O benim kocam Çeviri Portekizce
973 parallel translation
O benim kocam.
Ele é meu marido!
O benim kocam.
Ele é o meu marido.
- O benim kocam değil.
- Ele não é meu marido.
O benim kocamı öldürdü.
Ele matou o meu marido.
O benim kocam olacak.
Ele será meu marido.
O benim kocam değil.
Ele não é meu marido.
O benim kocamı öldürdü.
Ele matou a meu marido...
Yapmak zorundaydım. O benim kocam.
Tinha de faze-lo, é o meu marido.
O benim kocam!
É o meu marido!
- Bak ne diyeceğim... - Bırakın, bırakın konuşsun! O benim kocam.
É o meu marido, e eu falo como quiser.
Aman tanrım o benim kocam.
Oh meu Deus! Ela é o meu marido!
Bay Leeson, bu benim kocam.
Sr. Leeson, este é o meu marido.
Constance'in kocası, benim de kocam sayılır.
O marido da Constance é meu marido também.
- Ve elbette benim kocam.
- E, claro, o meu marido.
Ağrıları için kocamın aldığı haplara. Bir avuç hap benim acımı da dindirir mi merak ettim hep.
Os que o meu marido toma para matar as dores... e pergunto-me se uma boa quantidade não mataria a minha dor.
Ama şunu söylemiştir, çünkü kocamın ve benim ona ne kadar minnettar olduğumuzu bilmiyor.
Mas ele não te pode ter contado, porque não sabe como eu e o meu marido lhe estamos gratos
Aslında, benim kocam burada çalışan birini tanıyor.
Aqui é preciso cunhas. Acho que o meu marido tem um conhecido na Cinecittà.
- Evet, Bu benim kocam.
- Sim, este é o meu marido.
Benim kocam Franklin Walsh, banker.
O meu marido é Franklin Walsh, o banqueiro.
Mısır'ı benim yanımda idare edecek, kocam olacak, tek adam sensin.
É o único homem no Egipto apto a ser meu marido... e governar a meu lado.
O benim kocam.
É o meu marido.
Benim budala kocam mı?
O trouxa do meu marido?
Oh, benim eski kocam.
Oh, o meu ex-marido.
Hayır, benim kocam Joseph.
Não. O meu marido é o Joseph.
Evet, şey, benim kocam ve evim var.
Pois bem, eu tenho o meu marido e a minha casa.
Benim kocam ölmeyecek!
O meu marido não vai morrer.
Ona benim evli Olduğumu, kocamın yüksek rütbeli bir devlet memuru olduğunu ve onun ağzını burnunu kırmaya hazır olduğunu söyleyin.
Oiga-lhe que sou uma mulher casada e que o meu marido é um alto funcionário do Estado, disposto e capaz de lhe partir todos os seus lindos dentes.
Kocam benim buraya gelmemi istememişti.
O meu marido não queria que eu viesse para cá.
Kendi kendimi ikna ettim, önemli değildi, benim yerim kocamın yanıydı.
Tentei convencer-me que não importava, que o meu lugar era junto dele.
Benim için vermez, o kocam değil.
Por mim, não pelo meu marido.
- Bu benim kocam.
Este, é o meu marido.
Herhangi biri benim iyi kocam hakkında başka bir iğneleyici imada bulunursa şu kapıdan çeker gider.
Se alguém volta a fazer um comentário insultante sobre o meu bom esposo... irá sair por essa porta.
Ama o benim kocam değil.
Mas ele não é meu marido.
Aynı zamanda benim oyun arkadaşım olan... kocam ve sevgili efendim, başka kadınlara yüzünü döndü.
O meu marido, que era meu amigo, amado e senhor, começou a olhar para outras mulheres.
Eğer gerçekten benim kocam olsa anlarım ama değil ki!
Se ele fosse o meu homem, tinha todo o direito. Mas assim, porquê?
- Benim kocam, lütfen.
- O meu marido, por favor.
Ki sen daima benim kocam olacaksın.
E tu serás sempre o meu marido.
Benim kocam da onaylamayacaktır.
O meu marido também não.
Albert, benim kocam.
O meu marido, Albert.
Roman da öyle. Roman benim kocam.
O Roman é o meu maridinho.
- Harvey, bu benim kocam.
- Este é o meu marido.
Hayır, ne de olsa, o benim kocam!
- Não vou! Ah não!
Bunun tek sorumlusu, benim kocam!
Ele é o único responsável! Ele! Meu marido!
- Benim resmi nikahlı kocam.
- O meu legítimo esposo.
O benim kocam, neye istersem zorlarım!
Eu pressiono quanto quero.
Benim kocam öldü, Tanrı aldı.
- Porquê? O meu marido morreu.
Evet, benim kocam beni kendi isteğiyle terketti ve sence tercih üzerine terkedilmek çok daha kolay, öyle mi?
Sim, o meu marido queria ir. E é muito mais fácil de ser abandonada por escolha, é?
Ve eğer benim kocam oradaysa, Bayan West, onunla konuşmak istiyorum, lütfen.
E, se o meu marido aí estiver, Menina West, eu gostaria de falar com ele, por favor.
Çok naziksiniz, ama kocam işten yorgun dönüyor... ve benim de yemek yapmam gerekiyor.
Você é muito gentil, mas meu marido chega cansado do trabalho e preciso fazer o jantar.
Kocam benim sakar olduğumu söylüyor.
O meu marido diz que sou uma trapalhona.
Lütfen, Bay Marlowe, kocamı benim için bulabilir misiniz?
Por favor, pode encontrar o meu marido para mim, Sr. Marlowe?
o benim 717
o benim arkadaşım 110
o benim kuzenim 20
o benim babam 72
o benim annem 47
o benim kız kardeşim 28
o benim karım 97
o benim kardeşim 80
o benim en iyi arkadaşım 29
o benimle 34
o benim arkadaşım 110
o benim kuzenim 20
o benim babam 72
o benim annem 47
o benim kız kardeşim 28
o benim karım 97
o benim kardeşim 80
o benim en iyi arkadaşım 29
o benimle 34
o benim bebeğim 25
o benim dostum 56
o benim kızım 63
o benim param 27
o benim oğlum 84
o benim çocuğum 22
o benim değil 26
o benim arkadaşım değil 21
o benim arabam 45
o benim babam değil 20
o benim dostum 56
o benim kızım 63
o benim param 27
o benim oğlum 84
o benim çocuğum 22
o benim değil 26
o benim arkadaşım değil 21
o benim arabam 45
o benim babam değil 20
o benimdi 25
o benim arkadaşımdı 19
benim kocam 34
kocam 309
kocaman 142
kocam nerede 35
kocamı 16
kocam öldü 19
kocam mı 27
kocamandı 18
o benim arkadaşımdı 19
benim kocam 34
kocam 309
kocaman 142
kocam nerede 35
kocamı 16
kocam öldü 19
kocam mı 27
kocamandı 18