Fifty bucks translate Turkish
224 parallel translation
Fifty bucks!
Elli dolara!
A hundred and fifty bucks.
Yüz elli kâğıt.
- Fifty bucks!
- Tam elli papel!
"Fifty bucks!"
"Tam elli papel!"
Fifty bucks?
Elli mi?
- Fifty bucks!
50 dolarmış!
- Fifty bucks.
- 50 dolarına.
Fifty bucks!
50 adet dolar!
Fifty bucks?
Elli dolar mı?
Fifty bucks?
... 50 dolar mı?
Fifty bucks! Papa.
50 papel!
Fifty bucks for three lousy books....
Üç kıçıkırık kitap için 50 dolar.
You got fifty bucks.
Elli dolar alırsın.
There's fifty bucks in it for you When you sign... and I've got a sneaking'hunch... a few for myself for bringin you in.
Kağıdı imzaladığın zaman 50 dolar alacaksın ve önsezilerime göre, seni getirdiğim için ben de bir kaç dolar alırım.
I'll split the fifty bucks With you... and let you have your horse back.
Senin için 50 dolar ayıracağım ve atını geri alabileceksin.
- And fifty bucks?
- Peki 50 dolar?
Fifty bucks?
Elli dolar?
He uses. - Fifty bucks a day.
O kullanım, günde elli dolarlık.
Hundred and fifty bucks a jar of strawberries.
Kavanozu 150 papel olan çilek.
'The fifty bucks felt snug against my ribs.
'50 $ göğsüme tam oturmuştu.'
Fifty bucks the Smails kid picks his nose.
50 papeline varım, Smails'in torunu burnunu karıştıracak.
Fifty bucks more says he eats it.
Benden 50 papel daha, onu yiyecek.
- Fifty bucks never killed anybody.
- Elli dolar daha, ölmezsin ya?
Fifty bucks never killed anybody.
Canını istemedim ya?
Fifty bucks buys you the top torpedo in town.
50 papel sana kasabadaki en iyi torpidoyu aldırır.
Five hundred and fifty bucks a head.
- Adam başı 550 $.
Hundred and fifty bucks, straight pool. First one to a hundred.
150 dolar, düz bilardo, 100'e ulaşan ilk kişi.
Fifty bucks for a straight.
Düz iş için 50 papel.
Fifty bucks.
Elli papel.
Fifty bucks.
50 dolar.
- Fifty bucks says he can't.
- Elli kağıda bahse girerim alamaz.
Could you lend me fifty bucks, man? I'm low.
Bana bir elli papel borç verir misin bu arada?
Not bad. Twenty to fifty bucks mostly.
- Fena değil. 20 ila 40 dolar, en çok.
Fifty bucks isn't gonna buy me off.
50 papel benden kurtulmana yetmez.
He better have. I paid seven hundred and fifty bucks for those
Hele bi de olmasın. 750 $ ödedim ona.
An extra fifty bucks a week
Haftada fazladan 50 $.
Fifty bucks.
- Sahi mi?
fifty bucks?
50 dolar.
- Fifty bucks a week more.
- Haftada 50 dolar.
Fifty bucks, grandpa. For 75, the wife can watch.
Elli papel babalık. 75'e karın da izleyebilir.
- Fifty bucks?
- 50 dolar mı?
Fifty bucks is not enough for three days?
50 dolar üç gün için yeterli değil mi? - Hayır.
Fifty bucks is plenty. - Boo!
50 dolar fazla bile.
You know, fifty bucks is a lot, believe me.
Biliyorsun, 50 dolar çok, inan bana.
- Fifty bucks!
- Elli kağıt.
Fifty bucks!
Elli papel!
- Fifty-six bucks a case. - Price seems all right.
- Bir kutuya 5-6 papel istedi.
Fifty lousy bucks!
Elli berbat dolar!
- Fifty bucks never...
- Elli dolar daha, ölmezsin ya?
fifty bucks for this?
Bu mu 50 dolar?
- Fifty bucks is not enough.
- 50 dolar yetmez.
bucks 2101
bucks an hour 52
bucks each 23
bucks a pop 43
bucks for it 18
bucks a month 32
bucks a day 18
bucks a week 35
fifty 723
fifty grand 31
bucks an hour 52
bucks each 23
bucks a pop 43
bucks for it 18
bucks a month 32
bucks a day 18
bucks a week 35
fifty 723
fifty grand 31