Because it is translate Turkish
13,044 parallel translation
Because it is your job to get out ahead of this shit.
Çünkü bunların önüne geçmek senin işin.
Meddling with the future is arguably more dangerous than changing the past, because it is still in flux.
Geleceğe müdahale etmek geçmişi değiştirmekten daha tehlikeli, çünkü gelecek sürekli değişiyor.
Which means nothing because it is irrelevant.
Bu da önemsiz zira konuyla alakası yok.
Our enemies can detect Herot's weakness because it is ruled by a woman.
Düşmanlarımız Herot'a bir kadının hükmetmesinden doğan zaafı keşfedebilir.
I love God because it is so painful to love human beings.
Tanrı'yı seviyorum çünkü insanı sevmek çok ızdıraplı.
We love God because it is so painful to love other men and women.
Tanrı'yı seviyoruz çünkü diğer kadın ve erkekleri sevmek çok ızdıraplı.
Because when it comes down to it, there really is only one essential ingredient to fascism.
Çünkü iş o noktaya geldiğinde faşizmin gerçekten tek bir ana bileşeni var.
We don't have the source of the inside information, which you know is a key fucking element in this prosecution, because he gave it to you in the blocked room.
Sana ilk buluşmamızda söylediğimiz, bu soruşturmanın en önemli parçası olan içerden gelen bilginin kaynağı ortada hâlâ yok.
Finn is dead because you broke his heart and then slid a knife into it.
Finn, sen kalbini önce kırıp sonra bıçak sapladığın için öldü.
The only reason you didn't have any success in the yard is because it's outside.
Avluda başarıya ulaşamamanın tek nedeni, dışarıda olmasıydı.
Because if you can convince yourself that it's just business as usual, then the truth of what might have happened to Abbie can't sink in.
Çünkü eğer kendini bunun sıradan bir iş olduğuna inandırırsan o halde Abbie'ye gerçekten olanları aklından kolayca atamazsın.
Is it because the tape is too old?
Bu kasetin eskiliğinden mi kaynaklanıyor?
You do understand that the only reason you're having sex with my wife is because I allow it, right?
Karımla sevişebilmenin tek sebebinin benim izin vermem olduğunu biliyorsun değil mi?
Because this man, in this moment, as despicable as it was, is fighting to survive.
Çünkü bu adam bu anda ne kadar adi bir şey olsa da yaşamak için mücadele ediyordu.
Because this is so much easier than just shrinking down and stealing it.
Çünkü bu küçülüp çalmaktan çok daha kolay yani.
Because if it is, you should walk away now.
Eğer öylese, şimdi gitmelisin.
Is it because Lily-Anne's still out there?
Lily-Anne hala dışarıda diye mi?
Is it because you're a rogue police officer with no remit on this?
Sahtekar bir polis olduğun ve davaya bakamadığın için olmasın?
It is good that you love death because you will have the time to savour your own.
Ölümü seviyor olman güzel, çünkü kendi ölümünün tadını çıkaracak vaktin olacak.
Because it's never been done, everything we do between now and then is gonna matter.
Hiç yapılmadığı için... o güne kadar yapacağımız her şey önem arz ediyor.
If this is because of the money Stella took, I'm good for it.
Stella'nın çaldığı para yüzündense, güvenin bana.
But now, because of this Geronimo bullshit, I need to prove to my bosses that my bloc is still under control, and if I don't, it's gonna mean more misery for all of us.
Ama şimdi Geronimo saçmalığından ötürü patronlarıma blokumun hâlâ kontrol altında olduğunu kanıtlamam gerek.
It is such a tragedy because, as we all know, tariq had done nothing with his life.
Çok büyük bir trajedi, çünkü bildiğimiz gibi, Tariq hayatını boşa harcadı.
It is nonsensical, it is quite unnatural, and yet, because I want it, it is so.
Anlamsız, doğal değil ama böyle olmasını istedim.
Because it looks like his dream is coming true.
Çünkü rüyası gerçek oluyor.
Well, if Claudia is not seeing Ghosts, maybe it's because she's not a banshee.
Pekala, eğer Claudia hayaletleri göremiyorsa, belki de ölüm perisi olmadığı içindir.
This is my city because I took it.
Burası benim şehrim çünkü ben aldım.
Or is it because we're confused and we're skeptical?
Yoksa hepimizin kafasi karisik ve süpheci oldugumuz için mi?
Whoever this is, thinks that we know who killed Charlotte and so they're trying to make our lives miserable because of it.
Bu her kimse, bizim Charlotte'ı kimin öldürdüğünü bildiğimizi sanıyor ve bu yüzden hayatımızı perişan etmeye çalışıyor.
I hope so because if he doesn't it won't just be Thea's life that is forfeit.
Umarım öyledir çünkü yapmazsa giden sadece Thea'nın hayatı olmayacak.
He threatened Laurel, and the truth is I'm glad Darhk came after me and not her because if he'd done it, I'd- - you were protecting her just like you were protecting me.
- Laurel'ı tehdit etti. Ama Darhk iyi ki kızım yerine benim peşime düştü... - Kızımın peşine düşseydi...
We push past it because what we do is important, ok?
Hayata devam ediyoruz, çünkü yaptığımız iş önemli anladın mı?
Because you do not know what it is like to lose a child.
Çünkü bir evlâdı kaybetmenin acısını bilmiyorsun.
A friend of mine told me that living in Star City, it takes a special kind of tenacity, but we do live here, because this is our home.
Bir arkadaşım bana Star City'de yaşamanın özel bir azim istediğini söylemişti ama burada yaşıyoruz çünkü burası bizim evimiz.
My suspension is no longer a suspension, but, uh, it's funny, you know, because, you know, being a cop's all I ever wanted, but when I got that call,
Uzaklaştırma almıştım ama cezamı kaldırmışlar. Polis olmayı her şeyden çok istememe rağmen, ilginçtir ki o telefon konuşmasını yaptıktan sonra hiçbir şey hissetmedim.
Curtis. You know, it's funny because there's this super hacker who's wanted by the FBI whose name is also Noah Kuttler.
Gariptir, FBI tarafından aranan bir Noah Kuttler daha vardı.
Is it because I've been naughty this year?
Bu sene kötü bir çocuk gibi davrandığım için mi?
Which is interesting in one way because it's the exact opposite of the Ford story.
Biri ilginçtir çünkü Ford öyküsünün tam karşısındadır.
Because the cuneiform alphabet you used to translate it is 600 years too young.
Çünkü çeviri yaptığın dil, tabletin dilinden 600 yıl daha yeni.
But the one thing I know is you keep going through the pain because if you stop, it's going to hurt a whole lot more to get started again.
Ama bildiğim şey şu. Acıya rağmen devam etmen gerekir. Eğer durursan yeniden başlaması çok daha acı verecek.
Because it's all about timing, and the timing is not right for us right now.
Çünkü en önemli şey zamanlama ve ikimiz için de doğru zaman şimdi değil.
He reached out for power because he is ready for it.
Güce kavuşmak istedi çünkü buna hazır.
Is that how they do it in France, because...
Fransa'da böyle mi yapılıyor, çünkü...
Because a weapon is a weapon no matter who has it.
Çünkü silah silahtır. Kimin elinde olduğunun bir önemi yok.
Because I can print money all day long, but unless you know where to sell it, how much to charge, and how to distribute it, you're gonna get us all busted.
Çünkü bana kalsa tüm gün boyunca para basabilirim ama bu parayı nerede satacağını, ne kadarını piyasaya süreceğini ve ne kadarını dağıtacağını bilmezsen tek yapacağın iş bizi yakalatmak olur.
One of them is because it really helps guide the exam.
Çünkü bir tanesi sınavı izlemeye gerçekten yardımcı oluyor.
The other reason why we like to get a history is because it can go into court.
Geçmişi istememizin bir diğer nedeni bunun mahkemeye gidebileceği.
They... they don't... they won't even call it what it is because they don't think it happens to boys.
Onlar... onlar buna ne diyeceklerini bile bilemezler çünkü bunun erkeklere olacağını hiç düşünmezler.
It refers to a feeling of comfort and warmth, because a manatee's natural habitat is water.
Rahatlık ve sıcaklık duygusu anlamına gelir. Çünkü denizayılarının doğal yaşam alanı sudur.
Because they simply don't know what it is.
Çünkü onlar ne olduğunu bilmiyorlar.
If you remember those, that's probably because we're continuing lecturing you about how wrong it is to remember them.
Onları hatırlıyorsanız, sebebi muhtemelen hatırlamanın ne denli yanlış olduğuna dair çekmeye devam ettiğimiz nutuklardır.
because it's you 31
because it's true 90
because it's fun 25
because it 40
because it's the right thing to do 30
because it's wrong 29
because it's not 44
because it's the truth 44
because it's embarrassing 16
because it's not true 18
because it's true 90
because it's fun 25
because it 40
because it's the right thing to do 30
because it's wrong 29
because it's not 44
because it's the truth 44
because it's embarrassing 16
because it's not true 18
because it's 93
because it was 40
it is 11007
it is good 116
it is done 137
it is not okay 24
it is what it is 220
it isn't 1519
it is me 119
it is mine 58
because it was 40
it is 11007
it is good 116
it is done 137
it is not okay 24
it is what it is 220
it isn't 1519
it is me 119
it is mine 58
it isn't worth it 21
it isn't real 27
it is not possible 57
it is beautiful 109
it isn't possible 18
it is possible 151
it isn't fair 52
it isn't much 21
it is okay 59
it isn't mine 27
it isn't real 27
it is not possible 57
it is beautiful 109
it isn't possible 18
it is possible 151
it isn't fair 52
it isn't much 21
it is okay 59
it isn't mine 27