Öldün mü Çeviri Portekizce
135 parallel translation
Öldün mü kaldın mı bir göreyim dedim!
Vim ver se estava morto.
- Hiç öldün mü? - İki ya da üç kere.
- Alguma vez morreste?
Öldün mü?
Morto?
Öldün mü Danny?
Danny, estás morto?
Hiçbir zaman öldün mü, kaldın mı bilecek kadar bile haber alamadım senden.
Nunca me contactas, nem sequer para eu saber se estás vivo.
Öldün mü?
Está morto?
Walter, öldün mü?
Walter, estás morto?
Öldün mü, sızdın mı?
Você está morta ou apenas bêbeda?
Freddie. Freddie, öldün mü, çocuk?
Freddie, morreste?
Öldün mü, işte o zaman çıkarsın.
Quando morreres, então estás fora.
- Öldün mü Sanka?
Sanka, morreste?
- Derice, öldün mü?
Derice, morreste?
John! Öldün mü?
Você está morto?
Onu hayata geri döndürdü. - Daha önce öldün mü?
Trouxe-o de volta à vida.
Hasta mısın, öldün mü merak ettik de.
Gostaria de saber se estás doente ou morto.
Jack, öldün mü?
Jack, estás morto?
Mick, öldün mü?
mick, você já morreu?
Öldün mü, uyuyor musun?
Estais morto ou a dormir?
Yoksa, öldün mü, söyle!
Como! Morto, minha pomba?
Öldün mü?
Morreste?
Öldün mü? Hey. İyi anlatamadın.
Ei, não precisas ser mau.
Öldün mü?
Você está morto?
Mektubun babana ulaşması bile iki hafta sürer. Ardından da yaşıyor musun, öldün mü tartışmaları.
Mas a carta só chegará ao teu pai em 2 semanas e depois há as discussões intermináveis sobre se iremos te matar.
Taylor, öldün mü, duyabiliyor musun beni?
Taylor, você está morto! Vai se ferrar, desgraçado!
Nihayet öldün mü ihtiyar?
Morreste finalmente, velhote?
Hiç öldün mü?
Já alguma vez esteve morta?
O kalp krizi yüzünden öldün mü?
Você morreu após o ataque do coração?
Neden, öldün mü?
Porquê, estás morto?
- Tamam mı? Öldün mü?
Já estás morta?
Etrafımda olmanı istemiyorum. Yaşıyor musun öldün mü diye bile bilmek istemiyorum.
Nem sequer quero saber se estás vivo ou não.
Sen öldün mü baba?
Estás morto, papá?
Yani öldün mü ölmüş oluyorsun, nedeni pek fark etmez, değil mi?
Se morreste, morreste, não importa porquê, pois não?
Öldün mü?
Já morreu?
Sen öldün mü?
Estás morto?
Bir kere öldün mü, ölürsün.
- Quando se morre, morre-se e pronto.
Ed, yıllarca, acaba öldün mü kaldın mı, dünyanın neresindesin diye merak edip durdum.
Ed, durante anos fiquei à espera, imaginando onde estavas por esse mundo fora, sem saber se estavas vivo ou morto.
Öldün mü? Bu her şeyi daha kolaylaştırır mıydı?
- Isso tornaria as coisas mais fáceis?
Öldün mü? Anlamıyorum.
Não entendo.
Billy, öldün mü sen?
Billy, estava morto?
Öldün mü?
Ele está morto?
Sen öldün mü?
Estás morta?
Öldün mü?
Ele está morto!
Kardeşim, öldün mü kardeşim?
Pequeno, estás morto?
Öldün mü?
Estás morto?
Öldün mü diye kontrol ediyordum.
Ver se estavas morta.
Öldün mü yoksa?
Está morto ou está fingindo?
Öldün mü yoksa?
Ei, está morto?
Öldün mü yoksa?
Estás morta?
- Öldün mü?
- Morreste?
Öldün mü?
Já está morto?
Sen öldün mü?
Não.
murray 151
mutlu yıllar 555
mullet 22
müsait misin 44
mükemmel 2580
musashi 31
mullen 21
murph 40
murdock 227
murdoch 26
mutlu yıllar 555
mullet 22
müsait misin 44
mükemmel 2580
musashi 31
mullen 21
murph 40
murdock 227
murdoch 26
mueller 30
mutluluklar dilerim 16
muhteşem 1010
muriel 143
mutlu ol 66
müdür 145
mutlu günler 26
müthiş 502
mümkün 194
mutlu 183
mutluluklar dilerim 16
muhteşem 1010
muriel 143
mutlu ol 66
müdür 145
mutlu günler 26
müthiş 502
mümkün 194
mutlu 183