Я еду домой translate Turkish

Нет, я еду домой и...

Hayır. Ben eve gidiyorum ve...

Я еду домой, даже если мне придётся идти пешком!

Her adımda yürümem de gerekse, eve gidiyorum!

- Я еду домой после этого танца.

- Bu dans bitince eve gidiyorum.

Я еду домой, здоровяк.

- Eve dönüyorum, koca oğlan.

Я еду домой.

Eve gidiyorum.

Я еду домой!

Eve geliyorum.

Скажи маме, что я еду домой!

Anneme eve geleceğimi söyle.

Я еду домой.

Eve geliyorum.

Простите меня за то, что я наговорил. Забудьте мои слова, но я еду домой.

Söylediklerim için özür dilerim ama ben artık gidiyorum.

- Я еду домой.

- Bayım, ben eve gidiyorum.

- У меня есть два дня отпуска, поэтому я еду домой в Нант.

Josette, Booboo'yu okula götürdü. Babam da hâlâ uyuyor.

Я еду домой.

Ben eve dönüyorum!

Я еду домой, папаша.

- Ben eve gidiyorum! Doğal olarak oyuncularımın paralarını öderim.

Заплатите Валлину, я еду домой.

En iyisi Wallin'e öde, ben eve gidiyorum.

Я еду домой, мне уже хватит этих загадок!

Eve gidiyorum bu kadar muamma yeter.

Поэтому я еду домой.

Ben de eve gidiyorum.

- Я еду домой!

- Eve dönmekten!

Я еду домой.

Ben eve gidiyorum.

Я еду домой, где никого не кормят змеями и не вырывают сердца.

İnsanların yılanlara atılmadığı, kalplerinin sökülmediği evime gidiyorum.

Я еду домой.

- Palavra!

Я еду домой. Пошли.

Ben eve gidiyorum.

Передайте Жерарду, что я еду домой.

Samuel Gerard'a söyleyin, ben artık eve gidiyorum.

- В воскресенье я еду домой...

- Sonra Pazar günü...

- Я еду домой.

- Eve gidiyorum.

- Я еду домой

- Eve geliyorum.

- Я еду домой.

- Ben eve gidiyorum.

- Я еду домой!

Eve dönüyorum! - Eve dönüyorum.

Я еду домой.

Eve dönüyorum.

Я еду домой и закажу билеты до Далласа.

Pekala. Dinle beni. Eve gidiyorum ve Dallas'a gitmek için uçuş revervasyonu yaptıracağım.

- Я еду домой.

- Eve geliyorum.

Я еду домой, ладно?

Eve gidiyorum.

Ты должен что-нибудь сделать! - Я еду домой, Синтия.

Eve gidiyorum, Cynthia.

Я еду домой.

- Eve gidiyorum.

Не знаю, я еду домой.

Bilmiyorum. Eve dönüyorum.

Она знала, что я еду домой.

Eve geleceğimi biliyormuş.

- Я еду домой. Где тебя высадить?

- Seni nereye bırakayım?

Я еду домой, Фрэнсис.

Ben gidiyorum Francis. Onu gördüğünde -

АЛАН Я * живу * в Шермон Оукс! И я еду домой, чтобы вернуть себе свой дом.

Evimi geri almak için de şimdi oraya gidiyorum.

АЛАН Нет, я еду домой к жене, чтобы восстановить над ней моё главенство.

Hayır, eve gidip karımın üzerinde hakimiyet kurmam gerek.

Позвоните мне домой, скажите, я еду.

Yola çıktığımı söyle. Sen de gelsen iyi olur.

Я еду домой.

- Ben gidiyorum.

Так я и еду домой...

Bu evin yolu.

Я еду домой!

Evime gitmeliyim.

- Сегодня я еду домой.

Bu gece kaleye gidiyorum.

Но я же завтра еду домой!

Yarın eve gidiyorum.

Я еду домой.

Şu anda eve gidiyorum.

Я еду домой.

Eve mi?

# Я не еду домой, потому что моей детки больше нет

# Eve gidiyorum çünkü bebeğim göçtü

Я еду убедиться, что Дилан не направился домой к той девушке.

Kızın evine gitmeden önce Dylan'ı görmeye gideceğim.

Я свое дело сделал, спасибо. Еду домой.

Görevimi yaptım, dönüyorum.

Знай, я сейчас же еду домой и дам Джефу Шоу по морде.

Hemen şimdi eve gideceğim... ve Jeff Shaw'ın ağzını burnunu kıracağım!