In all these years translate Turkish
539 parallel translation
In all these years, I've seen no one.
Bunca yıldır kimseyi görmedim.
You've done four buildings in all these years.
Bunca yıl boyunca dört bina yaptın.
In all these years, I've never seen him eat anything else.
Onca yıldır başka bir şey yediğini görmedim.
In all these years, I've never touched another book.
Bunca yıldır başka bir kitaba bir defa olsun dokunmamıştım.
In all these years you never believed I loved you.
Bunca yıl seni gerçekten sevdiğime inanmadın.
" that in all these years no one else has ever come here...
.. benden başka kimse olmadı?
Army coffee hasn't improved in all these years.
Bunca yıla rağmen ordu kahvesi hiç değişmemiş.
You've never forgiven me in all these years.
Bunca yıldır beni affedemedin gitti.
In all these years... you know that I have had only one object :
Bunca yıl boyunca... biliyorsunuz ki bir tek hedefim oldu.
I've never been late or missed a single day's work in all these years
Bunca yıldır, bir gün olsun ne işe geç kaldım, ne de gelmemezlik yaptım.
If it hasn't broken in all these years how can it break now? Come
Bunca yıldır kırılmayan şimdi neden kırılsın?
In all these years, Anjali could never tell Sanju how dearly she loves him?
Bu kadar yıldır, Anjali Sanjay'a onu ne kadar çok sevdiğini söyleyemedi mi?
What important exchange have we had in all these years?
Bu kadar yılda birbirimize önemli bir şey söyledik mi?
You haven't changed in all these years.
Bunca senedir hiç değişmemişsin.
She's hid herself away living in torment while avoiding others all these years, hasn't she?
Bugüne kadar gizlenmiş, sefalet içinde bir yaşam sürmüştü.
The poor creature has taken the affair very seriously, and has been waiting all these years with her child in tender longing for you...
Zavallı şey meseleyi çok ciddiye aldı ve bütün bu yıllar boyunca çocuğuyla birlikte güçlü bir özlem ve hassasiyetle seni bekliyor...'
Do you remember those jars of poison on the shelves in Grandfather's laboratory all these years?
Büyükbabanın laboratuvarının raflarında yıllardır duran... zehir kavanozlarını hatırladın mı?
After all these years of waiting, I'll take no stock in it.
Beklediğimiz bunca yıldan sonra, hiç su biriktirmeyeceğim.
Thirty pounds odd in notes and silver I've earned these past 15 years, that's all.
Geçtiğimiz 15 yıl içinde kendi başıma para ve gümüş olarak 30 paund para kazandım. Hepsi bu kadar.
Perhaps you don't believe that a girl of 11 could fall in love and stay in love all these years.
Belki de 11 yaşında bir kızın aşık olabileceğine ve bunca sene aşık kalabileceğine inanmıyorsun.
These were the happiest years of all the years I had in my island.
Bunlar adada geçirdiğim en mutlu yıllardı.
And yet in all these 19 years... ... you personally have never again been bothered by this planetary force?
Ondan sonraki 19 yıl boyunca siz bu gezegen gücü tarafından bir daha hiç rahatsız edilmediniz mi?
Sire, I have all these years lived in the hope Your Majesty would call me.
Lordum, uzun yıllardır sizin beni çağırmanız ümidiyle yaşadım.
If we have nothing in common, what has held us together all these years?
Eğer hiçbir ortak yanımız yoksa, bunca yıl ikimizi birarada tutan neydi?
After all these years... here I am back in this cafe
Bütün o yıllardan sonra... kendimi yine bu cafede buldum.
The oil man made Finley a partner and Boss Finley made his oil partner the governor and kept him in office all these years.
Hayır kirlenirsin. Sarıl. Lütfen bana sarıl.
I've been in Milan all these years, where did you think I was?
Yıllarca Milan'da kaldım, sen nereli olduğumu sanıyordun?
All these years in this wilderness. And what have we accomplished?
Bütün bu vahşi bölgelerde geçen yıllardan sonra... ne başardık biz?
But I never expected to see you in my shop after all these years.
Ama bu kadar yıl sonra dükkânımda seni görmeyi hiç beklemiyordum.
[SPEAKING IN FRENCH] You know how much you've cost me all these years?
[fransızca söylenme] bana bu yıl nekadara mal olduğunu biliyor musun?
Those of us what has been in debt to Mr S all these years will never forget what a rare and beautiful thing he has just done for us. Right?
Aramızda bunca sene Bay S'e borcu olanlar, kendisinin bugün ne hoş bir davranışta bulunduğunu asla unutmayacak.
Really, to be in uncertainty all these years!
Gerçekten, bu belirsizliğe yıllarca dayanmak!
I'm in business with my brother Vance... for all these years, except for two or three when he was ahead of me.
Yıllardır kardeşim Vance ile çalışıyorum. Ancak o iki-üç yıl benden daha eski.
After all, we've not worked all these years... in order to be upstaged by this fat hog... that calls herself Divine.
Hepsinde öte, biz bunca sene... kendine Divine diyen bir şişman domuz tarafından arka planda kalmak için çalışmadık...
All these years and with anyone who appeared... and even when you were at home, in the next room.
Yıllarca, ne yaptığını bilmiyorum! Ev de olduğun zamanlarda bile yan odada yattın!
In all the years we've been tracking coons and possums in these woods... He ain't never tore one of them up yet. Mm-mmm, no...
Bu ormanlarda rakun ve opossum yakaladığımız tüm bu yıllar boyunca onların hiçbirini yırtıp parçalamadı.
From wanting it in my hand all these years.
Bunca yıldır onu tutabilmek istedim.
Who wouldn't be, living in this hell of radiation for all these years?
Kim değilki, bu cehennemde uzun zamandır radyasyona mağruz yaşamıyormuyuz?
And all these years I've been in love with nothing but a set of goddamn toothbrushes.
Ve bunca yıl lanet olası bir diş fırçası setinden başka bir şeye aşık olmamışım.
After all these years, I still couldn't teach my son-in-laws and my daughters that breakfast is eaten on time in this home.
Yahu yıllardır ben kızlarıma damatlarıma öğretemedim mi? - Bu evde kahvaltıya zamanında inilir.
You know all this time that I've been away these ten years whenever I think of something, or talk about something the first thing I do is imagine it in print
Biliyor musun? Uzakta olduğum bunca zaman boyunca... yani tam olarak 10 yıl boyunca... ne zaman bir şey düşünsem ya da bir şey hakkında konuşsam... yaptığım ilk şey, onu basılmış halde düşlemektir.
No shit now, Eddie. Can you think of any reason why anyone would be sniffing around in your life after all these years?
Onca yıldan sonra gelip hayatında olanlarla ilgilenebilecek birini tanıyor musun?
The strangest part, is that after all these years, after the biggest manhunt in Two Pines'history, they never found the killer.
En garibi de, bunca yıl.. ... Çifte Çamlar Kasabası tarihinin en büyük insan avının yapılmış olmasına rağmen katili hiç bulamamış olmaları.
I never dared to hope, all these years, that it was in your keeping.
Bunca yıldır senin sakladığını ummaya dahi cesaret edemedim.
Well, Mac, you know how that old turkey's had it in for me all these years.
Mac, bu adi heriflerin yillardir ensemde oldugunu biliyorsun.
I've busted my coconut for 10 years to locate and apprehend these people... and now someone wants to step in and get all the glory.
10 yıldır bu adamları bulmak ve tutuklamak için kendimi paraladım ve şimdi biri çıkıp bütün zaferi üstüne almak istiyor.
These children are all 8, 9, and 10 years old though they have the physical characteristics of someone in their 70s or even older.
Bu çocuklar, 8, 9 ve 10 yaşlarında ancak 70 yaşında hatta daha yaşlı bir insanın fiziksel özelliklerine sahipler.
All these years you've been the boss in the family.
Bunca yıldır ailene reislik yaptın
The newspaper's worn away in my pocket all these years.
Gazete bunca yıldır cebimde durmaktan yıprandı
All these years, you've been interested in the others.
Tüm bu yıllar boyunca, hep diğerleriyle ilgilendin.
You remembered we met in a dream for all these years?
bunca yıldan sonra sen rüyanda bir araya geldiğimizi hatırladınmı?