My dad's translate Turkish
10,567 parallel translation
My dad says that the FBI is outdated.
Babam FBI'ın geri kalmış bir yer olduğunu söylüyor.
My dad says the Vice President doesn't to anything.
- Baba Başkan Yardımcısı hiçbir şey yapmıyor diyor.
The reason she's with my dad is not important. 'Cause the crazy, worried expression on your face is singing a whole different tune. Really?
Babamla olmasının sebebi önemli değil.
She's with my dad.
Babamın yanında. Güzel.
He's the reason I had to move on to my dad's boat.
Babamın yatına taşınma sebebim o. - Anlaşamıyor muydunuz?
The... There's a portable hard drive in a safe in my dad's house.
Babamın evindeki kasada bir harici sabit disk var.
Your sister works for my dad down at the station.
Kız kardeşin babam için çalışıyor.
While he was waiting in line, Mark shot my dad in the face for a few hundred dollars.
Sırasını beklediği yerde birkaç yüz dolar çalmak için Mark babamı kafasından vurmuştu.
So I called my dad to let him know that Kai's gone, but all he wants to know is where the ascendant is.
Kai'nin gittiğini haber vermek için babamı aradım tek sorduğu yükselenin nerede olduğuydu.
According to this, my dad bought it in 1977.
Bu belgeye göre, 1977'de babam almış.
Linn, your replacement, wanted me to go to my dad's memorial service but I couldn't.
Yerine gelen Linn, benden babamın cenaze törenine katılmamı istedi. Ama yapamadım.
If you think I'm a hard bastard, you should have met my dad.
Babamla tanıştıysanız alçak bir herif olduğumu düşünüyor olmalısınız.
I think it's because I take after my dad completely.
Babama çektiğim için.
She has my dad's gun, okay?
Babamın silahını aldı, tamam mı?
So long as you realize that my dad's in the bubble.
- Babamın da o balonda olduğunu bildiğin sürece.
My dad cut a deal with the feds.
Babam federallerle anlaşmaya varmış.
My dad's here.
- Babam geldi.
I feel like my dad's gonna come after me.
- Babamın peşime düşeceğini hissettim.
Oh, God, she was working on a cure, trying to save people, like my dad.
Tanrım, o bir tedavi üzerinde çalışıyordu insanları kurtarmaya çalışıyordu, babam gibi.
But, sure, what my dad is going through, it's-it's hard.
Tabii ki babam zor bir dönemden geçiyor.
I saw him kick my dad's jaguar once.
Bir keresinde babamın Jaguar'ını tekmeledi.
What's best for my family is that they grow up with a dad who's proud of what he does.
Ailem için en iyi olan şey, yaptığı işlerden gurur duyan bir babayla büyümeleri.
- there's nothing more I can do. - I just can't bear it, for our William's dad to be thrown out of his farm when ifs all my fault.
- William'ımızın babasının benim hatamla çiftlikten bu şekilde çıkarılmasına katlanamıyorum.
- My dad's gonna kill me.
- Babam beni öldürecek.
My mom knows even less about my dad's job than I do.
Annem babamın işleri konusunu benden bile daha az bilir.
My dad has bad handwriting too.
- Benim babamın da çok kötü el yazısı vardır
It's obvious, but my dad won't see it.
Apaçık ortada, ama babam bunu görmüyor.
But my dad, he's still alive.
Lâkin babam, hâlâ hayatta.
So, who's the better surgeon, my mom or my dad?
Daha iyi cerrah kim, annem mi yoksa babam mı?
It's my dad.
Babam arıyor.
My dad's gonna be home soon.
Babam birazdan gelir.
'My dad was out of the country when it happened.'
Babam o zaman şehir dışındaymış.
My dad's waiting outside.
Babam dışarda bekliyor.
No, she's out of town with my dad.
Babamla şehir dışındalar.
My dad drove me in the middle of the night.
Babamla gecenin bir yarısı geldik.
I still couldn't find my dad's car keys though.
Arabanın anahtarlarını bulamadım yine de.
Uh, my dad has some work there so he thought it would be cool if we spent a few days together.
Babamın orada işleri varmış, birkaç gün vakit geçirirsek iyi olur demiş.
Remember, Ultron took over my dad's greatest creation, and I'm taking that personally.
Hatırlıyor musun Ultron babamın en büyük icadını elimden aldı ve bunu şahsıma yapılmış olarak alıyorum.
If you think my dad's design is so bad, you're welcome to get out of Arsenal any time.
Babamın tasarımının bu kadar kötü olduğunu düşünüyorsan Arsenal'in içinden istediğin zaman çıkabilirsin.
~ My dad's dead.
- Benim babam öldü.
Look, my dad's gonna figure something out.
Bak... Babam bir çaresini bulacak.
He's my ex, Joe's dad.
Eski kocam, Joe'nun babası.
He's not my dad.
Babam falan değil.
She's been waiting a long time for my dad to kick off, and now that he has, I'm in her way.
Çok uzun zaman babamın kıçıma tekmeyi basmasını bekledi işte şimdi oldu, Ona engel oluyordum.
Somehow I burned down my dad's vacation home.
Nasıl olduysa babamın tatil evini yaktım.
I came back to Korea for my dad's funeral.
Kore'ye babamın cenazesi için döndüm.
My Dad's dead and Seung-min will leave.
Babam öldü. Seung Min de gidiyor.
I don't know- - my dad's might have been on there this morning.
Bilmiyorum. Babam bu sabah oraya gitmiş olabilir.
A friend of my dad's is writing it for The Times.
Babamın bir arkadaşı Times'ta yazıyor.
My dad and I were working on a story about her, and we got too close, so they killed him.
Babam ve ben onun hakkında bir hikaye üzerinde çalışıyorduk, o kadar çok yaklaştık ki onu öldürdüler.
When I was 12, I heard you and my dad talking about using my mom's special powers to get stuff.
- Ben 12 yaşındayken, seninle babamın bir şeyler almak için annemin özel güçlerini kullanmaktan bahsettiğinizi duymuştum.
my dad's gonna kill me 18
my dad's here 22
my dad's dead 25
dad's 24
dad's home 22
dad's dead 45
dad's here 32
dad's right 23
my darling 1220
my date 33
my dad's here 22
my dad's dead 25
dad's 24
dad's home 22
dad's dead 45
dad's here 32
dad's right 23
my darling 1220
my date 33
my dad 790
my daughter 1016
my daddy 57
my dad died 38
my day 16
my darling girl 16
my darling boy 22
my dad said 28
my daughter is dead 23
my dad was right 17
my daughter 1016
my daddy 57
my dad died 38
my day 16
my darling girl 16
my darling boy 22
my dad said 28
my daughter is dead 23
my dad was right 17