English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ D ] / Do it faster

Do it faster translate Turkish

163 parallel translation
He can do it faster than I can.
Onun eli benimkinden çabuk.
Well, a word'll do it faster than a hickory stick anytime.
Tek bir kelime her zaman için cevizden yapılma bir sopadan daha etkilidir.
They could do it faster with a power saw.
Elektrikli testere kullanarak daha çabuk yapabilirler.
In a Ferrari, they can just do it faster, that's all.
Ferrari'yle ne de olsa daha hızlı yaparlar.
Do it faster.
Daha hızlı ol.
Spin your web better and do it faster... or will von Kubinyi replace a Ukrainian?
Bu defa ağınızı daha iyi ve hızla tarayın... yoksa Kubinyi bir Ukraynalı'nın yerini mi alsın?
Some of the Germans, some of the other people that were there, the Ukrainians or the other ones, they start shouting and hitting us that we should do it faster, to carry the bundles on our backs faster to the main place,
Bazı Almanlar, oradakilerin bazıları Ukraynalılar ya da diğerleri işi daha hızlı yapmamız,.. ... yığınları sırtlarımızda elbise, ayakkabı ve diğer pek çok eşyanın üst üste istiflendiği ana binaya taşımamız için bağırmaya ve bize vurmaya başladılar.
I'll do it faster than anyone else.
Gelecek sefere bana ne istediğini söyle.
Oh, I can do it faster than that!
Oh, Ben bunu daha Hızlı yapabilirim!
Next time I tell you to empty your pockets, you'll do it faster, won't you?
Bir dahaki sefere ceplerini boşalt dediğimde daha hızlı ol, tamam mı?
If you don't mind, I can do it faster.
Sorun olmazsa, ben daha hızlı yapabilirim.
Do it faster. - Get your hand wet.
Hızlan ve boşal.
- Then shut up and do it faster!
- Kes sesini ve daha hızlı yap!
You shut up and do it faster.
Asıl sen kes sesini ve daha hızlı yap.
Come on, do it faster!
Gel buraya, Bak ne göstereceğim sana!
I do it faster and better than anyone you've got.
Ve bunu seninkilerden daha iyi ve daha çabuk yapabilirim.
- Enjoy your work, but do it faster!
- İşinizi sevin, ama daha hızlı yapın!
Maybe I could do it faster.
Belki bunu daha hızlı yapabilirim.
I can do it faster
Daha hızlı da yapabiliyorum.
Shall I do it faster?
Daha da hızlı yapayım mı?
We'll provide good care, and we're gonna do it faster.
İyi bakım hizmeti sunacağız. Daha hızlı olacağız.
Some people do it faster and more often than others.
Bazıları bunu daha hızlı ve sık yapar.
I can do it faster, I can do it slower, I could do it as a rap.
Daha hızlı ya da daha yavaş yapabilirim. Rap gibi bile yaparım.
Do it faster.
Daha hızlı.
Do you think it can go faster than the F-86?
- Sizce F-86'dan daha hızlı uçabilir mi?
Do you know that it's faster than the speed of sound?
Ses hızından daha hızlı olduğunu biliyor musunuz?
If he can work any faster in this muck, let him come down and do it himself.
Bu pisliğin içinde daha hızlı çalışabilecekse gelip kendi yapsın o zaman.
It works faster, thinks faster than we do.
Bizden daha hızlı düşünerek hareket ediyor.
We can't do it faster.
İşi hızlandıramayız.
It's hot. Do you think we could go faster so's to cool the car?
Hava çok sıcak, daha hızlı gidip serinleyebilir miyiz?
Let me do it, I am faster and handier.
Ben yakalayayım, ben daha çevik ve hızlıyım.
Obsess Completely returns we felt like the first season was like three seasons jammed into one we do move faster on our show then most shows it moves at about a mile a minute and it really just rocks along you brought him home
Birinci sezonda, sanki üç sezon, bir sezona sıkıştırılmış gibi hissettik. Bizim dizimiz, pek çok diziden çok daha hızlı ilerliyor. Dakikada 1,5 km yol alıyoruz ve çok sarsılıyoruz.
Hey, is it my imagination, or do really good-looking women walk a lot faster than everybody else?
Hey, bana mı öyle geliyor, yoksa güzel kadınlar diğer herkesten daha mı hızlı yürüyorlar?
It'll do 9.6 but I wouldn't take it faster.
9.6'ya çıkıyor ama daha üstüne çıkmayı önermem.
Tell him, if he wants the analysis done faster, he can do it.
Söyle ona, Eğer analizleri bundan daha hızlı yapabilirse, kendisi yapsın.
Do it a little faster.
Biraz daha hızlan.
So what I used to do, I used to lie in my bed and try to stay awake as long as I could, but it never worked'cause the harder I tried, the faster I'd fall asleep.
Ben de yatağa uzanır ve mümkün olduğu kadar uyanık kalmaya çalışırdım ama hiç işe yaramazdı. Çünkü ne kadar uyanık kalmaya çalışsam, o kadar çabuk uyurdum.
The one thing I do know is that we did it harder... goddamn it, we did it faster, and we definitely did it with more love, baby!
Tek bildiğim şey biz bu müziği daha sert yapıyoruz... lanet olsun, biz daha hızlı ve daha çok sevgiyle yaptık!
She laid her egg immediately after the female reed warbler laid the last of hers, but it develops much faster and will hatch three or four days before the legitimate eggs do.
Yumurtasını sazlık bülbülünün son yumurtasını yaptıktan sonra bıraktı ama daha hızlı gelişecek ve esas yumurtalardan üç dört gün önce çıkacak.
But then it seemed like the faster we went, the better she'd do.
Sonra, hızlı gitmemin onu daha iyi yaptığını gördüm.
Well you're whipping'so slow! Can't you do it any faster?
Çok yavaş sürüyorsun, daha hızlı yapamaz mısın?
As long as I act as your warden and you are serving your time in my facility, you will do things my way, or I will send you back faster than it used to take you to snort an 8-ball.
Bana hapishane müdürü rolü biçildiği ve cezanı benim çatım altında çekeceğin süre boyunca benim belirlediğim yoldan da sapmayacaksın. Yoksa, burnuna kokain çektiğinden daha hızlı bir biçimde geldiğin yere geri postalarım seni.
It might've gone faster if you'd stayed at your post, as you were ordered to do.
Sana emredildiği gibi görevinin başında kalsaydın daha hızlı olabilirdi.
Faster, or you'll do it again and again!
Ya daha hızlı olursunuz ya da tekrar tekrar yaparsınız!
I could only do it 46 minutes faster than you've ever done it.
Sadece senin rekorundan 46 dakika daha hızlıydım!
I can do it, it's just spreading faster than I thought.
Hala yapabilirim. Sadece düşündüğümden fazla öksürüyorum.
The faster we do it, the sooner we go to your friend.
Hızlıca bitirip arkadaşının yanına gideriz.
From Yokone where I live, it takes 30 minutes to walk to Shimotsuma Station, though it'd be faster on a bicycle, but I simply cannot do it, as it won't be attractive.
Yaşadığım yer Yokone'den Shimotsuma istasyonuna yürüyerek 30 dakika alıyor,... bisikletle daha hızlı olur sanırım. Ama açıkçası ben yapamıyorum, hiç çekici gelmiyor.
So I thought it would be much faster to do an about face instead of making a wide turn...
Evet, O. Kendini öldürtmeye çalışıyor galiba!
- How much faster can I do it!
- Daha ne kadar hızlı yapabilirim!
All right. Why don't we do it a little faster?
Pekala Şimdi biraz daha hızlı çalalım

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]