Девушкам translate Turkish

Он всегда говорит девушкам не то, что думает.

Ashley'nin kızlara söylediği hiç bir sözün doğruluk payı yoktur.

Покажи девушкам, хорошо? Как делают антрашэ?

Genç hanımlara "entrechat dört" nasıl yapılır, gösterir misin?

За то, что играют бандитов, которые дают девушкам пощечины.

Sert davranıp, kızları itip kakarak.

Но, сир, эта туфелька может подойти многим девушкам.

Ama efendim, bu ayakkabı pek çok kıza uyabilir. Bu, onun sorunu.

Это не к лицу молоденьким девушкам.

Genç bir kıza yakışmıyor.

Должно быть, многие мальчики говорили так своим девушкам.

Birçok erkek sevgilisine aynı şeyi söylemiştir.

Он давал их многим девушкам.

Aynı şeyi bir çok kız içinde yaptı.

Самураи вскружат голову нашим девушкам и девушки сбегут с самураями

Köyün kızları, samurayları duyunca kendilerinden geçiyorlar. Köylüler, samurayların onlara yakın olmasından memnun olmayacaktır.

Как ты думаешь какие парни нужны девушкам?

Sence bir kız nasıl birini ister?

Остаётся признать, молодым девушкам я не интересен, им подавай Грегори Пека.

Kabullen, güzel kızlar beni istemez, Gregory Peck'i isterler.

Я носила её в консерваторию, чтобы показать девушкам из нашей группы.

Çünkü kızlara göstermek istedim.

Киёми продала их девушкам незадолго до Рождества.

Miss Kiyomi onları Noel'den önce kızlara sattı.

Что Вы сделали тем девушкам?

Ne yaptın o kızlara?

Ты объяснишь остальным девушкам?

Durumu diğer kızlara izah eder misin?

Танкреди, такие мерзости рассказывают на исповеди, а не девушкам за обедом.

Tancredi! Böyle şeyler ancak yalnızken söylenir.

Знаешь, когда мы с ним познакомились, он был выдающимся спецом по девушкам.

Onunla tanıştığım dönemde tam bir kız uzmanıydı.

Да Будь осторожен, Верн Я сообщу остальным девушкам.

- Tamam. Dikkatli ol Vern. - Diğer kızlara söyleyeyim.

Тони, налей девушкам что они захотят.

Tony, kızlara ne istiyorlarsa ver.

В Англии таким девушкам не позволили бы гулять в лесу.

İngiltere'de genç kızların böyle gezmesine izin verilmez.

" Понравится ли девушкам это? Понравится ли девушкам то?

" Kızlar bundan hoşlanır mı, kızlar böylesini sever mi?

Вы ошибаетесь, я не пристаю к девушкам на улице. Особенно сегодня.

Kız tavlamak tarzım değildir özellikle de bugün.

Наверное, надо помочь девушкам с ёлкой.

Kızlara yardım edeyim.

Девушкам нравятся такие... Атлетичные.

Yani, kızlar atletik tipleri sevmezler mi?

Девушкам нравятся парни, которые любят детей. Такие... семейные.

Kızlar benim gibi çocuklar ile iyi olan birine direnemez, bilirsin, evcil adamlar.

- Девушкам нравятся книжки с картинками.

- Bayanlar bu kitapları okumaktan hoşlanır.

Гарриет Руфус говорит, все что вы, ребята, делаете, это играете в расшибалочку... и пристаете к проходящим девушкам.

Harriet Rufus, bütün gün bozuk para atıp..... yoldan geçen kızlara laf attığınızı söylüyor.

- Ты пристаешь к проходяшим девушкам?

- Yoldan geçen kızlara laf atıyor musun?

И зачем девушкам все эти академии?

Kızların eğitim almasına ne gerek var?

многим девушкам из братства вчера было плохо, из-за того что вы..

Dün gece bazı kızlar senin yüzünden kafayı yiyordu.

Конечно, я сочувствую этим бедным девушкам.

Elbette bu zavallı kızlara acıyorum.

Двум местным девушкам тоже недавно случилось исчезнуть.

Geçenlerde kaybolan iki kız da öyleydi.

Харлан, ты надоедаешь девушкам?

- Harlan, kızları rahatsız mı ediyorsun? - Yo, hayır.

Таким красивым девушкам, как вы, могу и предупреждение дать.

Dinleyin, siz çok güzel kızlarsınız. Bu seferlik sadece bir uyarı vereceğim.

Ах, Гастингс, Ваше сердце всегда полно сострадания к красивым девушкам, да?

Ah, Hastings. Her zaman güzel kızlara karşı merhametli olmuşsundur.

Сегодня я должен был читать проповедь юным девушкам.

Bugün Kutsal Kefaret grubundaki genç kızlara vaaz verecektim.

Так что когда получу зарплату и поеду в Неаполь, покажу девушкам, что я друг Неруды, поэта любви.

Böylece maaşımı aldığımda, Napoli'ye gideceğim... ve tüm kızlara göstereceğim... Neruda'nın bir arkadaşı olduğumu, "Aşkın Şairi" nin!

Им удаётся что-то сказать девушкам, что им нравятся заставить их влюбиться, жениться на них!

Aşık oldukları kızlarla konuşabilirler... onları da kendilerine aşık etmek, ve onlarla evlenebilmek için.

Мой клиент оставил завещание, по которому все его имущество достается двум шумливым девушкам над моей головой.

Müvekkilim vasiyetine göre bütün servetini üst katındaki "gürültülü kızlara" bırakıyor.

Ну, вы же знете, что такие фильмы весьма... провокационны и деградационно относятся к женщинам и девушкам... и свет там всегда ставят плохо. - Моника, помоги мне.

İşte, bu filmler çirkin filmler ayrıca, kadınları ve dişileri küçük düşürüyor ve ayrıca ışıklandırma da hiç güzel olmuyor ve Monica, sen devam et.

Двум девушкам на дороге опасно.

İki kızın oraya tek başına gitmesi tehlikeli.

На самом деле, ты обычно не подходишь к девушкам. Я права?

Gerçekte kızlara yaklaşmazsın bile, yanılıyor muyum?

Может, девушкам переодеться во что-нибудь... поудобнее?

Belki kızların giysileri daha... -... günlük olabilir.

Ты, наверное, всем девушкам это говоришь.

Muhtemelen bunu her kıza söylüyorsundur.

А девушкам в рекламе, как я поняла, так больно не было.

Reklamdaki kızlar acı çeker gibi görünmüyorlardı.

Он хочет сказать, что это хороший подарок... может, не из тех, что обычно дарят парни своим девушкам.

Tatlım, aslında demek istediği, bunun güzel bir hediye olduğu, ama belki de bir erkek arkadaşın vereceği türde bir hediye olmadığı.

- Девушкам нравятся такие.

- Bilmem ki kizlar seviyor.

Некоторым девушкам нравится, когда отель целиком для них.

Ama ben insan severim Jett. Kalabalık severim.

Девушкам тут небезопасно.

- Bir kız için güvenli değil.

Многим, многим девушкам нравится это.

Bir sürü kız buna bayılır.

Юным девушкам не подобает искать клевер.

Küçük kızlar 4 yapraklı yonca aramamalıdır.

Простите, девушкам вход запрещен.

Hepsi Penny'nin törende okuyacağı konuşma metninde yazıyor.