Случаи translate Turkish

Никогда не верил в такие случаи. Но они и вправду происходят!

Böyle şeylerin olduğuna inanmazdım asla.

Патологические случаи.

Deliler, patolojik vakalar.

Я не хочу слышать про несчастные случаи на пути домой... или спустившей шине, или про заснули на сеансе!

Dönüş yolunda kaza geçirdiğinizi lastiğinizin patladığını ya da sinemada uyuyakaldığınızı duymak istemiyorum!

Я предпочитаю рискнуть, она должна поменьше двигаться сегодня ночью. Были некоторое странные случаи, раньше, этим вечером.

Onu bu gece hareket ettirmektense bunu göze alırım.

Такие случаи известны.

Başardıkları olmuştu.

Такие случаи известны, мистер Воул.

Bu daha önce olmuştur, Bay Vole.

Инспектор, вам известны случаи, когда грабитель или грабительница проникали в дом и уходили, ничего не взяв?

Tecrübelerinize dayanarak, Müfettiş, hırsızlar ya da kadın hırsızlar bir eve girdiklerinde bir şey almadan çıktıkları olur mu?

Я волнуюсь. Она там одна, а над домом летают эти странные штуковины. К тому же, все эти 2 дня на кладбище происходят какие-нибудь несчастные случаи.

Evin etrafında gizemli şeyler uçuşup mezarlıkta tuhaf şeyler olurken onun evde tek başına olduğunu düşünmek canımı sıkıyor.

Эти случаи тяжелее для доктора, чем для пациента.

Bu tür vakalar doktorlar için daha zordur.

Мне уже не раз приходилось урегулировать такие случаи.

İşleri kaç kez düzeltmek zorunda kaldığımı bilmiyorum.

А у вас были нераскрытые случаи пропажи людей?

Henüz çözülmemiş kayıp olayınız var mı?

Все эти случаи массового обморока, произошли в то же день, что и в Мидвиче.

Tüm bu zaman kesintileri, Midwich'tekiyle aynı gün meydana geldi.

С детьми бывают несчастные случаи.

Çocuklar da kaza geçirebilir.

Эдгар знает случаи полного выздоровления, надежда есть.

Edgar'ın tam olarak iyileşen hastaları olmuş. Daha henüz bir ümit var yani.

Случаи у меня бывали разные.

Ben çok farklı durumlarda yaşadım.

Ну, часто эти случаи происходят из-за потворства.

Bu tip durumlar genellikle cesaret bulunca ortaya çıkar.

Быть может сначала... это будут единичные случаи.

Belki, ilk başta... çok basit birşeyle başlamıştır

Я знаю случаи, когда врачи наживали богатство лечением катаракты.

Doktorlar, katarakt tedavisiyle zengin olur.

Третья категория, самые тяжелые случаи.

En kötüsü üçüncü grupta bulunanlar.

Во всяком случаи, у меня нет причин распускать нюни.

Herneyse, sızlanmak için bir nedenim yok.

Конечно, в случаи рецидива, вы всегда сможете вернуться.

Olur da durumunuz kötüye giderse, geri gelmek zorunda kalırsınız.

В природе есть подобные случаи, капитан.

Doğada bazı örnekler var.

При такое дозе известны случаи возникновения паранойи.

Bu dozlarda şiddetli paranoya olur.

Случаи нераскрытых убийств женщин после Джека-потрошителя.

Karın Deşen Jack'ten beri çözülmeyen seri cinayetlerin dosyaları.

Такие случаи бывали, капитан. Помните...

- Bu daha önce görüldü.

Такие случаи не зарегистрированы, мичман.

Olduğunu gösteren bir kayıt yok.

Всплыли и другие случаи... жестокого обращения с животными.

Polis bir soruşturma yaptı. Adada başka yerlerde de hayvanlara işkence izlerine rastladılar.

Мы установили все случаи внешнего ремонта.

Tamir ettirmek için bakıyoruz.

Надо выявить все несчастные случаи, произошедшие в районе в тот день.

Evet, o gün başka bir kaza olup olmadığını bulmalıyız.

Это на все случаи жизни!

Böyle iyi bir sigorta için çok fazla bir fiyat değil, değil mi?

"Случаи применения домашнего ареста".

"Ev hapsi hükümleri."

Мне не нужны несчастные случаи.

Başıma kaza falan çıkarma şimdi.

Но - и я должен это подчеркнуть - никакая формула не может, и не сможет, охватить все случаи.

Ama, üstüne basarak söylemeliyim ki, hiçbir formül hiçbir zaman tüm vakaları kapsayamaz.

В каждом случаи офицер оказывается рядом.

Böyle durumlarda, suç mahallinin yakınında daima bir polis vardır.

Нам не нужны несчастные случаи, да?

Bu noktada bir kaza olmasını istemeyiz, değil mi?

В вашей семье есть случаи болезни печени?

Ailenizde karaciğer hastalığı var mı?

Смертельные случаи, имущество, демоны.

Ölümler, cinnetler, cinler.

Мне не нужны несчастные случаи.

Herhangi bir kaza istemiyorum.

Так происходят несчастные случаи.

Kazalar böyle oluyor işte.

Несчастные случаи неизбежны.

Kazalar kaçınılmaz oldu.

Возможны случаи, когда довольно незначительные действия приводят к глубоким изменениям.

Fakat bazı istisnai durumlarda ciddi değişiklikler,... göreceli karmaşık ayarlamalarla gerçekleşebilmiştir.

Я наблюдала случаи хищничества, с безусловными проявлениями поведения охотника.

Babunları, aşikar bir şekilde avlanırken... gördüğüm zamanlar oldu.

В случаи необходимости позвоните на радиостанцию "Дабл Ю Ди Дабл Ю Си"

Gerekli durumlarda radyo WDWC ile irtibat kurun.

Бываю случаи как с твоим мужем... когда узнаешь об этом потом... и можешь сказать :

Kocanın başına gelen "kaza" gibi bir olay olsa sen de sonradan duyduğunda şöyle diyebilirsin :

Возможны несчастные случаи.

Kazalar olabilir... Kazalar?

Несчастные случаи?

Jenner?

Когда Я изучала психические отклонения, были случаи...

Bak, anormal psikoloji eğitimi aldığımda...

Вы можете припомнить другие случаи?

Böyle başka bir durum hatırlamıyor musun?

У нас есть доказательства, прежде всего, случаи в церкви.

Şahit gösterebiliriz.

Бывают несчастные случаи.

Kaza olabilir.

Бывают такие случаи, когда неплохо соврать.

Bazen yalan söylemenin faydalı olduğu durumlar da olur.