Bir saat içinde Çeviri Rusça
1,947 parallel translation
Seni bir saat içinde Bölüm'de istiyorum.
Ты мне нужна в подразделении в течении часа.
Moscati bir kaç aya geri dönecek ama bu arada Tarcento askeri birliğini son 12 ayda terk edenlerin isimlerini, rütbelerini ve hizmet belgelerini bir saat içinde masamda istiyorum.
Москати вернётся через пару месяцев. Но пока что, мне нужны имена, звания и личные дела всех, кто уволился за последние 12 месяцев из бригады Тарченто Альпийского армейского корпуса, на моём столе через час.
Bir saat içinde evime gel.
Хмм... хорошая работа Встретимся в моем доме через час
- Bir saat içinde.
- Через час.
Geç kaldık, hemen hazırlanmalı ve bir saat içinde havaalanında olmalıyız
Можете сделать мне копию? Мы опаздываем. Нам лучше собраться и в течение часа выехать в аэропорт.
Bir saat içinde düşüncelerimiz değişebilir.
За час вы можете изменить свое мнение.
Isiah ve komşuları mahsüllerin quelea'lar tarafından kaplanmasına engel olmaya çalışmalılar, Aksi taktirde sürü bütün ürünü bir saat içinde tüketebilir.
Исайя с соседями должен помешать птицам опуститься, иначе стая уничтожит их урожай за час.
Bir saat içinde Dillon'un evinde buluşuruz.
Встретимся через час у Диллона.
Bir saat içinde elimde olmasını umuyorum.
Я ожидаю, что она окажется у меня в руках в течение часа.
- Bir saat içinde gelirler.
Они прибудут через час Господи прости.
Bir saat içinde o kadar uzağa gidemez.
Не могла бы мигрировать так далеко в течение одного часа.
Bir saat içinde Allison'ı almaya gideceğimi biliyorsun.
Ты знаешь я встречаюсь с элисон через час
- Denemek için basılmış yüz biletim vardı ve Dermot bir saat içinde tükendi!
- Для пробы я распечатал лишь сто билетов, и Дэрмот... Я продал их за час!
Bir saat içinde buradan çıkacak.
Освободится через час.
Bana bir saat içinde teslim olacağın söylendi ve gideceğin yer bu zarfın içinde yazılı.
Мне сказали, что вы должны в течении часа прибыть по адресу, который внутри этого конверта.
Bir saat içinde gelir.
ќн будет здесь через час.
Ve bu arada bir saat içinde başlayacak bir dersim daha var.
И, к слову об этом, у меня занятия через час.
Ulusal Güvenlik bir saat içinde burada olacak.
Сотрудники Национальной Безопасности будут здесь через час.
Güneş tutulması bir saat içinde gerçekleşecek.
Затмение произойдет в течении часа.
Bir saat içinde burada olurlar.
Они будут через час.
Tamam, sizinle bir saat içinde köprüde buluşacağım.
Хорошо. Встретимся на этом мосту через час.
Bu numarayla ilgili yeni bir numara gelirse, sistemimize bir saat içinde düşecek.
Если кто-нибудь предъявит паспорт этой серии, нам сообщат в течение часа.
Bir saat içinde, 125 milyon dolarları yok oldu.
За час, они лишились 125 миллионов долларов.
Bir saat içinde?
Которое через час?
Biraz zorlarsak Green River bir saat içinde tamamlanır.
Если мы постараемся, то закроем Зеленую Реку в течение часа.
Bir saat içinde burada olacak.
Он появится где-то через час.
Uçak bir saat içinde kalkıyor.
Самолет через час.
Plancencia'ya giden uçak... Bir saat içinde kalkıyor.
Рейс до Пласенсии отправляется через... один час.
Eğer vücut sıcaklığını yükseltemezsek adam bir saat içinde ölecek.
Если его не согреть, через час он умрёт.
Onu bir saat içinde kütüphaneye sokacağım. Eğer yanılıyorsam bunu yüzüme vurup, aylarca ağzına sakız yaparsın.
Я приведу его в библиотеку через час, и если я не прав, то сможешь тыкать меня в это носом месяцами.
Tüm görüntüleri bir saat içinde masamda istiyorum.
Записи должны быть на моем столе в течении часа.
İstersen kapıyı açıp ona bir saat içinde döneceğimi söylerken beni izleyebilirsin.
Ну, ты можешь посмотреть, как я открою дверь и скажу ей, что мы вернёмся через час.
Bir saat içinde hallolmasını istiyorlardı.
Они хотели, чтобы все работало через час.
Haylazın bir saat içinde yakalaması gereken bir uçak var.
Ей надо успеть через час на самолёт.
Ve sonra dediler ki " Alın size komik bir şey : Son 24 saat içinde, hiçbir ölüm kaydetmedik, bir tane bile.
Мне там сказали : "Странно, но за прошедшие сутки мы не зафиксировали ни одной смерти, ни одной".
Kentucky sağlık yetkilileri son 24 saat içinde tek bir ölüm bile kaydetmedikleri hakkında şans eseri bir açıklama yaptıklarında
Когда медицинский департамент Кентукки сделал заявление о том, что за последние 24 часа не зафиксировано ни одной смерти...
Bu tırın bir saat içinde çıkması gerek.
Тот автотрейлер выезжает через час.
O zaman bir avukat ordusuyla gelseniz iyi olur. Çünkü birkaç saat içinde fırlatılacak. Eğer ödeme zamanında yapılmazsa bu şirketimizi mahveder.
Тогда вам лучше вернуться с армией юристов, потому что запуск через 4 часа, и если эта штука не взлетит вовремя, компанию ждет крах.
Merc'in 1 saat içinde başka bir çalışması daha var.
У Мерка через час другая вычитка ролей.
12 saat içinde bir polis arabası hiçbir iz bırakmadan nasıl çalınır?
Она была украдена 24 часа назад, но в ней нет никаких следов.
Çünkü 48 saat içinde, hükümet halk meydanında masum bir adamı asmayı planlıyor.
Ведь через 48 часов наш штат собирается казнить невиновного на главной площади.
Ben de bir telefon açıp sekiz saat içinde tekrar çıkarım.
Я сделаю свой телефонный звонок, поговорю кое с кем, и через восемь часов я буду на свободе.
Önümüzdeki 72 saat içinde güçlü bir fırtınanın doğu kıyısını vurması bekleniyor.
Ожидается, что сильный шторм ударит по восточному побережью в течение 72 часов.
Daphne'nin kayıtlarına göre Gerlich'lerle kişisel olarak hiç tanışmamış ama onları ikna etsem bile nasıl olup da CIA desteği olmadan 24 saat içinde 100.000 Dolarlık bir düğün ayarlarım?
Из записей Дафни ясно, что они никогда не встречались, но если даже удастся убедить их, что все в силе, где я возьму 100 тыс за 24 часа, без поддержки ЦРУ?
Ne kadar sürecek bir oyun oynuyor sence? Bence 14 saat içinde evet dese bile adam şüphelenir.
По-моему, если она скажет "да" через 14 часов, даже он решит, что это подозрительно.
Bir saat içinde.
Комната № 507, гостиница Радж Палас.
Bu şey bir kaç saat içinde insanları öldürüyor gibi gözüküyor yani çok zamanın olmayabilir.
Похоже, эта штука убивает людей за несколько часов, значит, у нас не так много времени.
Aslında, iki saat içinde bir iş görüşmem var, bunun için bu şehirdeyim.
Вообще-то я приехал на собеседование, которое будет через два часа.
48 saat içinde herhangi bir anda.
В течение 48 часов от любого момента времени.
Son 24 saat içinde Vega'nın şirketi tarafından devamlı bir hisse alışı var.
В последние 24 часа наблюдается активная скупка акций компании Вега.
Deney bir kere yedikten sonra birkaç saat içinde yeniden istiyor.
Попробовав её один раз, они скоро хотят получить ещё.
bir saat sonra 47
bir saat 138
bir saat mi 31
bir saat önce 42
bir saat kadar önce 20
içinde 110
içinde ne var 103
içinde ne vardı 18
bir şey değil 1063
bir şey yok 987
bir saat 138
bir saat mi 31
bir saat önce 42
bir saat kadar önce 20
içinde 110
içinde ne var 103
içinde ne vardı 18
bir şey değil 1063
bir şey yok 987
bir şey olmaz 235
bir şey sorabilir miyim 139
bir şeyler içelim mi 27
bir şey mi oldu 310
bir sabah 32
bir şeyler içelim 56
bir şeyler var 19
bir şey söyle 257
bir şey söyleyebilir miyim 105
bir sorun mu var 1028
bir şey sorabilir miyim 139
bir şeyler içelim mi 27
bir şey mi oldu 310
bir sabah 32
bir şeyler içelim 56
bir şeyler var 19
bir şey söyle 257
bir şey söyleyebilir miyim 105
bir sorun mu var 1028