım 28
bilmiyordum 699
bilmiyorum ama 31
bilmiyorum dostum 22
bilmiyorum dedim 18
bilmiyorum işte 23
bilmiyorsun 241
bilmiyorum efendim 100
bilmiyorum ki 83
bilmiyorum tatlım 28
bilmiyordum 699
bilmiyorum ama 31
bilmiyorum dostum 22
bilmiyorum dedim 18
bilmiyorum işte 23
bilmiyorsun 241
bilmiyorum efendim 100
bilmiyor musun 481
bilmiyordun 27
bilmiyor musunuz 98
bilmiyoruz 277
bilmiyorlar 33
bilmiyordu 23
bilmiyorsunuz 29
bilmiyor muydun 125
bilmiyor muydunuz 35
bilmiyorduk 25
bilmiyordun 27
bilmiyor musunuz 98
bilmiyoruz 277
bilmiyorlar 33
bilmiyordu 23
bilmiyorsunuz 29
bilmiyor muydun 125
bilmiyor muydunuz 35
bilmiyorduk 25