English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ S ] / Said i

Said i translate Turkish

134,345 parallel translation
I said I was going to Mike's.
Mike'nin yanına gittiğimi söylediğim zaman.
But my mom said I was wrong.
Fakat annem yanıldığımı söyledi.
You said it needed to be fixed, so I called Cousin Mike in Jersey.
Tamire ihtiyacı var demiştin ben de Jersey'deki kuzenim Mike'ı aradım.
I said I did.
İstediğimi söyledim.
I lied to the guys and said i had to yak up last night's purple drink.
Çocuklara dün geceki mor içeceği kusmam gerektiği yalanını söyledim.
What? I thought you said it was a misunderstanding.
Bunun bir yanlış anlaşıIma olduğunu söyledin sanıyordum.
Well, I said I was sorry.
- Hayır üzgün olduğunu söylemedin.
Danny, do you remember this morning when you said I've been "edgy" for the last two months, and if I don't calm down, I'll never make it through the next 11?
Danny, bu sabah bana son iki aydır "sinirli" olduğumu söyledin ya. Sakin olmazsam önümüzdeki 11 ay geçmez demiştin.
Oh, I knew it as soon as I said it.
Söylediğim anda biliyordum.
- I never said that.
- Ben öyle bir şey söylemedim.
Like I said, last minute.
Son dakikada planladı demiştim.
I said okay.
Tamam dedim.
Everything I said, the stuff we were fighting about earlier, I take it back, all of it.
Kavga ederken söylediğim her şeyi tamamen geri alıyorum.
Okay. Forget it. Forget I said anything.
Söylediklerimi unut.
I promise I tried, I did what they said, and I prayed and I prayed, but it didn't work.
Deneyeceğime söz verdim. Söylediklerini yaptım. Sürekli dua ettim ama işe yaramadı.
I know you said you don't want the tumor surgery, and I know...
Ameliyat olmak istemediğini ve korktuğunu biliyorum.
Like I said, I was running point.
Az önce söylediğim gibi, tedaviyi ben yönetiyordum.
I said some place where people don't go,
İnsanların gitmediği bir yer olmasını söyledim.
And I said, "I don't know how he could have broken it playing Ping-Pong," but, you know...
Pinpon oynarken nasıl kırdığını bilmiyorum dedim.
- Aah! - I said don't try anything.
Bir şey yapmaya çalışma dedim.
I said you must get a lot of that here, men beating women, absolving them of their sins.
Bunu sürekli yaşıyorsun dedim,... kadınları döven erkekler,... onların günahlarını bağışlıyorlar.
I know what he said.
Onun ne söylediğini biliyorum.
Twentieth-century poet and hood scholar Biggie Smalls once said, and I quote,
20. yüzyıl şairi ve zenci mahallesi âlimi Biggie Smalls'un dediği gibi, aynen aktarıyorum,
I said, "Coming right up."
"Hemen getireceğim" dedim.
I know I said some things.
Biliyorum bazı şeyler söyledim.
I thought I said, "Don't shoot anyone" "
"Kimseyi vurma" dediğimi sanıyordum.
I said wait there.
Orada bekle dedim.
I guess Bill was right when he said nothing good ever comes in life unless you work at it.
Sanırım, Bill, çalışmadığın müddetçe hayatta hiçbir iyi şey olmaz dediğinde haklıydı.
Forget what I said earlier.
Dediklerimi unut.
No, I said truth.
Hayır, doğruluk dedim.
That's not what I said.
Onu demiyorum.
In high school, Taryn said, if I kept acting like a fool I'd get nowhere in life.
Lisedeyken Taryn aptal gibi davranırsam hayatta hiçbir yere gelemeyeceğimi söylemişti.
- Plea... I said no!
Hayır dedim!
Yeah, that's what I said.
Evet ben de öyle demiştim.
I said this is it, it's showtime.
İşte bu dedim yani şov zamanı.
Well, I thought about what Jimmy said and I'm gonna get a vasectomy.
Jimmy'nin söylediklerini düşündüm ve kendimi kısırlaştırmaya karar verdim.
I-I did what you said.
Dediğini yaptım ; kozumu sürdüm ve
I think it's best We take a short recess, So we can all process what has been said here today.
Sanırım en iyisi kısa bir ara vermek ki böylece bugün konuşulanları özümseyebilelim.
I would've guessed the same thing. - Yeah, if I said
Ben de aynısını tahmin ederdim.
I said, "Sweetie, sleeping with a woman doesn't make you a lesbian, it means you're bored."
Dedim ki : "Tatlım, bir kadınla yatmak seni lezbiyen yapmaz, sadece sıkıldığını gösterir."
- I've said too much.
- Çok konuştum.
I am, uh, so sorry I said those things.
O şeyleri söylediğim için özür dilerim.
You said destroy, so I destroyed.
- Yok et dediniz, ben de ettim.
How the hell are we supposed to find anyone in here? - I said, how the hell are we sup... - What?
- Burada birini nasıl bulabiliriz ki?
I thought you said the spear belonged to us.
Mızrağın bizim olduğunu söyledin sanıyordum.
I heard him. He said, [hoarsely] "Wait."
- Burada kalıp her şeyin olması gerektiği gibi gerçekleştiğinden emin olacağız.
And even though I just said "doody," I'm not laughing.
Kulağa çiş gibi geliyor ama gülmedim.
She said, Don't get caught " So I'm covering my trail by making it look like environmentalists are trying to track a herd of migratory reindeer through the Arctic, but I should have Ryan's location soon.
"Yakalanma" dedi. O yüzden Kuzey Kutbu'nda geyik göçünü takip eden çevreciler gibi davranıyorum, ama yakında Ryan'ı bulurum.
Said that already. I... well, it is.
Gerçekten harika.
I know I said the prom is evil, which is true.
Mezuniyetlerin şeytani olduğunu söylemiştik, ki bu doğru.
I'm afraid of heights. " " Don't be silly, " said Thomas, bravely...
"Aptallık etme" dedi Thomas cesurca.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]