English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ D ] / Durum şöyle

Durum şöyle Çeviri Portekizce

223 parallel translation
Durum şöyle.
A situação é esta.
Durum şöyle :
É assim.
Bence durum şöyle :
Esta ê a minha opinião.
Şimdi durum şöyle.
A situação é a seguinte.
Gardiyanların lehine olan üçüncü çeyreğin bitimine 5 dakika 58 kala,... durum şöyle : Gardiyanlar 35, Mean Machine13.
Com 5 minutos e 58 parajogar ainda no 3 ° quarto, que foi dos Guardas, o resultado está em 35 para os Guardas e 13 para os "Autómatos do Mal".
- Bay Jameson, durum şöyle : 6. sayfada çifte rezervasyon var.
Sr. Jameson, prometemos a página 6 a dois clientes.
Kuzey Afrika'da durum şöyle.
Agora, a situação no Norte de África é esta :
Durum şöyle : sinyal alıyoruz Ama mesajın içeriğini bilmiyorum.
Aqui está, senhores, situação é esta, estamos a proceder com a sinalização, mas ignoro o conteúdo das mensagens transmitidas...
Şimdi bak, anladığım kadarıyla durum şöyle. Büyük adamlar, ağır toplar onlar, tamam mı? Burayı yıkıp girebilirler, ama yeri kırıp mahzeni açamazlar.
Os grandes como aquele ali chegam, param por pouco tempo e partem em seguida.
Ritchie durum şöyle :
Ritchie, é esta a situação.
Durum şöyle, idarecisi olarak, korkarım ki bunu müsade edemem.
É só que eu sendo o director dela, temo não o poder permitir.
Durum şöyle :
Estamos assim.
Son durum şöyle.
A situação é esta.
Bizde durum şöyle.
A situação é esta.
- Durum şöyle ki :
O problema é esse.
Son durum şöyle.
A situação é a seguinte.
Çünkü, bak, durum şöyle.
Porque é assim...
Şimdi bence durum şöyle : Bütün bu olay benim sana çocukmuş gibi..
Tudo isso é porque, você acha que te trato como uma criança
Durum şöyle.
O plano é este.
Ne diyor? Gir, Şerifi bul. Hemen buraya gelmesini söyle, acil durum.
Vai buscar o xerife, diz-lhe que venha depressa, é uma emergência.
Şey baba, durum şöyle.
Tenho, mamã.
Tıbbi bir acil durum olduğunu söyle ona.
É uma urgência médica.
Acil durum olduğunu ve fazla konuşmamasını söyle.
Diz-lhe que instruiremos a descida.
Şöyle bir durum var. Bilimsel olarak fark ettim ki. -... bu striptiz seksi değil.
Algo que percebi, cientificamente, é que o strip não é sexy.
Acil bir durum olduğunu söyle!
Diz que é urgente.
Ciddi bir durum olduğunu, mümkünse çabuk buraya gelmelerini söyle.
Diz que é uma emergência.
Söyle, Dublin'de durum nasıl?
Diz-me, como vão as coisas em Dublin?
Git Osyanina'ya söyle askerleri acil durum mevziine çeksin.
Corre a Assiánina, que retire para a posiçäo de reserva.
Evet, izliyorum. Şöyle bir durum var. Neyse eve gelince anlatırım.
É que... conto-te tudo quando chegar a casa, mas...
Demiryollarıyla bağlantıya geç. Onlara bunu rutin bir acil durum denetlemesi gibi göstermelerini söyle.
Contate a ferrovia e Ihes diga que façam que pareça uma inspeção de rotina.
Şöyle bir bakarsan durum kötü.
Olhando assim, parece mau.
Bunları söyle, Ben onların arkasındayım, eğer onların bu durum için iyi bir nedeni varsa.
Digamos assim, eu os apoiaria, Se tivessem um bom motivo para fazer isto.
Lütfen söyle, durum ne kadar ciddi?
Por favor, não gozes comigo. Qual é o nível de gravidade da situação?
Ama bu yine şöyle bir durum olabilir ; Yine başka bir şeye kızmışsındır ve yine hıncını benden çıkartıyorsundur.
Mas será que estás outra vez zangado por qualquer outra coisa e queres vingar-te em mim?
Drimmer'a söyle durum iyi.
Diga ao Drimmer que está tudo bem.
Eğer böyle bir durum olursa, Onlara sadece Noel Baba'nın yılın bu zamanında çok meşgul olduğunu söyle,
Se surgir uma emergência dizes-lhes apenas que o Pai Natal está muito ocupado este ano.
- Acil durum mesajı şöyle ;
- A mensagem é a seguinte :
- Martin, ona ispiyonculara ne yaptığımızı söyle - bilmiyorum. çişin olduğunda bu çok zor bir durum
Vou dizer à tua mãe! Martin, diz-lhe o que se faz aos traidores. Não sei, é pior de quando queremos ir à casa de banho?
Durum söyle.
A situação é a seguinte.
Söyle bana, Jake, kötü bir gün mü geçiriyorsun yoksa başka bir durum mu var?
Então diz lá, Jake, o dia não te tem corrido bem?
Bence şöyle bir durum var.
Uma coisa te garanto.
- Onlara acil tıbbi durum olduğunu söyle.
- Diga que é uma emergência médica.
Peki söyle bakalım, şu anki durum hakkında bana ne gibi tavsiyelerde bulunabilirsin?
Dizei-me... Que conselho me daria perante a presente... situação?
Şöyle bir durum var :
Tudo se resume a isto :
Bunun çok acil bir durum olduğunu söyle.
Diga-lhes que é uma questão urgentíssima.
- Chen bana söyle. Bu gerçekten karışık bir durum. - he-heh.
o Chen disse-me. é uma grande trapalhada.
Tamam, durum şöyle.
Só uma coisa...
Alo, şöyle bir durum oldu.
Sim, não consigo entrar em casa.
Durum kabaca şöyle :
A situação é basicamente a seguinte :
BÖLÜM Peter'a söyle, acil bir durum olduğunu basına çaktırmasın.
O Pete que não diga à imprensa que há uma emergência.
- Önemli değil, ama şöyle bir durum var.
- Não faz mal, mas tenho de te dizer algo.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]