English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Rusça / [ I ] / Iki yüz

Iki yüz Çeviri Rusça

535 parallel translation
Aslında topu topu iki yüz dolar kaybettim.
Если подумать, я потерял всего 200 долларов.
Yüz, belki iki yüz balina.
Там сотня... две сотни китов.
ve bisikletlere asılı iki yüz tane, evet iki yüz tane muhteşem japon fenerlerinin asılı olduğunu düşünün.
А на рулях - 200 великолепных японских фонариков...
Üç yüz elli tane Avrupa, iki yüz tane Asya yüz yetmiş beş tane Amerika, yüz tane Afrika ve on iki tane Prenses Grace anısına basılmış pul var.
Дайте-ка посмотреть. 350 европейских, 200 азиатских, 175 американских, 100 африканских и 12 марок в память о принцессе Грейс.
Hemen hemen iki yüz kilo geliyordu.
Он весил почти 30 стоун. ( почти 190 кг )
Biz, Afrikalılar bir asırdır diyoruz ki ; ... iki yüz milyon Afrikalı'nın yaşam değeri çok ucuz ve kabul edilemez bir şekilde sürekli ölümle anılıyor.
Мы, африканцы, заявляем, что более сотни лет жизни двухсот миллионов африканцев ценились крайне дешево, им постоянно угрожала смерть.
Benim iki yüz yıldır uykuda olduğumu duymuş gibiyim.
Он говорил что я спал два столетия?
Düşman iki yüz metrede!
Повысить прицел на двести метров.
Yüz yıl mı iki yüz yıl mı önce?
Было это сто или двести лет назад?
Ah Helpa, ne güzel bir şehirsin. Ah Helpa, iki yüz genç adam var sende...
Эх, что за Hel'pa, это красивое место, в этой Hel'pa, есть двести молодых мужчин...
Yani 150 olsa... iki yüz, 160?
Может 150, 200, 160?
Herkesle görüşülecek. Dediğim gibi, okul sertifikası olan iki yüz on kişi.
Значит так, как я говорил, с основным двести десять и с неполным всего имеем шестьсот восемьдесят, но здесь очень много людей, и это будет не просто...
Dümdüz gidersen yaklaşık iki yüz metre. Ama burada düz gitmek diye bir şey yok.
По прямой метров 200, только здесь не бывает прямых.
- Evet, iki yüz.
- Да, 200.
- 3 kilo iki yüz.
- 3 кило 200.
- 3 kilo iki yüz işte.
- 3 кило 200, я сказал.
Size, annemin özenle topladığı iki yüz tane seçme safran çiçeği getirdim.
Я принес 200 отборных шаФранов, собранных для вас моей матерью.
İki yüz incir ağacı, iki yüz erik ağacı, iki yüz badem ağacı.
Как это было при моем отце, двести фиговых деревьев и двести груш. Двести миндальных деревьев сорта "Принцесса".
Siz ve çocuklar kişi başına yaklaşık iki yüz bin dolar alacaksınız.
Вы и дети получаете приблизительно по $ 200 000 каждый.
Ücretim iki yüz elli dolar. Haftada iki yüz elli dolar.
Моё жалованье - 250. 250 в неделю.
Peki iki katını vereceğim! Yüz dolardan aşağı olmaz.
"Не меньше сотни."
İki yüz elli kişi, on iki saat kırk üç dakika...
250 человек, 12 часов 43 минуты.
Bay White'ın iki gazete, yirmi gazete hatta yüz gazetesi olması umurumda değil.
Мне все равно, если г-н Уайт покупает и выпускает две газеты или 20 газет или 100 газет.
İki yüz tane asılı muhteşem fener.
200 великолепных японских фонариков...
Bir, iki, üç dört milyon iki yüz bin frank.
Один... Два... Три миллиона...
- İki şapkanın bedeli yüz seksen bin?
- 180 тысяч лир. - Шляпы? - 60 тысяч лир.
İki yüz yıl olarak hesapladık.
Мы думаем, два столетия.
- İddia iki yüz papelmiş.
Умудрился во время полета поиметь стюардессу.
Dudaklarım. iki utangaç hacı yüz sürüp mihrabına.
К угоднице спаломничают губы
İki yüz.
Двести.
İki yüz!
- Одиннадцать.
İki yüz pilottan azız.
Нам не хватает двух сотен пилотов.
- Pek tabii ki. - Sanırım bu... Yüz otuz iki pound.
- Я бы сказал... 132 фунта.
Çünkü kasabada iki yeni yüz var. Gerçekten çirkinler.
Потому что в городе появились два типа, с отвратительными рожами.
Hey, iki yüz dolar!
Двести долларов!
İki yüz kağıt için asla bunu yapmam!
За двести долларов я никогда этого не сделаю.
İki insan dünya ile yüz yüze kaldıklarında birlik ve dayanışmayı aksettirir.
Когда двое людей смотрят в будущее с чувством единения и солидарности...
Luther'e olanlardan sonra iki-üç yüz adamdan fazlasını toplayabileceğimi sanmıyorum.
После того, что случилось с Лютером, не думаю, что смогу найти больше двух, трех сотен ребят.
İki yüz altın, bir korse ve gümüş bir ayna vardı.
Ты должен мне 200 плюс за корсет и серебряное зеркало.
- İki yüz. Evet, anladım.
- Да, 200 долларов.
Bir bakayım. İki milyon altı yüz bin.
Минутку... 2 миллиона 600.
İki galaksinin çarpışması yüz milyon yıl sürebilir ve yıldızları galaksiler arası uzaya doğru saçabilir.
Прямое столкновение двух галактик может длиться сотню миллионов лет и выплескивать содержащиеся в них звезды, разметав их по межгалактическому пространству.
İki yüz dolar... ve siz de 300 dolarlık bira içtiniz.
Двести долларов... а твои парни выпили пива на 300 долларов.
- İki yüz yıl önce ölmüş bir Alman.
- Ктo такoй Гейне?
- İki yüz olsun.
- 200.
İki yüz mil yarıçapındaki bölgede her pis yere baktım.
Я обшарил все дыры... в радиусе двухсот миль.
- İki yüz.
Пятьсот.
İki yüz dolarım var.
У меня две сотни долларов.
İki yüz yıI önce, Nicolas Francois Blanchard, şehrin üzerinden bir balonla uçtu.
200 лет назад Николя Франсуа Блоншар Пролетел над городом на воздушном шаре.
İki yüz mark.
200 марок.
- İki yüz.
– 200.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]