English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ В ] / Всё так запутано

Всё так запутано translate Turkish

73 parallel translation
Всё так запутано.
İşler karışıyor.
Только по-английскому всё так запутано!
Bu kadar karışık olan sadece İngilizce.
Топпер, всё так запутано.
Topper, kafam çok karışık.
Это всё так запутано, коммандер.
Bu olanlar çok utanç verici, Komutan.
Всё так запутано.
Oldukça karışık.
- Здесь всё так запутано.
- Bir sürü kargaşa.
Всё так запутано.
Öylesine karmaşık.
♪ Всё так запутано Какой ответ мне дать?
Bütün yollar karışık Ne cevap verebilirim?
Послушай, всё так запутано.
Bak, bu çok berbat bir durum.
Всё так запутано, как клубок нитей.
Arapsaçına döndü olay.
О, в моей жизни сейчас всё так запутано.
Hayatım darmadağın olmuş durumda şu an!
Боже, всё так запутано.
Tanrım, bu iş gittikçe karıştı.
Сейчас всё так запутано.
Şu an her şey çok karışık.
Всё так запутано.
Çok berbat bir durum bu.
Все так запутано
Herşey karma karışık oldu.
Все так запутано, правда?
O kadar karmaşık ki, değil mi?
Да, у меня в голове все было хотя бы не так запутано.
- Evet, evet. Mükemmel sayılmazdı ama kafam da karışık değildi.
Всё тут так запутано.
Ama bu çok karışık bir durum.
Все так запутано, латано-перелатано.
Tamamı çapraz devre, ve hepsi birbirine girmiş.
Поймите, все так запутано.
Ne kadar karışık olduğunu görüyorsunuz.
О, Боже, все так запутано, я...
Her şey öyle karışık ki...
И все опять стало так запутано, Нана.
- Artık her şey daha zor babaanne.
Поверьте мне, я пыталась... но сейчас все так сложно, так запутано.
İnanın bana denedim. Şu anda işler gerçekten de karışık.
Все что случилось с Ди, это все так запутано, понимаешь?
Yani Dee ile ilgili olan her şey sapa sarmış durumda, bilirsin ya?
Все так ужасно запутано.
Neden bahsediyorsun? - Her şey...
Нет доказательств, нет свидетелей... Так всё запутано.
Belli bir yöntem yok, tanık yok çok karmaşık.
Добровольно ли она поехала или нет... Все так запутано...
Giderken gönüllüydü ya da değildi hadise göründüğünden karmaşık...
Не совсем. Все так запутано.
Olanlar biraz karışık.
Все было так запутано.
Bu bu karman çormandı.
У него все сейчас так запутано
- Şu an mahvolmuş durumda.
- И мать его ребенка только что вернулась, и все так запутано.
Bebeğinin annesi de birden geri döndü ve her şey garip bir hal aldı.
Я понимаю, что все эти "если" и "когда" звучат слегка запутано... но... поверь мне... это и близко не так тяжело как... знать, что... они уже никогда не вернуться назад.
Herhalde bu sana karışık geliyordur ama inan bana bir daha hiç ama hiç dönmeyeceklerini bilmek kadar karmaşık değil.
Здесь всё так замечательно запутано.
Çok hoş bir karmaşa içindeyiz.
Все так запутано.
Hikaye pek bir yere gitmiyor gibi.
Ты прекрасно знаешь, как между нами все так запутано.
Sen de biliyorsun ki omuzlarımızda King's Cross'taki hamallardan bile daha çok yük var.
Все так запутано.
Her şey o kadar berbat ki.
Я работала с профессионалами, наемниками, скомпрометироваными двойными агентами, и все же ничье поведение не было так совершенно запутано, как твое.
Profesyonellerle, paralı askerlerle, çift taraflı çalışan ajanlarla çalıştım ama kimse seninki gibi tümüyle kafa karıştırıcı davranışlarda bulunmamıştı.
Всё запутано, так что, надеюсь, вы меня выслушаете до конца.
Biraz karışık bir mevzu ama nedenlerimi dinleyeceğinizi umuyorum.
Все так запутано.
Bilemiyorum, durum çok karışık.
Почему же опять всё так сложно и запутано?
Neden her şey yine karmakarışık oldu ki?
Всё так запутано.
Bu çok karmaşık.
Но все так запутано.
Ama hala bulanık görünüyor.
Чувак, все, все это, все это так запутано.
Adamım, bu, bu berbat bir şey.
О, боже, все так запутано.
Tanrım, bu tamamen kafa karıştırıcı.
Ты хочешь знать, почему у меня все так запутано?
Neden dağınık vaziyette olduğumu bilmek ister misiniz?
Все не так запутано, как кажется.
Göründüğü kadar kafa karıştırıcı değil.
Адам, в моей жизни сейчас все так запутано... и я не думаю, что ты должен взваливать это на себя.
Adam, konu şu ki, hayatım artık çok karmaşık ve senin de buna maruz kalman gerekmiyor.
Так, значит, он женат, всё запутано, а ты восхитительна.
Pekâlâ, evliymiş, durum karışıkmış, sen de tatlıymışsın.
Не так уж все запутано. Все просто.
Sanırım o kadar karmaşık değil.
Она уже долго болеет, а он о ней заботится, так что, все запутано.
Ama annem uzun zamandır hasta ve o hâlâ onunla ilgileniyor yani biraz karmaşık.
Я не знаю, все так запутано.
Bilmiyorum, çok boktan bir şey bu.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]