English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ H ] / How you've grown

How you've grown translate Turkish

164 parallel translation
How you've grown!
Ne kadar da büyümüşsün!
My, how you've grown.
Nasıl da büyümüşsün.
Good gracious, how you've grown.
Vay canına, nasıl da büyümüşsün.
Well, little Kenneth Lawrence, how you've grown.
Küçük Kenneth Lawrence, ne kadar büyümüşsün.
Being able to recognise that shows how much you've grown up
Yaşananları hatırladıkça, senin ne kadar büyüdüğünü anlıyorum.
Look how you've grown!
Ne kadar da büyümüşsün!
How you've grown.
Nasılda büyümüşsün?
How you've grown.
Ne kadar büyümüşsün.
But now that I've seen how much you've grown,
Ama ne kadar büyüdüğünü şimdi fark ettim.
Show her how much you've all grown.
Ona yetişkin bir insan olduğunu göster.
How tall you've grown, my son!
Oğul, ne zaman büyüdün sen?
Master Joey, how you've grown.
Küçük Bey, nasıl da büyümüşsün!
How you've grown up!
Burma, ne kadar da büyümüşsün.
Oh, I'm only surprised at how big you've grown.
Ne kadar büyüdüğünüzü görmek beni şaşırtıyor da ondan.
How you've grown!
Ne kadar büyümüşsün!
You've all become grown men but forget being students, you haven't even learned how to be human beings.
Hepiniz koca adamlar olmuşsunuz ama değil öğrenciliği, insanlığı bile öğrenememişsiniz.
My little one, how you've grown and here you are ripe for marriage, woman of Vissani.
Küçüğüm, çabucak büyüdün... ve hazırsın evlenmeye, Vissani Kadını.
Look how you've grown!
Ne kadar büyümüşsün.
My how you've grown!
Nasıl da büyümüşler!
You'll never get over how much he's grown... since the last time you've seen him.
Ou son gördüğünüzden bu yana ne kadar büyüdüğüne asla inanamayacaksınız.
My, how you've grown!
Ne kadar büyümüşsün!
How you've grown.
Ne kadar da büyümüşsün.
- How you've grown!
- Ne kadar büyümüşsün!
Look how much you've grown!
Ne kadar büyümüşsün böyle.
Hira Lal. how you've grown.
Hira Lal, ne kadar da büyümüşsün.
How much you've grown in a year!
Bir yıl içinde ne kadar büyümüş!
Andy, how you've grown.
Andy, Ne kadar da büyümüşsün.
You know, I could never understand how a grown man could fuel an entire day... on a bottle of beer and a handful of sunflower seeds.
Biliyor musun, yetişkin bir adamın bir şişe bira ve bir avuç ayçekirdeği ile bütün günün enerjisini nasıl aldığını hiç anlamamışımdır.
How YOU've grown!
Maşallah, maşaallah!
Hi, I'm your Aunt Bessie, who you never laid eyes on, and I don't care how grown-up you are, I expect a big, fat hug.
Merhaba, ben daha önce hiç görmediğiniz teyzeniz Bessie'yim ve ne kadar büyüdüğünüz umurumda değil, kocaman, sıkı sıkı bir kucaklama istiyorum.
Now, look how you've grown.
Resi, nasıl da büyümüşsün.
How dare you say I've grown old?
Ne cesaretle bana yaşlandığımı söylersin?
You've grown so pretty, but how pale you are.
- Ama tekrar uzayacak.
Look how you've grown.
Ne kadar büyümüşsün.
But the way you owned up to everything it just showed me how much you've grown.
Ama her şeyi üstlenmen bana ne kadar olgunlaştığını gösterdi.
- Look how you've grown.
- Nasıl da büyümüşsün!
- Your first time. - My, how you've grown.
NasıI da büyümüş.
It's just showed me how much you've grown, you know?
Ne kadar olgunlaştığını gösterdi bana, anlıyor musun?
Young Laredo, how you've grown.
Genç Laredo, nasıl da büyümüşsün.
- Why, how you've grown, darling.
- Büyümüşsün, canım.
My. my. look how you've grown.
Bak sen amma da büyümüşsün.
Look how much you've grown!
Bak ne kadar uzamışsın!
I am seeing you after so many years and just look at how you've really grown.
Ben, seni uzun yıllardır görmüyorum. Ne kadar büyümüşsün.
So you've grown up, you know how to address people now
Demek büyüdün, İnsanlara nasıl hitap edileceğini biliyorsun
My, how you've grown, Rosinha!
Rosinha, ne kadar büyümüşsün!
Just looking at it reminds me how much you've grown up.
Ona bakmak, bana ne kadar büyüdüğünü hatırlatıyor.
She's up there crying about how you're all grown up... and you don't need her anymore.
Yukarıda sen büyüdün ve ona artık ihtiyacın yok diye hüngür hüngür ağlıyor.
How big you've grown up to be.
ah Allahım! ne kadar da büyümüşsün!
I can't believe how quickly you've grown to be a woman.
Bu kadar çabuk serpilip bir kadın olmanı aklım almıyor.
My, how you've grown!
Vay canına, amma büyümüşsün!
How you've grown.
Büyümüşler

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]