As you said translate Turkish
3,043 parallel translation
I remember, because as soon as you said it, I got this image of us sitting on our porch, watching our kids play while we drink lemonade and look out over our white picket fence.
Hatırlıyorum, çünkü sen bunu söyler söylemez, limonatamızı içip tahta beyaz parmaklıklardan dışarı bakarken... varendamızda oturup çocuklarımızın oynamalarını... seyrettiğimizin hayalini kurdum.
It was too small for the medio-cam, but I felt it, just as you said.
Medio-kameraya çok küçük geldi söylediğiniz gibi, hissederek buldum.
The 2,000, as you said.
İstediğiniz miktar olan 2000'i.
Basically said there was nothing to worry about and, as you said, mentioned that one of the people who notified the police was a Muslim.
Kısaca endişelenecek bir durum olmadığı söylendi ve senin de söylediğin gibi, polise haber verenlerden birinin Müslüman olduğundan bahsedildi.
- Charlotte, sweetheart, you said that you could handle anything as long as you have me.
Charlotte, canım yanında olduğum sürece her şeyin üstesinden gelebileceğini söylemiştin.
You saw Dickie Bennett pull the trigger, so much as said so, then you changed your tune.
Dickie Bennett'in tetiği çektiğini gördüğünü kendin söyledin ama sonra ağız değiştirdin.
Ladies, as much as I would love to get to the bottom of who it is that you think that I look like and all the kinds of fun that we could be having together, the reason that I'm here is'cause the Mongoloid tending bar inside said this is the place where I could find the guy who runs the joint.
Hanımlar, kime benzediğim meselesini çözmek çok hoşuma gidecek olsa da ya da beraber ne kadar güzel vakit geçirecek olsak da burada olmamın nedeni bardaki geri zeka burayı işleten adamı burada bulacağımı söylediği için geldim.
As I've said, from now on, people around you will find out, one by one.
Önceden söylediğim gibi etrafındaki insanlar tek tek anlayacaktır.
It's like that time you said you'd hit on Carla Bruni in front of Sarkozy, and you totally backed down.
Aynı Sarkozy'nin önünde Carla Bruni'ye asılacağını söylediğin sefer gibi ve tamamen tırstın.
I said "lake," as in the lake you won't be going to.
"Göl" dedim, hani senin gidemiyeceğin göl gibi.
When you were in the bathroom, he said he was still in love with me.
Sen tuvaletteyken, bana hala aşık olduğunu söyledi.
Some of you, as you came by to hug me today, you said that he's in a better place.
Bazılarınız, bana bugün sarılmak için uğradığınızda, onun daha güzel bir yerde olduğunu söylediniz.
Bobby said miss Ellie never had a chance with you, that Jock snatched you up as soon as you could walk to teach you the oil-drilling business.
Bobby, Bayan Ellie ile hiç şansınızın olmadığını söyledi. Jock, sen yürümeye başlar başlamaz seni kaptığı gibi, petrol çıkarma işini öğretmeye götürmüş.
Those bikers, they said that you used excessive force.
- O motosikletçiler, senin aşırı güç kullandığını söylediler.
As I said, you may all play fast and loose up there in Boston, but here, rules and regulations matter.
Dediğim gibi. Burada kurallar önemlidir, Boston'da yaptığınız gibi hafife alınmaz.
Man, Ems, when you said you were gonna use Lee as your pawn, you weren't kidding.
Vay be Ems, Lee'yi kendi piyonum yapacağım dediğinde şaka yapmıyormuşsun.
" Because he said you'd betray me.
"... bana ihanet ettiğini söyledi. " " Asıl sana ihanet eden kişi benim. "
When you said you were gonna use Lee as your pawn, you weren't kidding.
Lee'yi kendi piyonum yapacağım dediğinde şaka yapmıyormuşsun.
The clerk said I could hire you as a knight.
Katip, seni şövalye olarak yanıma alabileceğimi söyledi.
Well, as Emily Dickinson once said, you can stay and get paid, or you can quit and keep giving him naked tours of his car, but you can't do both for free.
Peki, Emily Dickinson bir keresinde demişti ki kalabilir ve maaşını alabilirsin veya istifa eder ve ona arabasında çıplak turlar vermeye devam edersin ama ikisini de bedavaya yapamazsın.
And as my cell mate, Helen, said, you're just a nasty piece of work who, like all bullies, picks on the weedy.
Ayrıca hücre arkadaşımın Helen'ın dediği gibi tüm kabadayılar gibi dişine göre olanlara sataşan pisliğin tekisin.
You said you'd watch it as well!
Sen de izleyeceğini söylemiştin.
She asked me to meet her afterwards and said that she had a question for me, but of course, as you know, they canceled the show, and I didn't find out until the next day what had happened.
Ardından benimle buluşmak istediğini bana bir şey sormak istediğini söyledi. Ama gösteriyi iptal edemeyeceklerini siz de bilirsiniz ben de olayı, olay olduktan bir gün sonra öğrendim.
Well, as you said, I've changed.
Dediğin gibi, değiştim.
Yes, so we said to him, "All right, as a special treat this week, " why don't you do the power test?
Biz de ona dedik ki ; "Tamam, bu haftanın özel bir konusu olarak neden bir güç testi yapmıyorsun?"
I did as Mother said And followed where you led
Annemin dediğini yaptım Ve senin yolundan şaşmadım
If you want to leave, as I said, you're free to do so.
Ama gitmek isterseniz dediğim gibi, serbestsiniz.
You did as I said?
Dediğimi yaptın mı?
And I kind of took that rude comment that you said as a threat, and I kicked your ass.
Ağzınızdan yanlış bir şey çıkarsa sizi tehdit olarak görür ve canınıza okurum.
You said it correctly and quite appropriately as well.
Doğru ve çok münasip söyledin.
As I did you got stubborn when something was said to be impossible.
Sende benim gibi yapamaz dendiğinde inada bindiriyordun.
"Well, in our country," said Alice, "you'd generally get to somewhere else if you run very fast for a long time, as we've been doing."
"Bizim ülkemizde insan bunca zaman koşarsa çoğunlukla bir yerden bir yere varır" der Alice Kraliçe de ona "Pek ağırdan alan bir ülkeymiş orası canım."
And I'm in love with you too, though I actually said it.
Ben de sana aşığım ve senin aksine bunu dile getiriyorum.
We had a president who was behind us and said you're gonna do it. I look at those people from the Apollo era as heroes, not just the astronauts that went, but the hundred thousand people on the ground that made it possible. DAVID MORRISON :
Ben Apollo döneminin insanlarını kahraman ilan ediyorum.Sadece astronotları değil.
They said they had as much to lose as you did if anybody ever found out.
Bunu birisi öğrenirse en az senin kadar kendilerinin de kaybedeceğini söylediler.
Are you leaving me for Erin? You said she wasn't relationship material, and she wasn't as good as me, but it's her, isn't it?
"O ilişkilere uygun değil ve senin kadar iyi olamaz." demiştin ama öyle, değil mi?
And then you got to know him and he said he loved you and while you weren't sure how you felt at first, you soon realized that he was the best guy you ever met?
Onunla tanıştın, ve sana aşık olduğunu söyledi ve ilk seferinde nasıl hissedeceğinden, emin değilken, çok yakında onun şu ana kadar tanıştığın kişilerin en iyisi olduğunu fark ettin?
Mm-hmm. She said, as long as you keep it. No harm will ever befall you.
Ve dedi ki, bu yanında olduğu sürece başına hiçbir kötülük gelmeyecek.
They told me you've been compromised. Said as your partner, it was my mess to clean up.
Gizliliğinin ihlal olduğunu ortağın olarak karışıklığı düzeltmem gerektiğini söylediler.
- Now? - He said as soon as you come in.
- Gelince beni görsün demişti.
Give her a chance. So when you called me over here you said "let's be friends", but this is what you really wanted?
Yani beni buraya çağırıp arkadaş olalım dediğinde asıl niyetin buydu.
Derek, did you ever stop to think that said ass-hat is exhibiting this behavior just to get under your skin? As a matter of fact, I have.
Doğrusu, düşündüm.
First, as I said I'll handle the legacy costs out of my end so you won't have to worry about my guys anymore.
Birincisi, dediğim gibi... eski borçları kendi payımdan ödeyeceğim. Artık adamlarım hakkında endişe etmene gerek yok. İkincisi, böcek.
I get down on one knee right as the camera gets to us, and what do you think she said?
Tek dizimin üzerine çöktüm tam kameralar bizi çekerken ne yanıt verdi biliyormusun?
He always said he was in love with you.
Her zaman sana aşık olduğunu söyledi.
As I said, Al... or you have some mozzarella in your ears?
Dediğim gibi, Al yoksa kulaklarında mozarella peyniri mi var?
As I said, I'm sorry you had to see that.
Söylediğim gibi, bunu görmek zorunda kaldığınız için çok üzgünüm.
You said you were going on a dream quest and you'd overdosed on LSD.
Aşırı dozda uyuşturucu alıp uçuşa geçeceğini söylemiştin.
Burt, I don't know where the heck you went this morning, but we said we were gonna do this as a family, and I expect you to be here.
Burt, nereye kayboldun bilmiyorum,.. ... ama bunu ailece yapacağız dedik ve burada seni bekliyorum.
I haven't said yes to you as yet...
Bunun için henüz evet demedim...
He said you were the original arresting officer and informed me to tell you that we have him in custody.
Ondan asıl sorumlu olan memurun siz olduğunu ve onu tutuklar tutuklamaz size söylememi rica etti benden.
as you wish 846
as you know 1680
as you requested 56
as you can see 1468
as you can imagine 154
as you were 223
as you may know 70
as you want 26
as you like 91
as you say 390
as you know 1680
as you requested 56
as you can see 1468
as you can imagine 154
as you were 223
as you may know 70
as you want 26
as you like 91
as you say 390