English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ A ] / Alın bunu

Alın bunu translate English

2,099 parallel translation
Alın bunu. Teşekkürler.
Here, hold on to that.
Alın bunu buradan.
Get him out of here.
Alın bunu!
keep him here.
- Harika, alın bunu.
Oh, great.Here. Take these.
Harika, alın bunu.
Great.Here. Take these.
Alın bunu.
Take it.
Yeterince fazla dozda alınırsa, bunu kullanan denek, üst düzeyde agresif olup, şiddet davranışları sergiliyor.
a large enough dose could cause a subject to overload and slip into extreme aggression and violent behavior.
Bunu rahatsız edici bir alışkanlık haline getirmeye başladın sen.
This is becoming a habit of yours. A really annoying one.
Alın, bunu düşürmüş.
Here, she dropped this.
Biz bunu teyit edinceye kadar açığa alındın.
You're on administrative duty until we confirm that.
Bazılarının ödeyecek fazladan parası yoktu veya bunu yapmaları bazen biraz zaman alırdı. Ne var ki, aracılar bekleyemeyecek kadar huzursuzlardı.
And that's a difficult thing to do, some people didn't have additional cash to bring in or it took them some time perhaps to do it, but the brokers were very uneasy they couldn't wait.
.. umarım bunu alırsınız.
I hope you get it.
Bu kadın kronik depresyon tedavisi alıyordu. Kocasına yazdığı notta da bunu açıkça belirtmiş.
This woman was being treated for chronic depression- - she even said as much in the note that she left for her husband.
İnsanlara "dostum" demek gibi bir alışkanlığın var ama bunu gerçek anlamda söylediğini sanmıyorum.
You're in the habit of calling people "friend," - but I don't think you mean it.
Al bunu, ağzının ve burnunun üzerine koy, en azından arabana varana kadar.
Take this, put it over your mouth, over your nose, ast least until you get to the car.
Şimdi, lütfen bunu alın.
This is just a token from me.
Biri onun başını aldı Bay Cody. Kendimi bunu bir ödül için yaptıklarını düşünmekten alıkoyamıyorum.
Something from the Dr. Jekyll side of his mind.
Leandra, Seven ve Magda'nın güçlerini alıpta onları birer köylüye çevirirken, bunu onlara söylemeliydin.
You tell that to Seven and Magda when Leandra turns them into peasants and strips away all their powers.
Sizi koruması için bunu alır mısınız?
Will you take this for your protection?
bunu konuşmanın can alıcı kısmı yapmandan.
It was the centerpiece of your speech.
Sakın bunu üzerine alınma.
Try not to take it personally.
Bunu size ucuza vereceğim, alın bir tane.
- Look at this octopus.
Al bunu da torbanın içine koy, kaybolmasın ama dikkat et.
Here, put this in the bag too. But careful it doesn't get lost.
Al, gelecek sefer Puck seni çöpe attığında bunu kullanırsın.
Here, hang on to that for the next time Puck throws you in the Dumpster.
Aynı nedenden dolayı bu kalemi alıp... Adının Steve olduğunu söyledikten sonra, bunu yapabilirim.
For the same reason I can pick up this pencil... tell you it's name is Steve, and go like this.
Alın bunu!
Take this!
Bunu başka alıcılar olmadan yapamazsın.
You wouldn't do that unless there were other recipients.
Âmirin sana bir vak'ayı vermişse, sızlanmadan alırsın. Bunu biliyor.
When your supervisor assigns you a case, you don't whine about it, you take it ; he knows that.
Al bakalım, bunu eski yöntemle yapacağız, kurşun kalem ve üçüncü sınıf matematik bilgin ile.
Here, we do things old school, with a dull pencil and all your third grade math skills.
Lütfen alın bunu.
Please take this.
Bunu sen almazsan, başkası alır. Hayatının en büyük fırsatını kaçırıyorsun!
If we get to someone else, you'll be missing out on the opportunity of your life!
Bunu alırsan eğer, bu kadar ağır bavulların yanında bana yardımcı olacaksın.
If you take it, it'd be a help since it's just that much less luggage for me.
Sanmıştım ki bunu gerçekten ciddiye alırsın. Fakat sanırım bu benim hatamdı.
You know, I thought you would actually take this seriously but I guess that was my mistake.
Ne yapalım biliyormusun, şu alıkonulma cezasını on güne çıkaralım Bunu neden yapıyorsun?
What is this about? Is it because I didn't enter your stupid contest?
Bunu al, atıcının pozisyonunu al ve ve hedefe ateş et.
Take this, go to the shooter's position and shoot the target.
Bunu alın. boyanmış yaşlı kısrağı... ve siyah olanla, arkadakini.
Take this one. That one's worthless. A painted old nag.
Al bunu, kardeşinle paylaşın.
Share this with your brother.
Ve eğer bunu yapmaya karar verirsen, seni eve geri alıyoruz. - Bize geri taşınacaksın.
We've decided if you do this, we're taking you out of the home and moving you back in with us.
Alın bunu.
Take him.
Şimdi bunu al, Amir Khan'ın evinin bahçesine gizlice göm.
Take it to Amir Khan's house and bury it secretly in his back yard.
Ama bunu sana neden söylediğimi bilmiyorum. Panther olup da bunun elinden alınmasının nasıl olduğunu bilirsin.
I don't know why I'm saying this to you, you know what it's like to be a Panther and have it taken away from you.
Bunu satıcının mutlaka alıcıya açıklaması gerekiyor, Rita ikisi de değilmiş.
it's just something That the seller has to disclose to the buyer, but she was neither.
Çünkü meyve suyu alınca bunu yaparsın.
That's what you do when you get juice.
Bunu da alın.
Here.
Genellikle insanların bunu aşması bir kaç ay alır, ama sen?
That usually takes people a few months, but you?
Kirli çamaşırlarını alırken bunu odanda buldum.
I found this in your room when I was bringing up your laundry.
Alın, bunu verdiğimi ona söylemeyin.
Here. Don't tell her I did this.
Üçüncüsünde de yaşlı köpekleri ve osurma makinası.. ya da ona benzer birşey olan... bir kadının evindeydi... ama ona katlandım ve senin lanet olası göçmenlik... belgeni aldım. Bu yüzden, al bunu.
The third one was in some woman's house with old dogs or a fart machine or something, but I stuck it out and I got your damn... notarized whatever it is.
- Şimdilik bunu alın.
- Take this for now.
Bunu alıyorum. Diğeri kalsın.
I'll have this, you can keep that.
Akrabandan mı alırsın dayından mı alırsın onu bunu bilmem.
Get it from Can, from a friend, from family, I don't care.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]