And now they're gone translate Turkish
101 parallel translation
Don't you find it a hell of a coincidence that we show up there, they're gone, and now we can't get ahold of Reddington?
Oraya gidip onları bulamadıktan sonra Reddington'a ulaşamıyor olman sence tesadüf gibi mi duruyor?
We'll go now while they're still asleep... and in the morning, when they find their guns... you and I and Boy will be gone.
Onlar uyurken gidelim. Sabaha onlar silahlarını bulduklarında... sen, ben ve Oğlan gitmiş oluruz.
He says the men he left behind--1 0 of them- - Have been commanded to hold on and fight to the death, but they're pretty well gone now, and he rather guesses they'll be willing to surrender.
Arkada bıraktığı on adamın ölümüne savaşmaları emrini aldıklarını söyledi, ama şu anda oldukça bitikler ve tahminine göre pes edecekler.
And now they're gone.
Ve şimdi yoklar.
And now... they're gone
Ve gittiler.
Now, I know you miss your folks, but you have to accept the fact that they're gone and make the best of it.
Şimdi, aileni özlüyorsun, biliyorum ama bu gerçeği kabul etmek zorundasın.
And now they " re gone.
Sonra gittiler.
Now they're gone, and you don't have any regular income.
Artık yoklar. Senin de düzenli bir gelirin olduğu söylenemez.
They were in my room and now they're gone.
Odamdaydılar ama şimdi gitmişler.
No, they destroyed them and now they're gone!
Hayır, onları yok ettiler ve gittiler.
Those were our friends... good people willing to put their lives on the line for something they believed in and now you're telling me that they are gone... that they are slaughtered.
Chakotay, ne oldu?
And now they're gone.
İşte gittiler.
Did things get out of hand, and now you're afraid they've gone too far?
Olaylar kontrolünüzden mi çıktı, ve şimdi sizden çok uzaklaştığından mı korkuyorsunuz?
the greatest heroes in History here and now they're gone.
Burada harika kahramanların hikayesini gördük... Ve şimdi gittiler.
Well, they're gone now, and your day is over.
Şimdi onlar yok, ve senin devrin geçti.
And now they're gone.
Ortadan kayboldular.
SECOND SQUIRREL : Well, they were right here a second ago... and now they're gone. I don't know.
Bilmiyorum.
I want three more - [Bleeps ] months with my baby boy... and now they're gone because of your bull - [ Bleeps]
... üç ayımı daha bebeğimle geçirmek istiyorum. Ve şimdi senin... saçmalıkların yüzünden gidiyorlar.
Now that the most important moments in their lives are lost and we can never retrieve them because they have been and once they're gone how much longer we're going to be able to remember them
Hayatımızın en önemli anları geçip gidiyor ve geri getiremiyoruz. Ve geçtikten sonra yapacak bir şey kalmıyor.
And now they're gone, and so is the city.
Şimdi ne onlar var ne de şehir.
And now they're gone
Orada değiller.
And now they're gone.
- Ve artık yoklar.
I'm just being stupid, I... When they were here, I spent all my time at Lucas'house or with you and now that they're gone, I just... wish I could see them again.
Aptallaşıyorum galiba, ben... onlar buradayken, tüm zamanımı Lucas'ın evinde veya seninle geçirdim... ve şimdi gittiler, sadece... onları tekrar görmek istiyorum.
Some of the drawings I have seen have gone back about 60 years and they're just beginning to talk about some of these things now as being a possibility.
Gördüğüm çizimlerden bazıları, neredeyse 60 yıllıktı. Ve bu şeylerin olabilirliklerinden bahsetmek, ancak bugünlerde mümkün oluyor.
And now they're both gone.Poof.
Ve şimdi ikisi de yok.
And that now they're gone?
Şimdi de gittiler mi?
And now they're gone.
Ama artık yoklar.
And that now they're gone?
Ve onlar kaçtılar mı?
That's funny,'cause I had three $ 20s in the ashtray, and now they're gone.
Çok garip, küllüğe üç tane 20'lik bırakmıştım. Şimdi yok.
And now they're gone.
Ve, artık yoklar.
And now, two days after they're gone, it's like, " Casts?
simdi, çikarildiklari iki gün oldu, " alçi mi?
They got lost, And they're gone now.
Tamam mı? Kayboldular.
"... families up this highway, stores and churches, in - one assumes - the same tight fabric that binds all these small communities, dotting this part of the country Now everything that we find familiar - out here, at this safe distance - they're in all likelyhood - gone.
"Marketler kapalı. Her yer yavaş yavaş boşalmaya başlıyor..." "... ülkenin bazı bölümleri hastalık kaptı. "
And now they're just gone. are we walking into a trap?
Birden yok oldular. Tuzağa doğru mu gidiyoruz?
I left my othes on the bathroom floor, and now they're gone.
Kıyafetlerimi banyoda yere bırakmıştım ama kaybolmuşlar.
All we know is they were seen hanging out with craig and now they're gone.
Tek bildiğimiz Craig'le gezdikleriydi ve sonra yok oldular.
Now I'm glad, because when they're gone, and everything that's in the past is gone, they're still there.
Şimdi mutluyum, çünkü onlar gittiğinde her şey geçmişte kalır. Ama onlar, hâlâ oradadırlar.
Six of our friends, and I know you don't remember them, but they were there and now they're gone.
6 tane arkadaşımız. Onları hatırlamadığını biliyorum. Ama onlar da oradaydı ve şimdi öldüler.
My friends were here and now they're gone, and they're not gonna come back.
Arkadaşlarım buradaydı ama artık yoklar ve geri dönmeyecekler.
If I had any doubts about this before, and I don't think I did they're gone now.
O kötü. Eğer önceden kalan herhangi bir şüphem vardıysa da ve olduğunu sanmıyorum, artık hepsi gitti.
There are so many young people around now, and they're gone...
Çevremizde bir çok genç insan vardı, ama artık yoklar.
And now they're gone because of me.
Bugünse benim yüzümden yoklar artık.
They're gone now, so close your eyes think of them and you'll fall asleep faster.
Artık gittiler. Şimdi gözlerini kapat onları düşün, daha çabuk uyuyacaksın.
Now they're gone and I feel like a free man!
Şimdi hepsi gitti ve kendimi özgür bir adam gibi hissediyorum.
They were here last night, and now they're gone.
Dün gece buradaydılar ve şimdi yoklar.
They exist in records, and now that they're all gone, in fair weather.
Kayıtlarda da mevcut ve hepsi de oldukça sakin havalarda kayboluvermişler.
Those guys have gone though a lot, now they're just hoping to die. Pretty mush all useless and brain dead.
Tüm umutlarını kaybedip acıdan kıvranır bir şekilde hiçbir şey düşünemez birer zavallı olurlar!
They saw everything that happened and now they're gone.
Olanları gördüler ama artık yoklar.
I've always counted on my rock-hard abs and ass and now they're gone, so I'm resorting to a little sleight of hand.
Taş gibi kıçıma ve karnıma her daim bel bağlamışımdır ama artık onlar ortadan kalktığı için ufak hilelere başvurmaya başladım.
They were buzzing around me when I was jo white, and now they're just... gone.
Pamuk Jo olduğumda etrafımda dolaşmaya başladılar, ve şimdi de bir anda yok oluverdiler.
Right now, they're saying that anyone who invested with Mr. Shaw has been defrauded, and that more than likely, it's all gone.
Şu an için Bay Shaw ile iş yapan herkesin dolandırıldığı söyleniyor. Büyük bir ihtimalle hepsi gitti.
and now 4728
and now it's your turn 20
and now you know 21
and now look at you 30
and now i know 37
and now it's over 33
and now we're here 21
and now you're here 41
and now you're back 23
and now he's dead 107
and now it's your turn 20
and now you know 21
and now look at you 30
and now i know 37
and now it's over 33
and now we're here 21
and now you're here 41
and now you're back 23
and now he's dead 107