English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ L ] / Lightly

Lightly translate Turkish

1,480 parallel translation
.. nor taken in hand unadvisedly, lightly, wantonly...
... yerine getirmek için, akılsız, tecrübesiz ve kötü maksatlı...
Friendship is something that should never be taken lightly, Paul.
Dostluk hafife alïnmamasï gereken bir seydir, Paul.
Step lightly, darling.
Yavaşça in hayatım.
I am heavy and weary you, on your white wings float along so lightly.
# İşte burada bulduk birbirimizi # Bitkinim burada # Oysa sen beyaz kanatlarınla
You got off lightly.
Ucuz atlatmışsın.
I'm not asking it lightly.
Senden kibarca rica etmiyorum.
I've taken you lightly Chock.
Ulan Takoz, seni hafife almışım.
Never take him lightly.
Sakın onu hafife alma.
Listen, Nic, I have not gone into this lightly.
Dinle Nic. Buna tesadüfen karar vermedim.
The fact is, on the steppes they take everything very lightly.
Gerçek şu ki, bozkırlar.. .. insanın üzerinden herşeyi hafifçe alırlar.
But I don't think Jan is the type to take losing very lightly.
Ama Jan'in kaybetmeyi önemsemeyen biri olduğunu sanmıyorum.
If you took my words lightly then you will repent!
Laflarımı ciddiye almazsan sonu kötüye varır!
I only hit him lightly.
Sadece yumuşakça vurmuştum.
Okay, so bite it lightly, okay?
Tamam yavaşça ısır tamam mı?
Hold your fingers lightly between the thumb and the forefinger.
Yavaşça baş parmağınla... işaret parmağını tut.
You can just push it lightly.
Kapıyı yavaşça itebilirsin.
- I just meant to brush you lightly. - I know.
- Sadece yavaşça sana dokunmak istemiştim.
I think it could backfire on you because it's gonna seem... like you're taking marriage, uh, lightly, you know.
Bence sana geri tepebilir çünkü öyle görünüyor ki evliliği hafife alıyorsun, bilirsin.
I will not take this sacred duty lightly.
Bu kutsal görevi hafife almayacağım.
No one should take that lightly.
Kimse bunu hoş görmemelidir.
And, indeed, Christians and witches... and other groups have been persecuted over the years... and no one should take persecution lightly.
Ve hakikaten, Hıristiyanlar, cadılar ve diğer gruplar yıllardır zulme maruz kalıyorlar. Ve kimse zulmü hoş göremez.
But... we should take Halloween lightly.
Ama Cadılar Bayramı hoş görülebilir.
But she was a pocha, a traitor, and people like that aren't taken lightly in Sinaloa.
Ama o kadın gizli iş yürütüyordu, bir haindi, ve Sinaloa'da böyle insanlar pek sevilmezler.
That's what the aroma reminded me of - snapper... lightly layered with a sweet and sour relish.
Kokusu anımsattı. Levrek, hafifçe tatlı ve tuzlu bir çeşniyle kaplanmış.
I've got him lightly sedated and he's resting.
Düzelecek.Hafif bir sakinleştirici verdim, şu an istirahatte.
Tread lightly, Mister Smith,
Adımlarınızı usulca atın Bay Smith,
" Therefore, not to be entered into lightly...
" Bu yüzden ciddiyetsizce değil...
Tread lightly, who lives in hope of pussy.
Bana yanaşman için daha çok çalışman lazım.
Lynette knew serious illness was not a matter to be treated lightly.
Lynette biliyordu ki, ciddi bir hastalık hafife alınacak bir şey değildi.
If I had meant to hurt you, you wouldn't have any ribs left so you got off lightly.
Sana zarar verseydim sağlam kaburgan kalmazdı.
STILL, BORDER CROSSINGS ARE NOTHING TO BE TAKEN LIGHTLY.
Yine de sınır geçişi hafife alınacak bir şey değil.
Well, it's not anything to be taken lightly, either.
O çocuğun ciddi sorunları var.
Never have I lightly caressed the angular frame that is my torso.
Vücudumu dairesel ve yavaşça okşayamıyordum.
Then you know we don't take this lightly.
- O zaman bu işi hafife almadığımızı bilirsiniz.
I've had Mr. Cord go lightly on your husband.
Bay Cord'a, kocanı rahat bırakmasını söyledim.
Marriage, as you know, is a union that should not be entered into lightly.
Bildiğiniz gibi evlilik, hafife alınmaması gereken bir birlikteliktir.
Look, you know I would never suggest this lightly.
Bunu asla önermeyeceğimi biliyorsunuz, ama o olduğu şey.
We have a cajun salmon, it's lightly blackened, served with a side of jambalaya.
Bilmemneyle servis edilen, az pişmiş somon balığı.
[Lightly suspenseful instrumental music]
[Hafiften şüpheli enstrümantal müzik]
[Lightly suspenseful instrumental music continues]
[Hafiften şüpheli enstrümantal müzik devam ediyor]
Tread lightly.
Yürüyeceksin ama iz bırakmayacaksın.
Step lightly, chunky.
- Biraz hafif bas şişko.
His name is not one to be used lightly!
Yalan söylüyorsun! Onun adını bu kadar rahat kullanamazsın!
It was obvious to the guards on duty outside the ghetto - Battel wasn`t going to give up lightly.
Gettonun dışındaki görevli gardiyanlar Battel'in kolay kolay pes etmeyeceğini anlamıştı.
Mind you, I am not taking the substitute soul reaper's skills lightly...
Temsilci Shinigami'mizin gücünü küçümsemiyorum.
I appreciate, truly, that it ´ s hard to accept these rulings, but I can assure you the men and women who made this decisión did not treat it lightly.
Sizi anlıyorum, kabul etmek zor ama sizi temin ederim ki bu kararı veren kurul üyeleri davayı asla hafife almadı.
What makes it such a challenge, is that these agile little apes flip lightly from tree to tree, cleverly understanding that the high branches can take their weight, but cannot support a leopard.
Bunu adeta bir yarış haline getiren, çevik maymunların ağaçtan ağaca atlamasıydı. En üstteki zayıf dalların onların ağırlığını kaldırabileceği, fakat bir leoparı taşıyamayacağını zekice anlayabilmek önemliydi.
I'm gonna call Maya over, and then I just want you to let up ever so lightly, all right?
Maya'yı buraya çağıracağım ardından sizden freni yavaşça bırakmanızı istiyorum, tamam mı?
I just want to know that you... that this isn't something you would take lightly.
Sadece senin bunu hafife almadığını bilmek istiyorum.
It said, "Wash in lukewarm water and spin lightly."
Etikette "Ilık suda yıkayın ve hafifçe sıkın." yazıyordu.
Well, tread lightly, Kit.
Pekala.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]