Her şeyi denedim Çeviri Portekizce
301 parallel translation
Her şeyi denedim.
Tentei tudo.
Metabolik hızını arttırmak için bir şey yapamaz mısın? Her şeyi denedim.
- O ritmo do metabolismo não sobe?
Dün gece dairesinde yoktu. Senin söylediğin her şeyi denedim, olmadı.
Ela não estava em casa e eu tentei tudo o que me disse e não resulta.
Deneyebileceğim her şeyi denedim.
Tentei tudo o que podia.
Olumsuz düşünmek istemiyorum ama her şeyi denedim. Manastırdaki akrabaları, yaşlı Mickey tekniğini.
Não estou sendo negativo, mas tentei de tudo : parentes no convento... aquela velha lengalenga.
Geçen yıl Matthias'ın adamlarında birini yakaladığımda, Onun üzerinde her şeyi denedim.
No ano passado, apanhei um do grupo do Matthias... e experimentei nele tudo o que tinha.
Her şeyi denedim... tehditler, dualar, vaatler.
Já tentei tudo. Ameaças, orações, promessas.
Her şeyi denedim.
Já tentei por todo o lado.
Her şeyi denedim efendim, sonuca ulaşmak için yasal her yolu denedim... ve attığım her adımda aşağılandım.
Tentei de tudo, senhor. Todos os meios legais para conseguir uma satisfação. E sempre fui humilhado.
Her şeyi denedim.
Tentámos de tudo.
Nick, her şeyi denedim.
Nick, tentei tudo.
Her şeyi denedim. Bir faydası yok.
Tentei tudo, mas não há forma.
Her şeyi denedim.
Tentei de tudo.
Seni çıkarmak için her şeyi denedim.
Fiz tudo para te tirar de lá.
Her şeyi denedim.
Foi este.
Yedi yıl, her şeyi denedim.
Durante 7 anos tentei tudo.
Her şeyi denedim. Onu gerçekten dinlemek hariç.
E intentei todo... exceto de fato escucharla.
Bildiğim her şeyi denedim. Hiçbiri işe yaramıyor.
Eu tentei todos os truques que conheço, e nada funciona.
Janus denen şeyi bulabilmek için her şeyi denedim.
Tentei tudo o que podia para encontrar esse tal de Janus.
Her şeyi denedim ancak işe yaramadı.
Experimentei algo que não resultou.
Onunla hiç konuştun mu? Konuştum, iltifat ettim, yalvardım, tehdit ettim, her şeyi denedim.
Uma mudança no guarda-roupa não faria mal.
Etrafta koşuşturdum Yeni her şeyi denedim
Andei por todo o lado E experimentei as novidades
Her şeyi denedim.
Já tentei de tudo.
Her şeyi denedim- - Köprü'yü güller ile donattım, banyoda iken onun için yazdığım, Drabyan aşk sonatını serenat ettim...
Eu tentei de tudo... encher a Ponte de rosas, escrever sonetos de amor Drabianos, fazer serenata para ela no banho dela...
Onun düzgün bir DJ olabilmesi için elimden gelen bütün lanet olası şeyleri yaptım, her şeyi denedim ama o Tanrı'nın cezası o.. çocuğu
Tentei todas as merdas em que consegui pensar para o moldar num tipo correto de DJ, mas aquele filho da puta brochista...
her şeyi denedim. üstesinden gelmeler, uh, kendi başına halletme, grup terapileri, psikiyatrisler, meditasyon- -
A terapia das doze etapas, auto-ajuda, terapia de grupo, psiquiatras, meditação,
Her şeyi denedim..
Fiz de tudo.
Kaçmak için her şeyi denedim. Ama o, üstüme yüklendi. Kollarıma ve bacaklarıma bastırmaya başladı.
Eu revoltei-me, mas ele agrediu-me, imobilizou-me, prendeu-me.
- Hiç bir fikrim yok. Ona ulaşıp konuyu açabilmek için her şeyi denedim, ama...
Não tenho idéia, provei-o tudo para fazer que fale, mas...
Kahretsin! Her şeyi denedim ama hala her hafta en az bir karacaya çarpıyorum!
Tentei tudo o que era humanamente possível mas continuo a atropelar pelo menos um veado por semana!
Elimden gelen her şeyi denedim.
Matei-me tentando.
Onu vazgeçirmek için her şeyi denedim ama o hala devam ediyor.
Tentei de tudo para me livrar dele, mas ele sabe sempre.
- Lekeyi çıkarmak için her şeyi denedim.
- Já tentei tudo para tirar as manchas.
Kan ve kusmuk lekelerini çıkarmak için her şeyi denedim.
Eu já tinha tentado de tudo para tirar aquele sangue e vomitado.
Onu durdurmak için her şeyi denedim.
Tentei tudo para o impedir.
Düşünebildiğim her şeyi denedim- - biyo-moleküler geliştiriciler, sentezlenmiş DNA'ya gen ekleme, ve tedaviyi bulmaya bile yaklaşamadım.
Tratei tudo o que me há ocorrido. Reforçadores bio moleculares, genes replicados de seu X. Mas não pude achar a cura.
Bak, bunun dışında her şeyi denedim.
Já tentei tudo.
Her şeyi denedim ama anlaşamadık.
Eu tentei fazer funcionar, mas nós nao nos vemos olho no olho.
Her şeyi denedim ama hiçbiri işe yaramadı.
Tentei de tudo, e nada resultou.
Her şeyi denedim.
Já tentei tudo.
Her şeyi denedim. Ama'green card'almak çok zor bir şey. Çok umutsuzum.
Eu tentei, mas é tanta burocracia política... arrumar o "green card", e estou "desesperançosa".
Başka her şeyi denedim.
Já tentei tudo.
- Her şeyi denedim.
Já tentei tudo.
Ve ben de psikolojik deney yapmayı denedim. Üzerimdeki her şeyi çıkartmak...
Assim que decidi tentar uma experiência Psicológica tirei a roupa toda.
- Her şeyi denedim ama...
Não quero ir.
Denedim. Yapabildiğim her şeyi yaptım.
Fiz tudo o que podia.
Bildiğim her şeyi denedim.
Fiz tudo o que podia.
- Ona her şeyi vermeyi denedim.
- Tentei dar-lhe tudo. - Eu sei.
her şeyi denedim. gerçekten denedim.
Tentei mesmo.
- Her şeyi denedim.
- Tentei tudo.
Kyle`ı kurtarmak için her şeyi denedim.
Já tentei tudo para salvar o Kyle.
her şeyin bir zamanı var 23
her şeyin 49
her şeyim 18
her şeyin bir ilki vardır 44
her şeyi yaparım 77
her şeyi mahvettin 39
her şeyi aldın mı 25
her şeyi 506
her şeyi hatırlıyorum 26
her şeyini 16
her şeyin 49
her şeyim 18
her şeyin bir ilki vardır 44
her şeyi yaparım 77
her şeyi mahvettin 39
her şeyi aldın mı 25
her şeyi 506
her şeyi hatırlıyorum 26
her şeyini 16