Я тебе завидую translate Turkish

Как я тебе завидую, такая привлекательная и лучезарная жена. Ослепительна как солнце!

Sizi kıskanıyorum Şerif, hem güzel, hem de yukarıdaki güneş kadar göz kamaştırıcı bir eş.

Я тебе завидую.

Sana imreniyorum.

Я тебе завидую!

Kıskandım doğrusu!

Как я тебе завидую.

Çok imrendim.

Должен признаться, я тебе завидую.

Sana imrendiğimi itiraf etmeliyim.

Да, я тебе завидую.

Evet seni kıskanıyorum.

Я тебе завидую.

Şimdi seni kıskandım işte.

Знаешь, Дафни, долже сказать, иногда я тебе завидую.

Bazen seni kıskanıyorum Daphne.

Как я тебе завидую!

Seni öylesine kıskanıyorum ki.

O, Дебра, я тебе завидую, как ты можешь просто выкатываться из кровати, надеть что попало и на все плевать.

Debra, sana özeniyorum, yataktan kalktığın şekilde dolaşıyorsun. Ve umurunda bile değil.

Я тебе завидую, Максимус.

Sana gıpta ediyorum, Maximus.

Ух как я тебе завидую.

Burada sürekli yağmur yağıyor.

Знаешь, в чём я тебе завидую, Пэйси?

En çok hangi tarafına gıpta ediyorum biliyor musun, Pace?

Я тебе завидую.

Muhteşem olacaksın.

- Нет я спала с его отцом, а через девять месяцев родила довольно просто все да. тут я тебе завидую

Babasıyla yattım, dokuz ay sonra onu doğurdum. Gayet, düzgün. Evet. sana gıpta ediyorum.

Я тебе завидую! Да, Юрген!

Sen şanslı adamsın, Jürgen.

- Нет. Я тебе завидую.

Seni kıskanıyorum.

И я сама завидую тебе - увидишь это все в первый раз.

Ben bile imreniyorum sana.

Я завидую тебе чёрной завистью.

Oh, hasedimden çatlayacağım şimdi!

Я завидую тебе, дядя. Завидую твоему возрасту.

Sana ve yaşına imreniyorum, amca.

Знаешь, Бакстер, я завидую тебе.

Baxter, sana imreniyorum.

Я тебе завидую.

Kıskanıyorum.

Я завидую тебе.

Seni kıskanıyorum.

Орин, я завидую тебе.

Sana gıpta ediyorum.

Я немного завидую тебе, хорошо когда о тебе заботятся.

Sizinkilerle ilgili başının etini yiyorum çünkü kıskanıyorum.

- Но теперь я завидую тебе еще больше.

Tıpkı şimdi olduğu gibi.

- Я так тебе завидую!

- Ben de isterim yahu!

Я завидую твоей безграничной вере и завидую тебе потому что... потому что... ты попадёшь на небеса.

Sahip olduğun muazzam inancı kıskanıyorum. Kıskanıyorum çünkü cennete gideceksin.

Йошида, я завидую тебе...

Yoshida, sana imreniyorum...

Я так завидую тебе.

Seni gerçekten kıskanıyorum.

Я завидую тебе.

Sana imreniyorum.

Знаешь, я завидую тебе.

Sana imreniyorum.

- Я не завидую тебе, понимаешь?

- Bak bu akşam birlikte olalım.

- Я не завидую тебе. Но куда ты идёшь?

- Bozmak istemedim sadece nereye gittiğini merak ediyorum?

Я завидую тебе, всегда завидовала.

sana imreniyorum, hep imrendim.

Я даже слегка тебе завидую.

Birazcık kıskandım.

Я тебе завидую.

Kıskançlıktan yemyeşil oldum...

Я тебе завидую.

Seni kıskanıyorum.

Я тебе не завидую.

Sana karşı bir düşmanlığım yok.

Я завидую тебе твоей юности и тому, ч то ты далеко от этого жестокого конфликта.

Sana, gençliğine ve parçası olduğum bu zalim çatışmadan uzak oluşuna imreniyorum.

Я тебе не завидую.

Seni kıskanmıyorum.

О, я так тебе завидую.

Seni kıskandım.

Только между нами. Я тебе даже завидую.

Aramızda kalsın, seni az da olsa kıskanıyorum.

Я очень тебе завидую.

Çok kıskandım.

Я тебе завидую А чему тут завидовать?

İşi olan insanları kıskanıyorum.

Да, я иногда мечтаю быть таким же свободным и независимым, как ты. Я немного тебе завидую.

Sadece bilmiyorum, bazen keşke daha özgür ruhlu olsaydım diye düşünüyorum, ve... mutlu ve şanslı bir sosyopat olmak hoş olurdu.

Я не завидую тебе из-за твоего юноши.

Sana kesinlikle özenmiyorum.

Завидую я тебе Чоуджи.

Chouji, çok şanslısın.

Я немного завидую тебе, то, что ты можешь покрасить свои волосы.

Saçını boyuyorsun, seni çok kıskanıyorum.

- Я не завидую тебе.

Sana imrenmiyorum.

- Я завидую тебе.

- Sana imreniyorum.