English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ H ] / Hayatımda ilk defa

Hayatımda ilk defa Çeviri Fransızca

400 parallel translation
Hayatımda ilk defa... kendimin patronuyum.
Pour la 1ère fois... je suis mon propre maître.
Hayatımda ilk defa bu takımlardan bir tane giyiyorum. Merhaba. Tam zamanında.
Je pourrai payer mon premier costume de soirée.
Hayatımda ilk defa böyle bir dağınıklık gördüm.
Je n'ai jamais quelque chose se répandre comme ça de ma vie.
Hayatımda ilk defa.
C'est la première fois de ma vie.
Hayatımda ilk defa gerçekten mutluydum. Dağlarda uzun bir yürüyüş yaptıktan sonra bir bardak soğuk su içmek gibiydi.
Depuis que tu m'as parlé ainsi, et pour la première fois de ma vie, j'éprouve un sentiment agréable, qui me va droit au coeur.
Hayatımda ilk defa kelimeler boğazıma düğümlenmiş durumda.
Sans voix! Un début!
Hayatımda ilk defa yalnızdım.
Pour la première fois, je me sentais seule.
Hayatımda ilk defa seni görüyorum.
Voilà ton vrai visage :
Hayatımda ilk defa bir şeyden bu kadar eminim.
C'est la première et seule chose dont je sois sûr dans ma vie.
Hayır Mary, hayatımda ilk defa, aklıma kusursuz bir fikir geldi. Anlamıyor musun?
Pour la première fois, j'ai un plan sans faille.
Erkekler ile olan tecrübelerimde hayatımda ilk defa ekiliyorum.
C'est bien Ia première fois de ma vie que ça arrive, et croyez-moi, des hommes, j'en ai connu, Ia première fois qu'on me pose un lapin.
Hayatımda ilk defa bir adamın öldürüldüğünü görmek istiyorum.
Pour la première fois de ma vie, je veux la mort d'un homme.
Bende hayatımda ilk defa at hırsızı oldum!
- J'ai jamais volé de chevaux.
Sanırım. Hayatımda ilk defa yaşayan bir efsane ile tanışıyorum.
C'est la première fois que je rencontre une chimère.
Şu hayatımda ilk defa kendimi fakir hissettim. Çünkü ona verebildiğim tek şey o oldu.
Pour la première fois, je me suis sentie pauvre, car je n'avais que cela à donner.
Ve şu hayatımda ilk defa kendimi zengin hissettim. Çünkü bana karşılık olarak dünyaları verdi.
Et pour la première fois, je me suis sentie riche, tant il m'a donné, en retour.
Hayatımda ilk defa çok iyiyim.
Je vais bien. Vraiment bien, pour la première fois de ma vie.
Kendimi, hayatımda ilk defa bu kadar önemli hissediyorum.
C'est la première fois que je me sens important.
Hayatımda ilk defa ipek bir şey giyiyorum.
C'est la première fois que je porte de la soie.
Hayatımda ilk defa, güzel olduğumu hissettim.
Pour la première fois de ma vie, Je me suis sentie belle.
Hayatımda ilk defa düşünmüyorum ve hiçbir şey umurumda değil.
Et ça m'est complètement égal.
Anne hayatımda ilk defa kendime bakmamı sağladı. ve bu beni ona karşı döndürdü. Ona karşı bir ölüye...
Anne m'avait forcée à me regarder en face... et cela m'avait montée contre elle, inexorablement.
Hayatımda ilk defa affetmek bu kadar zor geliyor.
Pour la première fois de ma vie j'ai du mal à pardonner.
Hayatımda ilk defa, kararımda hatalı olduğumu anlamaya başladım.
Je me rends compte, pour la premiére fois, que mon jugement étai erroné.
Hayatımda ilk defa birileri işe yarar bir şey yapmamı istemişti.
C'était la première fois que je me rendais utile.
Hayatımda ilk defa, kendimi düşünmedim.
Pour la première fois de ma vie, je n " ai pas pensé à moi.
- Bunu hayatımda ilk defa söylüyorum.
Je n'ai encore jamais dit cela.
O adamı tanımıyordum. Hayatımda ilk defa gördüm.
Comment pouvais-je savoir que ce n'était pas vous?
Hayatımda ilk defa tatile çıkma fırsatım doğmuş, sen izin vermiyorsun.
Vous m'interdisez les 1ères vacances de ma vie!
Bu, senin içindi. Hayatımda ilk defa içiyorum.
Avec vous je bois pour la première fois de ma vie.
Bu benim hayatımda ilk defa içki içişim.
C'est la première fois de ma vie que j'ai bu.
Hayır. Hayatımda ilk defa içimde hiç korku taşımıyorum.
Non, et pour la première fois de ma vie.
Hayatımda ilk defa mutlu olduğumu hissetmem dışında.
Si ce n'est que pour la première fois de ma vie, j'ai été heureux.
Hayatımda ilk defa.
Pour la première fois de ma vie.
Ve biliyordum ki hayatımda ilk defa...
Et pour la première fois de ma vie...
Ama bugün, bu Pazar sabahı, hayatımda ilk defa olarak, ve bu KOW radyo istasyonu yayına başladığından beri ilk olarak, her zaman yaptığım şeyin ve müzik çalmanın dışına çıkıp size küçük bir öykü anlatacağım.
C'est la premiere fois que je viens un dimanche, et pour la premiere fois j'ouvre les ondes de la radio KOW, avec de la musique, bien sur, mais aussi avec une petite histoire.
Hayatımda ilk defa sevdiğim bir yer buldum.
Pour la première fois, j'ai trouvé un coin où je me plais.
Hayatımda ilk defa nerede yaşadığımı görüyorum.
Pour la première fois de ma vie, je vois où on vit.
Polly, hayatımda ilk defa öndeyim!
Pour la première fois de ma vie, je gagne.
Hayatımda ilk defa Varşova'dan gelen bir Chianti şarabı içtim.
C'est la première fois que je bois du chianti de Varsovie.
Ömrü hayatımda ilk defa duyuyorum.
la première fois de toute ma putain de vie.
Hayatımda ilk defa, korkuyorum.
Pour la première fois, j'ai peur.
Hayatımda ilk defa kendime ait bir park alanım olacak.
Je vais enfin avoir ma place de parking.
Miles, hayatımda ilk defa yalnız olmadığımı hissettim.
Miles, pour la 1ère fois, je ne me sens plus seule.
Hayatımda ilk defa elimi silaha sürdüğüm için bu kadar mutlu oldum.
C'est la première fois de ma vie que je suis ravi d'avoir une arme!
Hayatımda ilk defa, senin bir teklifini uygulamaya karar verdim.
Pour la première fois, je vais suivre ton plan.
Hayatımda ilk defa bir adam bana hakaret etmeye cesaret ediyor.
C'est sans doute la première fois de ma vie... qu'un homme ose m'insulter.
Hayatımda ilk defa hayatımda bakacağım kimse yok.
Pour la première fois de ma vie, j'ai personne de qui m'occuper.
Hayatımda ilk defa başıma böyle bir şey geldi!
Je n'ai jamais éprouvé ça de toute ma vie!
Hayatımda ilk defa böyle korkunç bir vicdan azabı çekiyorum.
Mais enfin, je suis... je suis terriblement gêné...
45 yıllık hayatımda bildiğim kadarıyla bu ilk defa oluyor.
C'est bien la 1 ère fois en 45 ans.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]