English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ H ] / Hiç dert değil

Hiç dert değil Çeviri Portekizce

90 parallel translation
Bu hiç dert değil, tek bir kısmı hariç, sen.
- Não há problema, excepto... uma pequena parte disto : Tu.
- Hiç dert değil.
- Está óptimo.
Hiç dert değil.
Ficou contente?
Bir mürettebat bulmak hiç dert değil.
Arranjar homens não será difícil.
Hiç dert değil.
Não tem importância nenhuma.
Hiç dert değil.
Não há problema.
Hiç dert değil.
Isso não é problema.
Hiç dert değil.
Sem problema.
- Hiç dert değil.
Não há problema.
Hiç dert değil. John Halligan bu arabayı bekliyor.
O John Halligan está à espera do carro.
Hayır, hiç dert değil.
Não, não há problema.
Ateş yakmanın bir yolunu bulmalıyız. Hiç dert değil.
Não há monstro nenhum, grande medricas.
Hiç dert değil. Bu aptal ok başını alabilirsin. Ben istemiyorum.
Não me importo, podes ficar com essa estúpida ponta de lança.
Hiç dert değil.
Esqueça.
Hiç dert değil.
Sem problemas.
- Çocukları aldığın için teşekkür ederim. - Hiç dert değil.
- Obrigado por ires buscar os miúdos.
Hiç dert değil.
- Vais tê-lo. - Vou tê-lo...
- Hiç dert değil. - Horatio...
- Horatio.
- Hiç dert değil.
- Facílimo.
Böyle bir yumruğun, bir insanı öldürmesi onun için hiç dert değil.
Parecia não se importar com o facto de aquilo poder matar uma pessoa.
Hiç dert değil. Oturma düzeni yanımda zaten.
- Eu tenho o mapa das cadeiras bem aqui
- Hiç dert değil.
- Não há problema.
Ömür boyu bir daha konuşmasak, bana hiç dert değil.
E se não nos voltarmos a falar para o resto das nossas vidas, tanto melhor.
Hiç dert değil. Oturma düzeni yanımda zaten.
Não há problema, tenho a lista dos lugares bem aqui.
- Ne demek, hiç dert değil.
- De nada, sempre às ordens.
Cidden hiç dert değil.
Isto é quase nada, juro!
Benim için hiç dert değil.
Não há problema.
Hiç dert değil.
Sem problema, como é costume!
Hiç dert değil.
Isto não é nada de mais.
Hiç dert değil.
Não é nada.
Hiç dert değil. Çünkü az önce senin son flashback'in sırasında kolileri değiştirdim.
Isso não importa, porque acabei de trocar as caixas durante este último flashback.
- Hayır, hiç dert değil Robert.
- Está tudo bem, Robert.
- Hayır, hiç dert değil.
- Não, de todo.
- Benim için hiç dert değil.
- Não me importo.
- Hayır, hayır git. Hiç dert değil.
Não estou chateada.
Bak, hiç dert değil. Hiç dert değil.
Escuta, não faz mal.
Hiç dert değil!
- Não quero saber!
Bu hiç dert değil.
Isto não é complicado.
- Dert demek. Hiç de komik değil.
- Campanha Haja União na Idiotice.
Hiç dert degil Bob.
Näo se incomode, Bob.
Hiç dert degil.
Näo se incomode.
Hiç dert değil.
Não há crise.
Hiç dert değil.
- Que é isso, foi um prazer.
Hiç dert değil.
Não tem importância.
Hiç dert değil, tamam mı?
A sério.
Hiç dert değil.
Defesa!
Hiç dert değil!
- Obrigado por nos receberes.
Hiç dert değil.
- Não há problema.
- Hiç önemli değil, dert etme.
- Não há problema, na boa.
Tamam, hiç dert etme. Önemli değil.
Não há problema.
Hiç dert değil.
Não quero saber!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]