Şuna bir baksana Çeviri Fransızca
416 parallel translation
Şuna bir baksana...
Regarde-moi ça!
Hey, şuna bir baksana.
Visez-moi ça.
Şuna bir baksana?
Regardez, que voulez-vous de plus?
Şuna bir baksana.
C'est quoi?
- Şuna bir baksana.
- Regarde mieux.
Johnny, şuna bir baksana.
Johnny, vise un peu ça.
- Anne, şuna bir baksana.
- Mère, regarde ça!
Şuna bir baksana.
Regardez ça.
Şuna bir baksana.
Qu'est-ce que vous en pensez? Regardez.
Dünyanın çivisi çıkacak. Şuna bir baksana, şu çiçek yüzlüye...
Le monde ne marche pas ainsi! Regarde-la!
Şuna bir baksana.
- Regardez.
Şuna bir baksana.
Regarde-le.
Joe, şuna bir baksana. Ne güzellik ama.
Hé Joe regarde celui-là c'est un sacré morceau.
- Vay canına, şuna bir baksana!
- Putain de merde, regarde ça.
Tanrım! şuna bir baksana!
Oh, Seigneur, regardez ça!
Şuna bir baksana.
Regarde ça.
Şuna bir baksana, güzelim. Hadi, naz yapma, hadi.
Regarde-moi, ma caille.
Şuna bir baksana?
Pourquoi ne pas le réparer?
Şuna bir baksana.
Regarde-moi ça.
Sorma! Şuna bir baksana.
Tripotée, mon cul!
Tony, şuna bir baksana.
Hé, Tony! Regarde ça.
Şuna bir baksana, dostum!
Vise-moi ça, mec.
Birisi mi düşürmüştür? Şuna bir baksana.
Tu as vu la taille du trou?
- O bütün kilolarda, şuna bir baksana.
- C'est que de l'eau. Regardez-le.
Şuna bir baksana!
Regardez ça!
Şuna bir baksana. Ne cici bir bebek.
Regardez comme il est sage.
Semmi, şuna bir baksana.
Semmi, regarde ça.
Şuna bir baksana, lanet olası.
- Regarde moi ça, Bon dieu.
Şuna bir baksana.
Regarde ça!
- Şuna bir baksana?
- Regarde ça.
Patron, gelip şuna bir baksana.
Chef, il faut que vous veniez voir ça.
Şuna bir baksana.
Regarde.
Şuna bir baksana.
Les gonzesses.
- Şuna bir baksana.
- Regardez un peu.
- Şuna bir baksana.
- Quelque chose avec un J.
Şuna bir baksana!
Attends, attends une seconde! Oh! celui-là par exemple!
Baksana şuna. Berlin'den bir telgraf geldi bile.
J'ai déjà reçu un câble de Berlin.
- Günaydın Henry. Anne, şuna bir baksana.
Regarde, maman.
Şuna bir baksana.
- Écoutez-la.
- Şuna baksana, hakiki bir Picasso resmi.
- Regardez, une vraie estampe de Picasso.
suna bir baksana.
Regarde-le!
Sanki bir şey öğütüyorum, baksana şuna.
Je me sens comme une orgue de Barbarie, regarde ça. Regarde.
- Şuna baksana. - Bir zamanlar sarayları süslermiş.
Regardez, ça vient du palais d'un roi.
Bir baksana şuna.
Regarde.
Şuna baksana Rod, ne kadar tuhaf bir dövme değil mi?
Regarde. Regarde Ie tatouage bizarre qu'elle a sur Ie pubis.
Şuna baksana. kumaşına bir bak.
Regardez ce tissu.
Baksana şuna, baksana bir.
Regarde donc...
Şuna bir baksana.
Regardez...
Jones, şuna baksana. Bir bıçak.
Il a un couteau, Jones.
bu eşin olmalı şuna baksana senin hakkında nasıl konuşuyor? dinle, bunu konuşmak için kötü bir zaman olabilir, bana 225.57 dolar borcun oldugunu hatırla?
Pourquoi devrions-nous vieillir, suer et mourir prématurément?
Demek istediğim şuna bir baksana, şu harcadığım çabaya baksana.
Regarde!
şuna bir göz at 27
şuna bir bak 526
şuna bir bakın 178
şuna bir bakayım 61
şuna bir bakalım 48
şuna bir bakar mısın 23
bir baksana 40
baksana 1623
baksana bana 20
baksana ona 16
şuna bir bak 526
şuna bir bakın 178
şuna bir bakayım 61
şuna bir bakalım 48
şuna bir bakar mısın 23
bir baksana 40
baksana 1623
baksana bana 20
baksana ona 16
baksana şuna 69
şuna bak 2796
suna bak 31
şuna bak hele 19
şuna bakın 929
şuna baksana 211
şuna bakar mısın 65
şuna bakın hele 22
şuna baksanıza 28
şuna bakar mısınız 18
şuna bak 2796
suna bak 31
şuna bak hele 19
şuna bakın 929
şuna baksana 211
şuna bakar mısın 65
şuna bakın hele 22
şuna baksanıza 28
şuna bakar mısınız 18