Ben ilgileneceğim translate English
908 parallel translation
Seninle ben ilgileneceğim.
I'll take care of you.
İlk bana söyleyin, onunla ben ilgileneceğim.
I'll make sure to reprimand her for you. Tell me who it is first.
Nakillerle ben ilgileneceğim.
I'll be handling all of the transplants.
Bir şeye ihtiyacınız olursa bugün sizinle ben ilgileneceğim.
You guys need anything, I'm your gal today.
Hadi gelin. Siz ikinizle ben ilgileneceğim.
I'm gonna take care of you two myself.
Bu kızlarla bizzat ben ilgileneceğim.
- I'm going to check these two girls in personally.
Ben ilgileneceğim.
I'll handle this myself.
Ben ilgileneceğim seninle.
I'll take care of you.
Bu olayla artık ben ilgileneceğim.
I'm taking charge of this case myself.
Şu andan itibaren herşeyle ben ilgileneceğim.
From now on, I'll take care of everything.
Odasına götürün, ben ilgileneceğim onunla.
Take him up to his room. I'll take care of him.
Kızla ben ilgileneceğim.
I will take care of the girl.
Etrafı tertemiz edip, eyerleri parlatın,... bir süre dışarının işleri ile ben ilgileneceğim. Belki de yapamayacağın tek şey bu.
You'll polish saddle leather from dawn to dusk, longer if I'm going to ramrod this outfit.
- Bu konuyla ben ilgileneceğim. - Bayan Totten, çantanızı...
- Miss Totten, you forgot your...
Zamanı geldiğinde her şeyle ben ilgileneceğim.
When the time comes, I'll do everything.
Dinle bak, sergiyle ben ilgileneceğim.
Listen, I'll run the exhibition for you.
Bayan Emery'ye gelince... onunla bizzat ben ilgileneceğim.
As for Mrs. Emery, I myself will make the necessary arrangements concerning her.
Bundan sonrasıyla ben ilgileneceğim müfettiş.
I'll be in charge from here on inspector.
Bununla ben ilgileneceğim.
I will attend to this.
Onlarla ben ilgileneceğim.
I'll take care of them.
Onunla ben ilgileneceğim!
I'll take care of her!
- Hayır. Onunla ben ilgileneceğim.
- No, I'll take care of it.
- Bir saniye durun, onunla ben ilgileneceğim.
Just a second. I'll deal with her.
İkiniz başçavuşla güzel vakit geçirdiniz, ama bundan sonra refahınızla ben ilgileneceğim.
Now you two had a great time of it with the Sergeant Major, but I'm taking care of your welfare from now on.
Bundan böyle onunla ben ilgileneceğim.
From now on, I'm looking after his welfare.
Bundan sonra onunla ben ilgileneceğim.
Now I'm here to take care of her.
- Ben ilgileneceğim, efendim.
- I'll see to it, sir.
- Hayır, onunla ben ilgileneceğim.
- No, I'm going to look after him
Loyang vardığımızda O kişiyle bizzat ben ilgileneceğim..
I'll handle that person myself... when I arrive in Loyang
Estelle ile ben ilgileneceğim.
I'll take care of Estelle.
Sınırdan sonra da ben şahsen ilgileneceğim sizinle.
Beyond the frontier, I shall be at your service... to give you my personal escort.
Ben de Kennedy'yle ilgileneceğim.
And I'll handle Kennedy.
Ben arkadaşlarımla ilgileneceğim.
I'm going to be busy with my friends.
O iyileşirken ben her şeyle ilgileneceğim.
While he's getting well, I'll take care of everything.
- Ben Martha ile ilgileneceğim.
- I'll take care of Martha.
Ben sahsen ilgilenecegim.
I'll look after it myself.
- Ben onlarla ilgileneceğim.
- I'll take care of them.
Ben her şeyle ilgileneceğim.
I'll take care of everything.
Ben bununla ilgileneceğim.
It is I who will take charge of that.
Ben ile ilgileneceğim.
I'll look after Ben...
Oturacak bir yer bul. Ben onunla ilgileneceğim.
Find a seat, I'll take care of it.
Ben onunla ilgileneceğim sen kafana takma.
I'll just take care of her and she will be gone.
Ben... ben hemen ilgileneceğim.
I... I could see that right away.
Ben yaşayanlarla ilgileneceğim
My thoughts are for the living.
Pekala Karl, Ben tavuklarla ilgileneceğim.
Yes, Karl, I'll take care of the chicken.
Ben şikayette bulunup, ayrıntılarla ilgileneceğim ama yetki sende, burada böyle yazıyor.
I'll draw up the complaint, take care of the details, but you do have jurisdiction, it says so right there.
Ben kiminle ilgileneceğim? Kas yığınıyla mı?
So who do I get to take care of, the muscle man?
- Geri dön. Ben Vargas ile ilgileneceğim.
You better go straight back. I'll take care of Vargas and everything here.
Ben bir kaç saat uyuyacağım ve şu yaramla ilgileneceğim.
Well, I'll get a couple of hours sleep and take a look at this.
Artık korkma. Ben seninle ilgileneceğim.
Don't worry.
Ben de diğeriyle ilgileneceğim.
I'll look after him.
ilgileneceğim 26
ben iyiyim 1860
ben istiyorum 105
ben istemiyorum 126
ben işe gidiyorum 20
ben istedim 39
ben içerim 23
ben isterim 63
ben ilgilenirim 144
ben ise 42
ben iyiyim 1860
ben istiyorum 105
ben istemiyorum 126
ben işe gidiyorum 20
ben istedim 39
ben içerim 23
ben isterim 63
ben ilgilenirim 144
ben ise 42