English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Rusça / [ B ] / Buradan çıkın

Buradan çıkın Çeviri Rusça

512 parallel translation
Sadece hemen buradan çıkın.
Просто убирайтесь, пока я...
- Buradan çıkın!
- Уходите!
buradan çıkın!
Пошел!
Buradan çıkın.
Пошли, шевелите задницами!
Block, Kent, Kowalski, çabuk buradan çıkın!
Блок, Кент, Ковальски, убирайтесь оттуда!
Sokağa dökülün. Buradan çıkın.
Марш отсюда.
- Tek kelime bile etme. - Pekala, hepiniz buradan çıkın.
- Всем встать сюда.
Çıkın buradan!
Господи, прости меня!
Çıkın! Defolun! Gidin buradan!
Прочь отсюда, прочь!
Çıkın buradan!
Что вы делаете?
Çıkın buradan!
Убирайтесь отсюда!
Çıkın buradan!
Пошли вон отсюда!
- Buradan çıkın.
- Уходите отсюда.
Çıkın gidin buradan.
Убирайтесь к чёрту.
Eğer... eğer bir mucize olsaydı da... yarın sabah buradan elimizi kolumuzu sallayarak çıkıp... her şeye baştan başlayabilseydik ne yapardın?
Что бы ты сделал, если бы случилось чудо, и мы вышли бы отсюда завтра утром, и начали бы все сначала? И за нами никто не гнался бы.
Çıkın buradan.
- Бандиты! - Трусы, убирайтесь отсюда!
Buradan çıkış olmadığını fark etmedin mi?
Вы ещё не поняли, что выхода нет?
Eğer buradan yola çıkarsak, parmağının durumu sende kısırlaştırılmışsın hissi yaratıyor.
Тогда, можно сказать, без пальца вы чувствуете себя кастрированным.
Ne anlatacaksın ona? Ya da belki buradan çıkıp başka bir işe gidersin.
— Или ты ищешь другую работу...
İkiniz de çıkın buradan, rahat bırakın beni.
Убирайтесь отсюда к чёрту.
Çıkın buradan!
Уйдите отсюда!
Kaldır kıçını ve defol buradan!
Уноси свою задницу отсюда!
O zaman kıçını buradan götürsen iyi olur, onun da.
Тогда тебе лучше убраться побыстрее, и ему тоже.
Farz et evde uyanıyorum ve başımdan aşağı su döküp, çık buradan diye bağıran bir kadın görüyorsun.
А я говорю : "Сами выкатывайтесь из моей квартиры!" Я от возмущения просто растерялась. Кто вы такой?
Çıkın buradan.
Проваливайте!
Buradan çıkıp tehlikeden kurtulana dek maskeyi çıkarmayın.
Не снимать противогаз, пока вас не вывезут из зоны опасности.
Bence kıçını kaldırıp hemen toz ol buradan yoksa gelip onu da götürür ha!
Лучше спасай свою задницу, а то он и на нее набросится.
Kim bilmiyorum ; ama bu, buradan onurluca çıkıp sonra da dağılmak için son şansınız. - Bizi dağıtamazsın.
- Не ты нас распустишь.
- Haydi, çıkın buradan.
– Поднимайся.
- Hemen çık buradan ve nasihatını kendine sakla.
Пошел ты, Траутам, со своими советами.
Varmış. - Çıkın buradan!
- Убирайтесь отсюда все!
Yaşamak istiyorsanız, çıkın buradan!
Иначе вам придётся уйти!
Buradan çıkın!
Уходите!
Çıkın buradan.
Выходите отсюда.
- Çıkın buradan.
- Ребята, уходите отсюда!
Odin yalnız kalmak istiyor. Çıkın buradan, ya da ben...
или я...
Kıçını buradan çıkart baskıncı!
Убирай отсюда свою задницу, ублюдок.
- çıkın buradan! Gidin, aşağı kata!
- Проваливайте отсюда!
Kısa bir süre sonra buradan çıkacaksın...
Вас можно будет выписывать уже через пару...
Çıkın buradan! Haydi! Yürüyün!
Уходим отсюда!
Çıkın buradan!
Выходи оттуда!
Çıkın buradan be!
Эй, ребята, съебитесь отсюда! Мы уже, блять, закрылись!
Çıkın buradan! Çekilin o ağaçtan, kahretsin!
Улетайте с наших деревьев, проклятые твари!
Çıkın buradan!
Поехали отсюда!
Çıkın buradan.
Убирайтесь оттуда.
- Bırakın onu! Çıkın buradan!
Заткнитесь и убирайтесь отсюда!
Çıkın buradan.
Всем покинуть помещение!
- Bart, teşekkür etmeyi unuttun bakın bayan, buradan çığlık atmadan ya da kötü söz söylemeden çıkıp gidebilirim.
- Барт, ты не сказал "спасибо". Леди, я могу уйти, не раскричавшись и не сказав ни одного оскорбления.
Şimdi, tamamen kırıldıkları zaman, düşeceğiz. Öyleyse, bu gerçekleşmeden önce, ekibini buradan çıkarmalısın.
Когда они сломаются, мы упадём, поэтому вы должны вывести свою команду отсюда до того, как это случится.
Yarın, buradan çıkıyoruz.
Завтра мы отсюда уйдём.
- Çıkın, çıkın buradan.
- Уходите. Уходите отсюда.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]