English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ C ] / Changer

Changer translate Turkish

326 parallel translation
- Test the automatic tyre changer.
- Otomatik lastik değiştirmeyi test et.
- The automatic changer's jammed.
- Otomatik değiştirici sıkıştı.
TV changer, man.
Uzaktan kumanda.
Channel changer, Murdock?
Uzaktan kumanda mı Murdock?
His just wears a coin changer for sailors.
Denizcilere para bozdurma ünitesi görevi görmek için giyiyor?
It's just a TV channel changer!
O sadece bir uzaktan kumanda!
- It was a TV channel changer!
- O bir TV uzaktan kumandasıydı!
- Talk about a mood changer.
- Ruh halim bir anda değişti. - Var mı?
Where's that channel changer?
Kumanda nerde?
She's a shape-changer, old man.
Asla emin olamazsın.
Come on, give me back the channel changer.
Yapma! Kumandayı ver.
I have control of the channel changer.
Ben ise uzaktan kumandayı kullanırım.
He's playing with channel changer, not gun.
Tabanca değil, uzaktan kumanda.
"Money changer... "... I shall turneth this earthly den into a parking lot. "
"Bankacı burayı bir park alanına çevireceğim"
I got a new CD changer.
Yeni bir CD çalarım var.
Watch out for the CD changer in my trunk, huh?
Aracımdaki CD değiştiriciye dikkat et!
Ao, Cyrus, we got a little mind-changer.
Cyrus, fikrini değiştiren biri var.
And before I knew it... you had control of the channel changer.
Ve ben ne olduğunu bile anlamadan... uzaktan kumanda senin eline geçmişti.
We have got 60 CD changer for you.
Hatta Cd Çaları bile var.
My good people... is there a money changer who could tell us how much this is worth?
Sevgili vatandaşlar....... aranızda fiyatının ne kadar olduğunu bilen var mı?
Inventor. world changer. "
Dünya Değiştirici. "
Is it turbocharged with a six-CD changer?
Turbo şarjlı 6 cd okuyabilen?
Brian Boitano doing Carmen is a life changer.
Brian Boitano Carmen oynuyor. İzleyince hayatı değişiyor insanın.
- Subject changer.
- Konu değiştirici.
That's a changer.
Oyuncu değişikliği.
Six-disk CD changer, tinted windows. That's
CD çalıcı, renkli camlar...
You open the trunk but can't reach behind the cd changer
Böylece, bagajı açıyorsun ama CD çalara yetişemiyorsun.
Got the tire changer, he swaps the rubber, exposes the hot brake pad.
Lastikçi, lastiği değiştirir. Kızgın fren balataları açığa çıkar.
There's also a five-CD changer and a turntable... and the whole thing is wired in 5.1 Surround Sound.
Ayrıca beş CD'lik bir CD çalar ile bir pikap var. Hepsi 5 artı 1'lik saran sese bağlı.
It's a life-changer.
Hayatları değiştirebilir o.
You're trying to force me to get the CD changer!
Beni CD çaları almam için zorla ikna etmeye çalışıyordun.
Yeah, six CD changer.
Evet, altı CD değiştirici.
You're a super-strong, nearly invulnerable, telepathic shape-changer.
Süper güçlerin var, neredeyse dokunulmazsın telepatik bir şekil değiştiricisin.
This is a 6 CD changer, reset this button here, it changes the CD.
6 lı cd değiştirici, buraya basarsan cd yi değiştiriyor.
So you're the money-changer in the temple.
Tapınağın sarrafı sensin demek.
I'm a shape-changer.
- Evet. Ben şekil değiştirebilirim.
Might be a shape-changer.
- Şekil değiştiren biri olabilir.
Internal shape-changer!
Şekil değiştiren!
Satellite radio, six-CD changer.
Uydu radyosu, cdçalar.
It's hard for me to watch american idol because there's a water bug on my channel changer.
"American Idol" izlemek benim için çok zor.. ... çünkü kumandamın içinde bir böcek var.
More importantly, you have a Darth Vader voice changer?
Daha da önemlisi, senin Dart Vader ses değiştiricin mi vardı?
- A face changer.
- Yüz değiştiren biri.
It's hardly a game changer.
Bu durumu pek değiştirmez.
It's a total game changer!
Yeni bir çığır açıyor resmen!
If you follow me I swear to you it's a game changer.
Benimle gelirsen, sana yemin ediyorum, her şey değişir.
First frat party's the game changer. Boys, we're hunting in the wild now.
İlk parti işin gidişatını değiştirir.
Today was a game-changer.
Bugün oyun değişti.
- Money changer!
Bankacı.
That's a channel changer to you.
- Kanalı değiştiriyor.
Why would they need a channel changer if they've only got one channel?
- Ama sadece bir kanal var.
He's a self-employed cash changer.
Kendi hesabına çalışan bir sarraftı.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]