English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ Д ] / Дома его нет

Дома его нет translate Turkish

267 parallel translation
У него нет телефона А дома его нет.
Telefonu yoktur ve kendi evinde de değil.
Он не вышел на работу, и дома его нет, он пропал.
Dün işe gelmedi ve evinde de yok. Ortadan kayboldu bu yüzden işini devraldım.
- Я так понимаю, у вас дома его нет.
- Sanırım sizin evde bunlardan yok.
- Его нет дома!
- Evde değil!
- Но его нет дома.
Ben onun kadınıyım.
Его нет дома.
- Doktor Jekyll evde yok. - Bana beklememi söyledi.
- Его нет дома.
- "Orada değil."
Конечно, если его нет дома, то где он?
Elbette, eğer evde değilse, nerede olabilir?
Его нет дома.
O burada değil.
Его нет дома, мсье. Вы ошибаетесь.
Biliyorum, ben oğullarını görmeye geldim.
Он устал! Я знаю, что его нет дома.
Evde olmadığını biliyorum.
Но его нет дома.
Daha eve gelmedi.
Его нет дома.
Burada değil.
Однажды утром, в уверенности, что его нет дома, под предлогом каких-то дел я поднялась в его комнату.
Bir sabah onun evde olmadığından emin olduğumdan temizlik bahanesiyle odasına girdim.
Серджио нет дома, вернется 12-го. Что ему передать, я его мама?
Sergio gitti, 12'sinde dönecek.
Отца Киршера нет ни дома, ни в его резиденции, ни в общине, нигде.
Kircher piskoposluk da ve arkadaşında değil.
Его сейчас нет дома, он уехал на деловой ужин. Удивительно!
Henri evde bile değil bu akşam, bir iş yemeği için gitti.
Его нет дома.
Evde yok.
- Его нет дома.
- Evde değil.
Его нет дома!
Evde değildi.
Его дома нет.
Evde değil.
Его нет дома.
- Evde değil.
Но вы захотели сделать это в стенах его собственного дома, да? Что? Нет.
Bunu da, adamın evinin rahatlığında mı yapmak istedin?
Нет, это дом моего отца, но сейчас его нет дома.
La tua casa? Hayır, burası amcamın evi, ama şu an burada değil.
Его нет дома. Что ты здесь делаешь в такой час?
Muhtemelen içeride değil.
- Его нет дома.
- Evde yok.
Нет, его нет дома.
Hayır, o burada değil.
Потому что его нет дома.
Çünkü dükkancı evde değil.
Его нет дома.
Evde değil.
Поэтому позвонила Кадзи-сан, а его нет дома.
O yüzden Kaji ye beni alması için aramıştım ama o da dışarıda.
Полагаю, его нет дома.
Herhalde evde değil.
Его нет дома?
Evde değil mi?
Может, его нет дома.
Belki evde değildir.
Его нет дома, и он не отвечает по пейджеру. Я начинаю волноваться.
Evde değil ve çağrısına cevap vermiyor.
Его нет дома.
Çıkmış.
Я была у него дома, а его там нет.
Evine gittim orada değildi.
- Его нет дома.
Hala yerinde yok!
Его нет дома?
Evinde yok mu?
Его вообще нет дома.
Ama şu anda evinde yok.
Видишь? Почему его нет дома в такое время?
Gecenin bu vakti dışarıda ne işi var?
Не могу пойти ни в один из колледжей, в которые меня взяли... и я не могу остаться дома, потому что у нас его больше нет.
Beni kabul eden üniversitelerden hiçbirine gidemiyorum. Evde de oturamıyorum çünkü artık bir evimiz yok.
Нет, его нет дома.
Evde yok. Pazartesi günkü randevumuzu ertelemek zorunda olduğumu ona iletir misiniz?
Нет же его дома.
Adam evde değil ki.
Его нет дома.
O evde değil.
Если у него нет дома, это не делает его животным.
Sadece evsiz diye, bu onu hayvan yapmaz.
Его тоже нет дома?
Harika, o da mı yok?
- Его нет дома.
Hala gelmemiş!
Его вообще нет дома. У меня его сотовый.
Evde değil ve cep telefonu bende.
У нет ни дома, ни машины на его имя... ни драгоценностей, ни одежды.
Evi yok, kendi adına arabası yok mücevher, elbise falan da yok.
Его нет дома.
Baban evde değil.
Его нет дома.
Kendisi burada değil.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]