English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ U ] / Uygun mu

Uygun mu Çeviri Portekizce

1,207 parallel translation
- O yüzden uğradım. Gerçekten uygun mu, öğrenmek istedim.
Sim, por isso passei por aqui, queria saber se está tudo certo.
Uygun mu?
Está bom?
- Senin için uygun mu?
Não te traz problemas?
Ama bu Anayasaya uygun mu?
Mas é uma reivindicação constitucional?
- Lafı bile olmaz. 7 : 30 uygun mu?
- De forma alguma. 7 ; : 30h, está bem?
Her şey kurallara uygun mu?
Fizeram tudo de acordo com as normas?
Senin için de uygun mu?
Achas que está bem assim?
Bölge başsavcısı yarın sabah ikinizi de polis karakolunda... görmek istiyor. 9.30 uygun mu?
O Procurador precisará de vê-los amanhã de manhã... na Esquadra. Digamos, às 9 : 30?
- Herkes için uygun mu? - İğrenç.
- Isso é nojento.
Uygun mu?
Bem?
Bu iyi mi? Senin için uygun mu?
O ambiente é suficientemente adequado?
Parkta. Bir saat sonra uygun mu?
No parque, digamos, dentro de uma hora?
Uygun mu?
Não faz mal?
Perşembe uygun mu?
Quinta-feira está bem?
Yemekten sonrası uygun mu?
Talvez ao jantar?
Sizce de uygun mu, Albay?
Concorda, coronel?
7 : 30 uygun mu?
Às 7 : 30?
Sizin için uygun mu?
Está bem assim?
- Senin için uygun mu, baba?
- Por ti, pode ser, pai?
18 : 00 uygun mu?
- Que tal às seis?
Uygun mu?
Está bem?
Chez Paris uygun mu?
Pode ser no Chez Paris?
Bu uygun mu sence?
Tem alguma coisa a condizer?
Sizin için de uygun mu? - Evet, uygun.
Não há problema?
Bu uygun mu?
Como está?
- Senin için de uygun mu?
- Posso?
- Uygun mu?
- Pode ser?
- Senin için de uygun mu, Bell? - Teşekkürler.
- Parece-lhe bem, Bell?
- Yaşına uygun bir rol istemez misin? - Yaşıma uygun mu?
Não queres fazer papéis para a tua idade?
- Burada uyuması uygun mu?
- Ela pode dormir aqui.
Saat 1 0 : 00 senin için uygun mu?
Pode ser às 10 : 00?
Çarşamba senin için uygun mu? Saat 2?
Pode ser quarta-feira às duas da tarde?
İzin alacağını söylüyorsun. Bana uygun mu diye sormuyorsun sonra faksla para istiyorsun ve tüm bunlar beni ilgilendirmiyor öyle mi?
Tiras uns dias, não me consultas, envias um fax a pedir dinheiro...
Sizce uygun mu?
Isto é apropriado?
Deli doluluk ettin, bitti. "Deli dolu" deyimi uygun mu bilemiyorum.
Um dia serás um bom marido para alguém, mas não posso esperar.
Şimdi onlar da oynamak istiyorlar. Sana uygun mu?
Agora eles querem jogar connosco.
Senin için uygun mu?
- Pode ser? - Pode ser.
- Sana uygun mu?
Está bom para ti?
Kurallara uygun rapor dediğiniz bu mu?
Isto é um relatório como deve ser?
Evlenmek için uygun birisin, doğru mu?
Que achas disso?
Pazartesi uygun olur mu? Tekrar gelmek için.
Parece-lhe bem que venha na segunda-feira, Sr. Pinto?
- Cuma uygun mu?
Que tal sexta-feira?
Bana onu mu uygun gördün?
Era com ele que eu ficava bem?
- Yarın akşam uygun olur mu?
Pode ser amanhã á noite?
Öyle mi, fiyatları uygun mu?
É em conta?
Ama onun dışında, seni bu işe uygun kılacağını düşündüğün başka deneyimlerin oldu mu?
Mas, teve alguma experiência que o tenha preparado para este trabalho?
Saat 7 uygun olur mu?
Às 7 horas, está bem?
Sana da öyle gelmiyor mu, sen ve ben... birlikteyken eski bir çift ayakkabı kadar... rahat ve birbirimize uygun değil miyiz?
Não lhe parece óbvio que a Molly e eu... estamos tão bem juntos... como um par de pantufas velhas?
Uygun görünüyor mu?
Parece apropriado?
O sana uygun mu?
É o homem certo para ti?
- Söylemenin uygun yolu bu mu?
- Diz-se assim? - Sim.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]