English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ E ] / Enjoy it

Enjoy it translate Turkish

4,628 parallel translation
- I did. I hope you enjoy it.
Afiyet şeker bal olsun.
Did you enjoy it?
Zevk aldın mı?
A brand new arm and barely a day to enjoy it.
Yeni kolunun tadını bile çıkartamamış.
Lick your balls! Enjoy it while you can!
Fırsatın varken doya doya yala taşaklarını.
He'll enjoy it for the first couple of months, but eventually, it'll just turn into a chore.
İlk birkaç ay hoşlanacak ama eninde sonunda sıkılacak.
But I really, really, really don't think I'll enjoy it.
Ama ben gerçekten bundan keyif alacağımı sanmıyorum.
I just wanted to enjoy it while I could.
Ben sadece olabildiğince eğlenmek istedim.
I think you'll enjoy it, Zoe.
Hoşuna gideceğini düşünüyorum, Zoe.
Enjoy it, guys.
Beyler afiyet olsun.
Yeah, we always enjoy it and they bring the older, more docile animals in for them and the pets get smothered with attention and the old folks get a furry companion for the afternoon.
- Evet, daima hoşumuza gitmiştir. Daha yaşlı ve daha uysal hayvanları getiriyorlar ve hayvanlar ilgiden boğulup yaşlılar da öğleden sonra tüylü bir arkadaş ediniyorlar.
She just needs to screw Kev and not enjoy it.
Kev'i becerip bundan zevk almaması gerekiyor.
Yes, and as you know, I planned to pretend to enjoy it.
Evet ve senin bildiğin gibi ben de mutluymuşum gibi yapmayı planladım.
Enjoy it while you can.
Yapabiliyorken tadını çıkar.
Uh, I'll enjoy it as soon as I... think I can hold it down.
Uh, elimde tuttuğum sürece tadını çıkarmaya çalışacağım.
You'd have thought "regurgitator" would put the audience off, but they seemed to... - Ho! -... enjoy it.
İnsan yutucu kelimesinin, seyirciyi kaçıracağını sanıyor ama epey seviyorlar.
Enjoy it.
Afiyet olsun.
I thought you'd enjoy it at home.
Evde dinlerken hoşuna gideceğini düşündüm.
Just take that large cake back to the study room and enjoy it there.
Bu devasa pastayı çalışma odanıza götürün ve keyfinize bakın.
( DOUG )'Yeah, I don't get it, collecting autographs,'but they seem to enjoy it.
İmzalı resim toplama işini hiç anlamıyorum ama bizimkiler seviyor.
In fact, he'll enjoy it, but, trust me, you won't.
Aslında bundan çok hoşlanacaktır fakat güven bana, bu hoşuna gitmeyecek.
Then let's enjoy it!
- O zaman tadını çıkaralım.
I always enjoy it.
Çok keyif alırım.
I know you'd enjoy it.
Eminim çok eğleneceksin.
Did Piper enjoy it?
Piper sevdi mi?
He said that if I didn't back off that he'd kill me and he'd enjoy it, like he did last time.
Eğer geri çekilmezsem beni geçen sefer ki gibi öldüreceğini ve geçen sefer ki gibi zevk alacağını söyledi.
I know it seems out of touch, but I enjoy creating designs and making shoes.
Çekici bir iş olmadığını biliyorum, ama yeni tasarımlar ve ayakkabılar yapmayı seviyorum.
You seemed to enjoy it.
Hoşuna gitmiş gibiydi.
That he came up with it because he wanted his father to leave so he could enjoy what remained of his senior year.
Çünkü bu yalanı babasını göndermek istediği için söylemişti. Böylece son senesinin geri kalan kısmını keyifle geçirebilecekti.
Enjoy. And slide it underneath.
Altından geçirin.
It'll just make it harder to enjoy the soup.
Çorbayı afiyetle yemeyi zorlaştıracak.
Let's enjoy our youth while we have it, shall we?
Hâlâ elimizdeyken gençliğimizin tadını çıkaralım, olur mu?
For what it's worth, I don't enjoy being in the middle of this.
Ne olursa olsun, bu olayın ortasında kalmaktan hoşlanmıyorum.
I love it, but I gotta make sure the people I sell my shows to enjoy this courtyard, too.
Bayıldım ama dizilerimi sattığım insanların da bu bahçeyi seveceklerinden emin olmalıyım.
I wouldn't enjoy the sex at first, but I'd muscle through it... I'm a trooper.
İlk başta seksten zevk almazdım ama bir süre sonra alışırdım, ne olacak.
I'm just saying, enjoy your circulation while you still got it, kid.
Söyleyeyim, kan dolaşımın hala iyiyken keyfini çıkar, ufaklık.
- They seemed to enjoy it.
Onların da hoşuna gitti.
Well, enjoy that while it lasts.
Şansın varken keyfini çıkar.
And we hope it takes him a couple days to show, so we can enjoy this little slice of paradise.
Umalım ki ortaya çıkması birkaç gün sürsün, ve biz de cennetin köşelerinden birinin tadını çıkaralım.
"lf you don't enjoy this life, it is difficult!"
"Bu hayattan zevk almazsan, yaşamak zor olur!"
Yeah, well, he wasn't perfect, but it was his nose for oil that found the riches that the Ewings now enjoy.
Tamam, mükemmel biri değildi ama Ewingler'in şimdi keyfini çıkardığı zengin damarları bulan onun petrolün kokusunu alan burnuydu.
Just enjoy the ride while it lasts... with your sweet intended.
Evleneceğin kişiyle birlikte olacağın zamanı eğlenceli geçirmeye bak.
I like employees who enjoy submitting to authority rather than challenging it.
Ben otoriteyi kabullenen onunla mücadele etmeyen çalışanları severim.
You think I-I skip work and I drag my kid to the E.R. because it's fun, because-because I enjoy this?
İşe gitmeyip oğlumu Acil Servise çok eğlenceli diye mi getiriyorum? Zevk mi alıyorum bundan sizce?
It was fainter to the eye, perhaps 30 % less bright than the sun we enjoy today, yet rich in deadly ultraviolet.
Bugün gördüğümüzden % 30 daha cansız olan güneş ölümcül ultraviyole açısından zengindi.
I'm sitting in the kind of place that I never thought I'd go back to'cause of a sweet kid who can't be here to enjoy the rest of it.
Bir daha asla yaşamayacağımı sandığım bir ruh halindeyim şimdi çünkü tatlı bir çocuk hayatının geri kalanının keyfini çıkartamayacak.
Enjoy your outer critics circle award, in case it's the only one you get.
Sadece onu kazanırsan, Eleştirmenler Topluluğu ödülünün keyfini sür.
Damn it. Enjoy.
- Hay senin- -
- Oh. I really enjoy hanging out with you, Sheila, but now that there's an empty nest, maybe it's a good time for you to start making some new friends closer to your own age who share your interests.
Seninle takilmayi çok seviyorum Sheila ama madem artik bir bosluk açildi artik kendine yeni arkadaslar edinmenin vakti gelmistir seninle ayni seyleri isteyen, yasitin olan insanlar.
Let him enjoy this one a while longer ; it's so good.
Yüzümün keyfini biraz daha çıkarmasına izin ver, yüzüm çok güzel.
While women have stripped for millennia, it wasn't until the 1970s that women felt empowered enough to publicly enjoy men stripping for them.
Kadınlar binlerce yıldır soyunurken, 1970'li yılların sonuna kadar erkeklerin onlar için soyunmaları konusunda güçlerini yeterince hissedemediler.
And clearly, you're still into it, so enjoy the ride.
Belli ki sen hâlâ ilgileniyorsun. Onunla çıktığın yoldan keyif almaya bak.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]