English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Rusça / [ B ] / Bir saat önce

Bir saat önce Çeviri Rusça

2,045 parallel translation
O şerefsiz hemşireyle bir saat önce buluşmam gerekiyordu.
Я должен был встретиться с этим сукиным медбратом час назад.
Bir saat önce bu Parkford denen herifi normal bir adam sanıyordum.
Чуть ли не час назад я считал Грэнта Паркфорда просто каким-то парнем с интрижкой.
Bir saat önce müzede olmamız gerekiyordu.
Мы должны были быть в музее час назад.
Çin delegasyonuyla birlikte bir saat önce JFK'ya inmiş.
Он с китайской делегацией приземлился час назад в аэропорту Кеннеди.
3 M.S. S. ajanı bir saat önce El Prat'ta görülmüşler.
Три оперативника были замечены в Эль-Прат час назад.
Bir saat önce mi?
Час назад?
Bir saat önce burada olman gerekiyordu.
Ты должна была быть здесь час назад.
Peki ya Zahir? Uçağı bir saat önce Heathrow'a indi.
Её самолёт приземлился в Хитроу час назад.
- Bir saat önce Neal'ın yanındaydım.
Час назад я была у Нила.
- Savunma bir saat önce elinde ne varsa döktü.
Защита закончила выступление час назад.
Yaklaşık bir saat önce, bu binada aynı anda iki kişi ölmüş.
Да, около часа назад двое мужчин были одновременно убиты. в этом здании
Tatlım asıl garip olan karımın bir saat önce kullandığı kelimelerin, neredeyse aynısını kullanman.
Боже... Это так странно... Моя жена сказала почти слово в слово то же самое, не далее, как час назад.
Bir saat önce bu eşkıya arkadaşın beni kesip bana bir vajina yapmakla tehdit etti.
Час назад твоя подруга бандитка угрожала так глубоко воткнуть в меня, будто у меня вагина.
Kütüphane yaklaşık bir saat önce adamın tanımına uyan birini rapor etti.
В библиотеке сказали, что мужчина, подходящий под его описание, ушел час назад.
Danışmanlar bana bir saat önce Başkanın Amerikan eski karısı tarafından soyup soğana çevrildiğini söylediği için şimdi anlayabildim.
Я узнал об этом только сейчас, потому что консультант сказал мне час назад, что председателя обобрала до нитки его бывшая жена-американка.
Sizinle buluşmak için bir saat önce çıkmıştı.
Она уехала к вам на встречу где-то час назад.
Sargılarını bir saat önce değiştirdin.
Ты менял повязку, кажется, всего час назад.
Uçağın bir saat önce inmiş olması lazımdı.
Самолет приземлился час назад.
Son arama sabah 04 : 34'de yapılmış. Ölümünden bir saat önce.
Последний звонок был в 4 : 34 утра... за час до его смерти.
Silver Saddle Otel'deki telefon kayıtları odanın Yüzbaşı Kessel anahtarı almadan yaklaşık bir saat önce Edward Munte adına rezerve edildiğini gösteriyor.
Дело в том, список телефонных звонков в мотеле "Серебряное седло" показывает, что на имя Эдварда Мюнта была забронирована комната за час до того, как капитан Кесселер забрал ключи.
Her şey yolunda. Bir saat önce başladı.
Это началось час назад.
- Yaklaşık bir saat önce demir attı.
Да, встал на якорь примерно час назад.
Evet, bir saat önce cesedini bulduğumuz zaman gelmiş.
Да, он звонил за час до того, как мы нашли его тело.
Sana ne diye inanalım ki? Daha bir saat önce...
С чего нам тебе верить, когда меньше часа назад...
Philadelphia treninden daha yeni indim sizler beni buraya getirmeden bir saat önce.
Нет, я только сошел с поезда из Филадельфии, за час до того как вы ребята меня взяли.
Ödenecek 45,000 dolar öğrenci kredim var üç haftalık maaşımı kıç kadar, tek yatak odalı bir daire için harcadım bir saat önce koyulmuş bir içki ile barda yalnız oturuyorum.
У меня 45 000 $ студенческого кредита, Половину трёхнедельного заработка я потратила на полторашку размером с сарай, и я одна сижу в баре с напитком, заказанным час назад.
Bir saat önce görüşmüş müydük?
Мы связывались час назад?
Trenin bir saat önce oraya varmış olması gerekirdi.
Поезд должен был прибыть туда час назад.
Dig Deep parçasından önce uzun bir sahne yazmanı istiyorsa yazacaksın ve saat 5'e kadar masama bırakacaksın, anlaşıldı mı?
И если она хочет, чтобы вы написали экстра-длинную сцену, перед песней "Копай глубоко", вы напишите эту сцену. и она будет у меня на столе в 5 часов, все понятно?
Dinle. 125'teki polisler ateş edilmeden üç saat önce bir hırsızlık ihbarı almış. Peki. Peki.
Ладно, послушай-как вот это.
Bir kaç saat önce suçlu taraf patlamayla paramparça oldu.
Всего несколько часов, и виновная сторона уже разнесена в пух и прах.
Bir demiryolu grevi vardı. Cepheye sevk ettiğim 3000 askeri üç saat önce trenden geri indirdim.
На железной дороге забастовка, у меня на руках оказалось 3 000 человек, которых я отправил на передовую тремя часами ранее.
Bir buçuk saat önce burada olmalıydın.
Уже полчаса как тут должна была быть.
Bir saat kadar önce geldi. Duyduğuma göre atları seviyormuş.
Прибыл примерно час назад.
Birkaç saat önce, vücudun bir kabin gibi açıktı.
Несколько часов назад твоё тело было открыто как витрина.
Doktor Eve'n öldürülmeden bir kaç saat önce okuryazar kitabevinde kitap imzalama etkinliği varmış.
У доктора Евы была встреча с читателями в книжном магазине "Ученый ум" за несколько часов до убийства.
İki saat önce Yılbaşı ağacı Macy'nin satışı güzel bir uyku çekmiş.
Два часа назад рождественская ёлка распродажа у Мэйси вздремнуть.
Bizle bir ilgisi yok. 6 saat önce Mali'de bir CIA uçağı düşürülmüş.
Это никак не было связано с нашей операцией. Самолет ЦРУ был сбит над Мали шесть часов назад.
Biraz önce bilgilendirildim, müvekkilim son 24 saat içerisinde bir ilaç testine katılmış.
Меня только что проинформировали, что мой клиент, участвовала в испытаниях лекарств за эти 24 часа.
Hesaplarını kontrol ettiğimde dün akşam Baltimore Sposare's Pizza'da saat 03 : 00'den hemen önce bir harcama olduğunu buldum.
Банковский счет показал только один расчет прошлой ночью в пиццерии Спозаре в Балтиморе около 3 : 00 утра.
Görünüşe bakılırsa, Red John ya da onun gibi görünen biri o kızı bir saat kadar önce civardaki bir parktan kandırıp buraya getirmiş.
Очевидно, Красный Джон или тот, кто выдавал себя за него, выманил девочку из близлежащего парка около часа назад.
Çoğunuzun bildiklerini doğrulamakla başlayacağım. Bir saat kadar önce, eski çalışanlarımızdan Dedektif Isaiah Freeman öldürüldü.
я начну с подтверждени € того, что большинство из вас уже знают, чуть более часа назад, наш бывший коллега, детектив " сай €'римен, был убит одним из наших...
Yarım saat önce bilmediğin bir şeyi nasıl bilebilirsin ki?
ак ты узнал что-то, чего не знал полчаса назад?
- Hayır. Bildiğin gibi, birkaç saat önce ondan bir kısa mesaj aldım.
Ты знаешь, что я получил от неё сообщение пару часов назад.
Pekala, benim saatime göre bu vardiya 40 saat önce sona erdi, yani hepiniz bir içki alabilirsiniz.
По моим часам, дежурство закончилось 40 часов назад, - так что вы все можете выпить. - Нет, пойду домой к детям.
3 saat önce masamda oturuyordum. Sonra şiddetli bir fırtınanın içinde Atlantik'in ortasında bir yere uçtum. Dev dalgalar eşliğinde iniş rampasına indim ve son bir saatimi yanıp kül olmuş iğrenç dizel yakıt kokan makine odasında geçirdim.
Три часа назад я сидел за своим столом, потом меня перебросили в центр Атлантики, во время шторма, и я оказался на качающейся палубе военного судна, окруженного шестиметровыми волнами, и я провел последние часы в обгоревшем машинном отделении
Birkaç saat önce Abilene Texas'ta bir ilçe hastanesine mahkum transferi yapılıyordu.
Пару часов назад была перевозка из тюрьмы в окружной госпиталь в Абилине, штат Техас.
İki gece önce saat : 01.00'de meydana gelen muhtemel bir cinayeti araştırıyoruz.
- Нет. - Мы детективы.
Beni tam üç saat önce alması gerekiyordu yani ya başına çok kötü bir şey geldi ya da bensiz gitti.
Он собирался заехать за мной три часа назад, так что либо с ним случилось что-то ужасное, либо... Он уехал без меня. Каков был ваш план?
Yaklaşık bir saat önce kasabaya geldim ve bir sorum olacak.
А где все чёрные?
Bu gece çalışmaya gitmiş. Patronu bir saat önce gelmediğini söylemek için aramış.
Раз мистер Старк во всём признался, родители Джейка решили разрешить ему вернуться к обычной жизни.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]