Gitmeyin Çeviri Portekizce
902 parallel translation
Lütfen gitmeyin, sizi seviyorum!
Por favor, não se vá embora.
Beyler, lütfen gitmeyin.
Não vão embora, por favor.
Misafirim olun. Gitmeyin.
Sejam meus convidados.
- Lütfen beyler, gitmeyin.
- Por favor, não vão embora.
- Gitmeyin Baron.
- Não vá, Barão.
Lütfen gitmeyin!
Por favor, não vá!
- Lütfen gitmeyin.
- Por favor, não vá.
Gitmeyin.
Não se vá embora.
Doktor, lütfen gitmeyin.
Doutor, por favor, näo vá.
Lütfen gitmeyin.
Por favor, não vá.
- Lütfen hemen gitmeyin.
- Não se vá ainda embora.
- Yo, yo. Lütfen gitmeyin, Bay Connor.
- Não, por favor, não vá, Mr.
- Lütfen gitmeyin.
Connor. - Por favor, não vá.
Gitmeyin!
Não vá!
Bu şekilde çekip gitmeyin.
Não te vás embora assim!
Ah, eğer gitmeniz gerekirse, geri gelmeden gitmeyin.
Se tem que ir, não vá enquanto não voltar.
- Gitmeyin, bir kahve için.
- Não vá, beba um café.
- Ama gitmeyin.
- Não deveis ir.
Hiçbir yere gitmeyin.
Não se vão embora.
Geri gitmeyin.
Não podem voltar.
- Evine gitmenizi isterse gitmeyin.
Se ele o convidar para ir a casa dele, não vá.
Gitmeyin. Saat daha 10 : 00.
Não vá, são apenas 22h.
Odaya gitmeyin.
Não suba.
- Oh-oh, gitmeyin.
- Não vá embora. - Volto logo.
Daha gitmeyin, kutlamaya yeni başlamıştık.
Já vão? A festa ainda nem começou!
Peder, gitmeyin...
Padre, não entre...
Gitmeyin.
Não, ficai.
Yalnız devam edeceğiz. Lütfen, gitmeyin.
Vamos deixar as mulheres em terra.
Ana yolu kullanmayın. Unutmayın, dağ yolundan gidin. Ve doğruca eve gitmeyin.
Evitem a estrada, vão pelos caminhos de montanha.
Bir daha asla bir polis karakolunun yakınına gitmeyin.
Não volte a aproximar-se de uma esquadra. Seja ela qual for.
Hanımefendi, hanımefendi, gitmeyin.
Madame, não se vá embora.
Üzerlerine fazla gitmeyin, Vaiz.
Não seja demasiado duro com eles, Pastor.
Hayır, gitmeyin. Lütfen kalın.
- Por favor, fiquem.
- Lütfen, gitmeyin.
- Por favor, não vá.
Sevgili arkadaşımız ve öğretmenimiz iyi kalpli meleğimiz lütfen uzaklara gitmeyin.
Querida amiga e professora meu Deus do céu não vá embora.
- Gitmeyin.
- Não se vá embora.
Şerife gitmeyin diye.
Para que não avisem o marshal.
Lütfen gitmeyin.
Não, não se vá.
Gitmeyin.
Não abandonem os postos!
Lütfen kaçıp gitmeyin, Bayan Webster.
Não fuja aos factos.
- O tarafa gitmeyin bence.
- Aconselho-te a não ires nessa direcção.
- Gitmeyin.Beni yalnız bırakmayın.
- Não vá. Não me deixe aqui.
Kızlar, bir süre eğlenin. Gitmeyin ama.
Divirtam-se durante um bocado, mas não se vão embora.
- Gitmeyin, bekleyin.
- Não, espere.
Gitmeyin.
O senhor não esqueceu.
İstemiyorsanız siz gitmeyin.
Pode voltar com elas se quiser.
- Lütfen gitmeyin.
- por favor, não se vá embora!
Gitmeyin.
Não vá.
Uzağa gitmeyin.
Não vão longe.
Piskopos, gitmeyin.
- Não vá.
Katiyen Devonshire'a yalnız gitmeyin.
Por motivo algum deverá ir para Devonshire sozinho.
gitmemi mi istiyorsun 48
gitmek 43
gitme 1049
gitmedim 39
gitmelisin 203
gitmem lazım 361
gitmek istiyorum 180
gitmeyeceğim 167
gitmem gerek 808
gitmek istemiyorum 210
gitmek 43
gitme 1049
gitmedim 39
gitmelisin 203
gitmem lazım 361
gitmek istiyorum 180
gitmeyeceğim 167
gitmem gerek 808
gitmek istemiyorum 210
gitmedi 39
gitmem gerekiyor 305
gitmen gerekiyor 24
gitmem 53
gitmeni istemiyorum 71
gitmeliyim 1495
gitmek istiyorsun 19
gitme zamanı geldi 35
gitmek mi 131
gitmeden önce 102
gitmem gerekiyor 305
gitmen gerekiyor 24
gitmem 53
gitmeni istemiyorum 71
gitmeliyim 1495
gitmek istiyorsun 19
gitme zamanı geldi 35
gitmek mi 131
gitmeden önce 102