English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ Y ] / You tell him

You tell him translate Turkish

18,765 parallel translation
- What'd you tell him?
- Ona ne söyledin?
So did you tell him what she said?
Onun söylediğini ona ilettin mi?
Why didn't you tell him the truth?
Neden doğruyu söylemedin?
You tell him.
Sen söyleyeceksin.
What did you tell him?
Ona ne söyledin?
Why don't you tell him that yourself?
- Niye gidip bunları kendin söylemiyorsun?
Why don't you tell him that?
Neden ona sen söylemiyorsun?
Well, you tell him thank you.
Teşekkür ettiğimizi söyleyin.
Did you tell him we hope to hear him play violin again?
Ondan bir kez daha keman dinlemek istediğimizi söyledin mi?
He's not gonna let you tell him where to go.
Ona nereye gitmesi gerektigini soylemene izin vermez.
- Well, what did you tell him?
- Ona ne söyledin?
If you recognize him, tell us.
İçlerinden biri tanıdık geldiyse söyle.
Tell him you're going to take a fall in the sixth.
6. rauntta bırakacağını söyle.
Tell him that Sonia's back, reached out to you.
Sonia'nın döndüğünü ve sana ulaştığını söyle.
You want me to put her in a room with Dmitri Sokolov and tell him she's an asset?
Onu Dmitri Sokolov'la aynı odaya sokup önemli olduğunu mu söylememi istiyorsun?
Oh. You tell him that was a good idea?
İyi bir fikir olduğunu mu söyledin?
You tell Chance that I still get to ride him every now and again.
Şans'a ara sıra ona binebileceğimi söyleyeceksin.
I didn't tell you to kill him.
Sana onu öldür demedim.
Please tell me you didn't come out here to talk to Him.
Lütfen onunla konuşmak için buraya çıktığını söyleme.
Dr. Martin, will you please tell him to shut up and just listen to reason?
Dr. Martin, şuna çenesini kapayıp mantıklı düşünmesini söyler misin?
But I saw him, and you can tell he's good people.
- Gördüm ama. Rahatlıkla iyi biri olduğunu söyleyebilirim.
You neglected to tell him anything?
Onu ihmal etmekten başka bir şey anlattın mı?
All I can tell you is that you need to stay away from him.
Sana tek söyleyebileceğim ondan uzak durman gerektiği.
Well, if you catch him before I do, perhaps he'll tell you that.
Onu benden önce yakalarsanız, bunu size söyler belki.
Bloody hell, you have to tell him now, don't you?
Lanet olsun, şimdi ona söylemek zorundasın değil mi?
You might wanna tell that to him.
Belki bunu ona da söylemelisin.
Tell me if you see him.
Onu görürsen haber ver.
You gon'tell him why the other boys kick his ass all the time?
Diğer çocukların onu neden hep dövdüğünü de söyleyecek misin?
You gon'tell him?
Söyleyecek misin?
I -  I will tell him you called.
Aradığınızı söyleyeceğim ona.
Tell him to, you know, dim the lights and rub the balls of her feet.
Ona loş ışıkta taşaklarını annenin ayaklarına sürtmesini söyle.
If I see him, I'll tell him you said hello.
Onu görürsem selamını ileteceğim.
What did you tell him?
- Sen ne dedin?
Shall I tell him you're headed in to see him?
Ona onu görmeye gittiğinizi söyleyeyim mi?
Then tell him what you do know.
Ona bildiklerini söyle.
Right, now tell the nice FBI agent what you didn't tell him last time.
Tamam, şimdi de FBI ajanına son seferinde söylemediğin şeyi söyle.
You need to tell him about the guy with the cobra tattoo.
Ona kobra dövmeli adamı anlatman lazım.
What can you tell me about him?
Onunla ilgili ne söyleyebilirsin?
Tell him you have information about the case.
Dava ile ilgili elinde bilgi olduğunu söyle.
Tell him what you told me.
Ona bana söylediklerini anlat.
Should I tell you why I call him Blacky?
Ona neden Blacky dediğimi söyleyeyim mi?
I will tell him that I felt nervous about our first try at intimacy and I brought you as moral support.
Ona ilk yakınlaşmamızda endişeli hissettiğimi ve seni moral vermen için getirdiğimi söylerim.
What can you tell me about him?
Bana onun hakkında ne söyleyebilirsiniz?
You can't not fucking tell him.
Ona söylemek zorundasın.
If you can hear me, will you... tell... tell Frankie that Daddy loves him?
Beni duyabiliyorsan acaba... Frankie'ye babasının onu çok sevdiğini ve onunla tanışmak için sabırsızlandığımı söyler misin?
And if I come with you will you just talk to him and tell what you've told me.
Ben de seninle gelirsem onunla konuşup bana anlattıklarını anlatır mısın?
If I tell you what you want, will you spare him?
Sana istediklerini söylersem onun canını bağışlayacak mısın?
My hero cop boyfriend is all over TV telling people they're gonna be ok, so I tell everyone here to believe him, because, you know, he's one of the good ones.
Benim kahraman erkek arkadaşım televizyondan herşeyin iyi olacağını söylüyor, ben de herkese ona inanmalarını çünkü onun iyi adamlardan biri olduğunu söylüyorum.
What did I tell you, G? You know, you were all worried about telling him.
Ona söylemekten korkuyordun falan.
You can tell him.
- Hadi Shawnie.
You know, my family's helped Carlos a lot, and now we need him to help us, so if you could just tell him to contact my brother.
Ailem Carlos'a çok yardım etmişti, şimdi de bizim onun yardımına ihtiyacımız var o yüzden ona kardeşimle irtibata geçmesini söylersen.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]