English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ I ] / I hope not

I hope not translate Turkish

6,839 parallel translation
I hope not.
İyi ki değilim.
I hope not.
Umarım olmaz.
God, I hope not.
Umarım öyle değildir.
I hope not.
- Umarım söylenmez.
I hope not.
Umarım değildir.
I hope I'm not interrupting anything.
Umarım hiçbir şeyi bölmüyorumdur.
Well, I ho... I hope it's not one big fat waste of time!
Umarım büyük bir zaman kaybı değildir.
I... I hope it's not a problem?
- Umarım sizin için sorun olmaz.
I know it's weird. I hope it's not so weird that you'll say no.
Garip olduğunu biliyorum ama umarım hayır demeni sağlayacak kadar garip değildir.
I hope you're not gonna make a habit of this bursting in.
Umarım bunu alışkanlık haline getirmezsin.
Oh, not recently, I hope.
- Umarım yakın zamanda değildir.
" I hope this show runs for a long time, not because
" Umarım bu gösteri uzun süre devam eder.
Well, I hope it's not a sidewalk painting, because she's already got one!
- Selam, Rose. - Bana Madam Büyükelçi diyebilirsiniz.
I hope you're not thinking...
Umarım düşünmüyorsundur..
I hope that's not supposed to be an impression of us.
Umarım üzerimizde bir etki yaratmaz.
- I hope it's not close.
- Umarım yakına düşmemiştir.
I hope I'm not being a nuisance.
Umarım rahatsızlık vermiyorumdur.
Well, I hope you're not too upset.
- Umarım çok üzgün değilsindir.
Not all going be struck down with Yellow Fever, I hope!
Umarım hepimiz sarı humma tarafından yok edilmeyiz.
No hard feelings, I hope? Of course not.
- Kırgınlık yoktur umarım?
I hope that's not what Ed's doing when he's not listening.
Umarım Ed de dinlemiyorken böyle yapmıyordur.
Oh, God, I hope she's not a drug addict- - although they usually stay in the city.
Umarım uyuşturucu bağımlısı olmamıştır. Gerçi o tipler genellikle şehirde takılıyorlar.
♪ I hope I'm not to blame. ♪
# Umuyorum suç bende değildir. #
You're not expecting trouble, I hope.
Bir bela beklemiyorsunuzdur umarım.
I hope she's not upset about something.
Umarım bir şeyler onun canını sıkmamıştır.
I hope I'm not disturbing you, Fraulein.
Umarım sizi rahatsız etmiyorumdur Fraulein.
Well, I hope you're not planning on leaving too soon.
Erken gitmeyi plânlamıyorsundur umarım.
Look, I hope you're not intimidated by me.
Umarım benden korkmamışsındır.
I hope you're not too tired after your exertions.
Umarım uğraşlarından sonra çok yorulmamışsındır.
I hope your flurry of telephonic communication does not involve bad news, Mr Barrow.
Umarım telefon kalabalığın kötü haberlerle ilgili değildir Bay Barrow.
Professor pyg : Now, I hope you're not allergic to cat hair.
Şimdi, umarım kedi tüyüne alerjiniz yoktur.
Well, I hope you're not biting off more than you can chew.
Umarım boyundan büyük işe kalkışmıyorsundur.
- Oh, I do hope not.
- Umarım olmaz öyle bir şey.
I hope not, anyway.
Almam umarım.
I hope you're not bleeding.
Umarım bir yerin kanamıyordur.
I hope you're not afraid of a little elbow grease, Philip.
Umarım birazcık yorulmaktan korkmazsın Philip.
Hope it's not the cow I just lassoed. It was a baby. ( Laughs )
Umarım az önce kementle yakaladığım ineği doğramıyorumdur.
It's not because of money troubles, I hope.
Umarım parasızlıktan değildir.
I hope I'm not interrupting.
Umarım işinizi bölmüyorumdur?
I hope I'm not interrupting.
Bölmedim umarım.
I hope it's not too forward, But could... could we, like, get a picture with you?
Umarım çok ileri gitmiyorumdur ama birlikte bir resim çekilebilir miyiz?
Whoa. I hope he's not gonna charge us to do the whole thing again.
Umarım her şeyi tekrar yapacağı için bizi suçlamaz.
Now, I hope to not see any of you any time soon, especially tonight, as I hate fuckin'parties.
Umarım artık herhangi birinizi yakın zaman içinde görmem. Özellikle de bu akşam. Çünkü kahrolası partilerden nefret ederim.
I just hope it doesn't jinx it with him not being here.
Umarım burada olmaması bir uğursuzluk getirmez.
I hope he's not off into trouble again.
Umarım yine bir yerlerde yaramazlık yapmıyordur.
Whatever it is, Bea, I hope you're not playing a dangerous game.
Her ne yapıyorsan Bea, umarım ateşle oynamıyorsundur.
- Sorry, I hope I'm not being too...
- Pardon, umarım çok da...
Not going away, I hope?
Umarım buradan gitmiyorsundur?
I guess I hope to not lose that feeling that he's near me...
Sanırım onun yanımda olduğunu hissini kaybetmemeyi umuyorum.
- Sir. I hope I'm not interrupting your brief.
- Umarım bilgilendirmeni bölmüyorumdur.
I sure hope to God he's not.
Umarım değildir.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]