His phone translate Turkish
4,544 parallel translation
So, we've run his phone records.
Biz de telefon kayıtlarını inceledik.
Jimmy hasn't answered his phone.
Jimmy telefonuna bakmıyor.
His phone rings, we can give away his location.
Telefonu çalarsa yerini belli etmiş oluruz.
Try and get as close to Labeaux so we can clone his phone.
Elinden geldiğince Labeaux'a yaklaşmaya çalış ki telefonunu klonlayalım.
That's weird, because I hacked into his phone, and the GPS said he was here.
Çok garip. Ben de Marcus'un telefonuna erişmiştim. GPS burada olduğunu söylüyor.
I've been through all of Jeff Lasky's e-mails, his phone records, his texts, his Web history.
Jeff Lasky'nin bütün, e-postalarını, telefon kayıtlarını, mesajlarını,
But I did get a hit on that local number in his phone.
Ama telefonundaki bu numarayı buldum.
Apparently, he's not answering his phone.
Telefonlarına cevap vermiyor.
So now I want to do something nice for him, so I stole his phone to find a picture of the two of us, and I want to get it put... on a blanket.
Ben de şimdi onun için güzel bir şeyler yapmak istiyorum bu yüzden ikimizin bir resmini bulmak için telefonunu çaldım ve onunla fotoğraflı battaniye yaptırmak istiyorum.
Why does he have a picture of his ex on his phone?
Neden telefonunda eski sevgilisinin resmi var?
He turned his phone off about an hour ago.
Telefonunu bir saat önce kapattı.
Mattias killed that guy and dumped his body, knowing we would track his phone.
Mattias o adamı öldürdü ve cesedinden kurtuldu telefonunu takip edeceğimizi biliyordu.
Abel ditched the truck with the guns, but his phone kept a record of the GPS coordinates.
Abel silah dolu kamyonu bir yere bıraktı ama telefonunda GPS koordinatlarının kaydı var.
We decided to meet and I even called, but he isn't answering his phone.
Buluşmaya karar verip araşmıştık ama ulaşamıyorum şu an.
You let his phone ring three times, right?
- Üç kez çaldırdın değil mi?
Why isn't Rahul answering his phone?
Bu Rahul da telefona neden cevap vermiyor?
He isn't answering his phone.
Telefonu açmıyor.
I have his phone.
Telefonu bende.
He said he'd get me my money, but he needed his phone back.
Parayı getireceğini ama telefonunu geri istediğini söyledi. - Telefonunu mu?
His phone? You had the guy's wallet and his wedding ring, and all he cared about was his phone?
Cüzdanını ve alyansını aldın ama sadece telefonunu mu önemsedi?
All he wanted was his phone, right?
Tek istediği telefonuydu, değil mi?
We're up on his phone, his computer.
Telefonunu, bilgisayarını izliyoruz.
- before he stopped using his phone.
- Jake'in nerede olduğunu buldum.
The cloud updated everything from his phone, including everywhere he went.
... cep telefonundan her şeyi güncellemiş. - Cebindeki GPS sayesinde.
That's possible, but I didn't see anything fishy when I bluejacked his phone.
Olabilir ama telefonunu hacklediğimde gözüme çarpan bir şey olmadı.
Smashed his phone so we couldn't track them.
Telefonu parçalanmış bu yüzden onu takip edemedik.
maybe his phone...
Belki de telefonu...
Oh, yeah. His phone.
Doğru ya, telefonu.
She needed his thumbprint to access his phone.
Telefonuna girmek için parmak izine ihtiyacı vardı.
He managed the data transfer codes, which he kept stored on his phone.
Wagner veri transfer şifrelerini yönetiyormuş. Hepsi telefonundaymış. Ne?
Dr. Hufcutt just turned his cell phone on for a minute.
Dr. Hufcutt az önce telefonunu açtı.
And on top of that, we taught Ed how to leave an outgoing message on his cell phone.
Ayrıca Ed'e telefona telesekreter mesajının nasıl bırakılacağını öğrettik.
Lincoln's debit card, ID, cell phone, picture of his daughter.
Lincoln'ın kredi kartı, kimliği, cep telefonu,... ve kızına ait bir resim.
Which is why you used your cell phone to video Hutch in his S and M gear.
Bu yüzden Hutch'ı sado mazo kıyafetleriyle cep telefonuna çektin.
That's when you struck him in the face with your cell phone, causing Hutch to drown in his own blood.
İşte o zaman cep telefonunla yüzüne vurdun ve Hutch'ın kendi kanıyla boğulmasına sebep oldun.
Look, I, um, I found his cell phone.
Bak, onun cep telefonunu buldum.
I can track his cell phone's position.
- Bununla telefonun yerini saptayabilirim.
Follow him, and somebody get me his useless manager on the phone now!
Takip et! İşe yaramaz menajerini bağlayın bana hemen!
Mattias could have slipped the phone in his pocket to throw us off the trail.
Mattias telefonu adamın cebine koymuş olabilir.
When Wallace didn't show, the president called his cell phone.
Wallace gelmeyince, Başkan onun cep telefonunu aramış.
No phone, but there's something in his mouth.
Telefon yok ama ağzında bir şey var.
Okay, the Armorer has the phone but we have the backup of his cell phone GPS coordinates.
Telefon Silahtar'da olabilir ama bizde de GPS koordinatlarının yedeği var.
Unless he realized he had the wrong girl And decided to cut his losses. I just got off the phone
Yanlış kızı kaçırdığını anlayıp sıvışmaya karar vermişse mümkün.
He's definitely the one calling them, though. Csu recovered his burner phone.
Onları arayan kesinlikle oymuş ama.
Snowden says he'd become increasingly dismayed by what he saw as the growing power of the NSA, hence his decision to pass on documents which are said to reveal not only that the organization monitored millions of phone calls, but that it had direct access to some of the biggest...
Snowden, NSA'in giderek artan gücünü gördükçe dehşete kapıldığını milyonlarca telefon konuşmasını takip eden, bazı internet şirketlerine doğrudan erişimi olan bir teşkilatın yaptıklarını ifşa edecek dökümanları basına sızdırmaya karar verdiğini söylüyor.
He was kind enough to pass along his smart phone as proof.
Kanıt olarak da akıllı telefonunu verecek kadar incelik etti.
Well, that's because Caldwell contacted his targets via phone.
Çünkü Caldwell hedefleriyle telefon aracılığıyla bağlantı kuruyor.
Ben, put out an APB and get a warrant to ping his cell phone.
Ben, arama emri ve cep telefonu için de takip izni çıkart. - Ben yaparım.
According to the video that Aubrey took on his cell phone. There.
İşte.
This is the video that Aubrey shot on his cell phone.
Bu, Aubrey'nin cep telefonuyla çektiği video.
Here's his cell phone.
Telefonu bu.
phone 520
phones 82
phone ringing 593
phone sex 18
phone number 59
phone home 34
phone calls 94
phone rings 688
phone numbers 40
phone call 92
phones 82
phone ringing 593
phone sex 18
phone number 59
phone home 34
phone calls 94
phone rings 688
phone numbers 40
phone call 92