Oraya gitme Çeviri Rusça
201 parallel translation
Bayan Gulch'un oraya gitme. Toto bahçesine girmez, senin de başın belaya girmez.
Идешь домой - не ходи мимо ее дома, тогда Тото не полезет в огород и у тебя не будет хпопот.
Sakın oraya gitme.
Никогда туда не ходи.
- Oraya gitme Ray.
- Не ходи туда.
Oraya gitme Joe...
Не ходи туда, Джо.
Oraya gitme.
Не ходи!
François, oraya gitme, sizi bekliyorlar!
Франсуа не иди туда, они ждут тебя.
Oraya gitme.
Не езди туда.
Miranda, oraya gitme!
Миранда, не ходите туда!
Charlie, lütfen, oraya gitme!
Чарли, пожалуйста, не уходи!
Charlie, dinle, oraya gitme!
Чарли, послушай, не ходи туда!
Oraya gitme şansına sahip olunca bir an bile düşünmeden hemen atladım çünkü bu, eski saf çocukluk hayalimin gerçekleşmesi için bir fırsattı.
Я просто ухватился за эту возможность поехать, даже не думая, честно говоря, потому что это давало возможность сбыться моей старой детской и наивной мечте.
- Oraya gitme.
- Не иди туда!
Oraya gitme.
Нет. Нет. Не ходи туда.
Oraya gitme.
Не ходи... туда...
- Audrey, oraya gitme.
- Одри, Одри дорогая. Не ходи туда..
Oraya gitme!
Не ходи туда!
Oraya gitme.
Не ходи туда.
- Oraya gitme.
- Не едьте туда.
Hayır gitme. Sakın oraya gitme.
Не ходите туда, не надо!
- Tina, oraya gitme!
Тина, не ходите туда!
Ursula. Yürü Hayır! Oraya gitme!
Урсула, не уходи с ним!
Oraya gitme konusunda kararlı değilsin, değil mi?
Ты же не собираешься отправиться туда?
Emin olmadan oraya gitme.
А то ворвёшься к нему посреди ночи, а её там нет.
Carrie, oraya gitme bile.
- Кэрри, не вздумай к нему подходить.
" Oraya gitme. Oraya daha önce hiç gitmedik.
Мы там никогда не были.
Ve bu çalışma şekli senin oraya gitme arzunu dahada artırıyor mu?
И изучение этого изображения увеличит ваше желание отправиться туда?
- Oraya gitme izni istiyorum, efendim.
- Прошу разрешения отправиться туда, сэр.
Bence oraya gitme.
Не думаю, что ты должна туда идти.
- Sana oraya gitme demiştim.
- Говорил же тебе не ходить...
Ne olursun oraya gitme.
- Да, ладно, не надо так.
Oraya gitme.
- Лучше не надо! - Я...
Ben... Oraya gitme.
- Не говори!
Şuradan oraya gitme süresi kadar.
Время, чтобы пройти оттуда сюда.
Oraya gitme.
Не делайте этого, Мэделин.
- Bir daha oraya sakın gitme, duydun mu? - İyi, ama neden?
Зачем ты пошла туда!
Orient'e gitme nedenim, tamamen bilimsel konularla ilgili. Tabii oraya varabilirsem.
Я еду на Восток исключительно в научных целях, если я вообще туда еду.
Gitme oraya!
Не ходите туда!
- Lütfen oraya gitme.
- Делай, что говорят.
Gitme oraya. Başka dinamit olabilir.
Не ходи туда, там наверное полно динамита.
Hayır, lütfen oraya geri gitme.
Пожалуйста, не уходи.
Gitme oraya!
Не ходи. Это плохо кончится.
Oraya bizzat gitme zamanı.
Пора запускать его в путь.
Gitme. Sakın, oraya çıkma.
Не надо лезть на выступ.
- Gitme oraya!
- Не заходи туда!
- Oraya gitme!
- Мaкома!
Tatlım oraya gitme.
Я не хочу, чтобы ты туда больше ездила.
Lütfen gitme oraya.
- Не надо!
Oraya gitme János.
кто что делает, кто что говорит.
- Sana oraya gitme demiştim.
- Может уже замолчишь?
Mürettebatın oraya bensiz gitme ihtimal daha fazla.
Более вероятно, что эта команда достигнет Земли без меня.
Oraya bir daha gitme. Çok tehlikeli.
Тебе нельзя больше туда ходить, это слишком опасно!
oraya gitmek istemiyorum 20
oraya gitmeliyiz 19
oraya gitmeyin 17
gitmemi mi istiyorsun 48
gitmek 43
gitme 1049
gitmedim 39
gitmelisin 203
gitmem lazım 361
gitmek istiyorum 180
oraya gitmeliyiz 19
oraya gitmeyin 17
gitmemi mi istiyorsun 48
gitmek 43
gitme 1049
gitmedim 39
gitmelisin 203
gitmem lazım 361
gitmek istiyorum 180
gitmeyeceğim 167
gitmem gerek 808
gitmek istemiyorum 210
gitmedi 39
gitmem gerekiyor 305
gitmen gerekiyor 24
gitmem 53
gitmeni istemiyorum 71
gitmeliyim 1495
gitmek istiyorsun 19
gitmem gerek 808
gitmek istemiyorum 210
gitmedi 39
gitmem gerekiyor 305
gitmen gerekiyor 24
gitmem 53
gitmeni istemiyorum 71
gitmeliyim 1495
gitmek istiyorsun 19