English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Rusça / [ N ] / Nasılım

Nasılım Çeviri Rusça

24,455 parallel translation
Cenazeden sonra, neden olduğunu bilmiyordum. Anlayamadım, nasıl her şeyi kazandığımı ve kaybettiğimi bir çırpıda.
После похорон, я не знал, не мог понять, как я мог получить и потерять все...
Nasıl derler, hani şu süslü etiketlilerden, tamam mı?
Я не знаю, это одна из этих модных марок, да?
Ben de şöyle dedim : "Baksana. Sen nasıl girdin oraya bakayım?"
И я просто сказал "Эй, как он туда попал?"
Nasıl göründüğünün farkındayım, ancak deli falan değilim. Delirmedin, tamam.
Я знаю, как это выглядит, но я не чокнулся.
Seni nasıl bulacağım?
Как мне вас найти?
Orada olduğunu nasıl bildin? Tatlım?
Откуда ты узнала, где он там был?
Benim tüm camlarımı kırdıktan sonra Nasıl para isteyecek kadar yüzsüz olabiliyorsun?
Ещё и наглости хватило у нас денег запросить?
Bunu nasıl anlamadım ki?
Почему я с самого начала до этого не додумался? "
Nerede olacağımı bilmiyorum... Bunun nasıl bir belgesel olacağına daha karar vermedim.
Я пока не знаю, какого типа документалку снимаю.
Bunu çalmalarını nasıl sağlayacağım?
Как уговорить людей сыграть это для меня?
Ama ben de senin nerede olduğunu ve seni nasıl bulacağımı biliyorum.
Но и я знаю, где ты, и как тебя найти.
Onunla ne yaptığımız, nasıl düzenlediğimiz işte o iyi bir filmdir.
То, что мы с ним сделаем, отредактируем, вот это будет хорошим фильмом.
Nasıl olduğumu biliyorum. Bu sefer aklım başıma geldi.
Я знаю, что я, как и... и на этот раз до меня дошло.
Nasıl gideceğine bir bakalım.
Давайте посмотрим, что будет дальше, хорошо?
Bak, bu rastgele bir cinayetse Hayalet Dedektif nasıl orada başka biri var mıydı diye sorabiliyor?
˜ — Послушай, если это было случайное убийство, зачем тогда детектив Призрак спрашивал, был ли там кто-нибудь ещё?
Kardeşimin yaptıklarını bilerek çocuklarımı nasıl yetiştirebilirim?
Как я могу приводить своих детей, зная, что сделал мой брат?
Kahramanımız nasıl?
Как там наш герой?
- Yoğun bakım ünitesine nasıl girdi?
Как он так запросто проник в реанимацию?
Nasıl açıklayacağımı bilmiyorum ama babamın iyi olacağına inanmaya başladığım zaman, ben... - Polis memuru olmaya karar verdim.
Я не знаю, как это объяснить, но когда я поверила в то, что мой отец поправится, я я решила, что стану офицером полиции.
Nasıl olduğunu görmek için ona uğradım.
— Я пошёл, чтобы увидеть её, чтобы узнать, как она.
Size nasıl yardım edebilirim?
Чем могу вам помочь?
Yap o hâlde. Yoksa eskiden nasıl bir kadın olduğumu anlamaları için Quaker Hall'daki arkadaşlarıma mı vereceksin?
Или ты покажешь их моим друзьям в общине квакеров, чтобы они узнали, какой я была?
Seni tutacağım, bakalım bacakların nasıl. Caitlin.
- Давай-ка посмотрим, как ты работаешь ножками.
Nasıl çalıştığını anladığımız zaman bütün bir donanma için bunu uygulayabiliriz ve sonuçları tahmin ettiğimizin ötesinde olur. Asla olmayacak bu.
Как только его удастся воспроизвести и установить на все корабли армады, исход войны будет предрешён.
Gezegenin yörüngesinde 6 Ishida gemisi algılıyorum. Varışımıza nasıl tepki verdiler?
Я обнаружила на орбите планеты шесть крейсеров Ишиды.
Bu bağlantıların nasıl çalıştığını bilmiyoruz sadece. Fakat senin yardımınla bunu öğrenebiliriz.
Мы не знаем, как работает эта связь, но я надеялся выяснить это с твоей помощью.
Pekâlâ, Meclis Üyesi'ne nasıl yardım edeceğimi biliyorum fakat Matthew'a ihtiyacımız var.
Я придумал, как помочь депутату, но нам нужен Мэттьюз.
Nasıl doğacağımızı seçme hakkına sahip değiliz.
Мы не выбираем, как родиться.
Hapishanede olmak nasıl bir şey anlamama yardım edebilirsin.
Помоги понять, что значит сидеть в тюрьме.
- Nasıl yardım ettin? Maria ile karnımız acıktı ve yiyecek bir şeyler almak için çıktık.
Мы с Марией проголодались и пошли за едой.
Hayal ettiğim tek şey ; o adam öldükten sonra benim hayatımın nasıl olacağı.
Я думаю лишь о том, как заживу, как глаза этого человека закроются.
- Nasıl yapacağım bunu?
И как мне это сделать?
- Anlamadım? Sen ve Harvey'nin nasıl bir anlaşma yaptığı umurumda değil.
Мне начхать, что за сделку вы с Харви с ними заключили.
Rachel'a burada olduğumu nasıl açıklayacağım.
Как мне объяснить Рейчел этот визит?
Koca taşaklı, adamım bizi nasıl buldun ya?
Мошоньчик, как ты нас нашел?
Buradan nasıl canlı çıkacağımı araştırıyorum.
Я просто хочу выяснить, как выбраться отсюда живым.
- Nasıl? - Nişanlım hapiste.
Мой жених в тюрьме.
Sana söylemem gereken bir şey var ama nasıl söyleyeceğimi bulamadım.
Я должна кое в чем признаться, но не знала, как.
Nasıl geri alacağımı bulmadan sana söylemek istemedim.
И я не хотел тебе говорить, пока не придумаю, как ее вернуть.
- Nasıl geldin? Araban var mı?
- Как сюда добрался, на машине?
Pekâlâ, şimdi tek yapmamız gereken silahı nasıl geri alacağımızı...
Так, теперь надо придумать, как забрать пистолет у больного ублю...
- Seninle nasıl bağ kuracağımı bilmiyordum.
Я не знал, как пустить тебя в сердце.
Nasıl olsa lazım olacak, faturayı ver.
Использую.
Nasıl sakin olayım?
- Похоже, что я могу успокоиться?
Bu kitaplara bakıyordum ve bunlardan nasıl kurtulacağımı anlamaya çalışıyorum.
Я смотрел на эти книги и думал, как от них избавиться.
Tek kaşımı kaldırışıma bak, nasıl olduğuna bak.
Посмотри, как я поднимаю одну бровь, смотри.
Nasıl başa çıkacağımı bilmiyordum.
Я не знал, что делать.
Nasıl durduracağım?
Как это остановить?
Şu an söylediğin herhangi bir şeye nasıl inanacağım?
Разве я могу теперь тебе доверять?
Tanrım, eve girmelerini nasıl durduracağız?
- Нельзя их пустить. Что делать?
İşin aslı, sana nasıl yardım edeceğimi bilmiyorum.
Суть в том. что я не знаю, как помочь тебе.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]