Bu iş görür translate English
323 parallel translation
- Bu iş görür mü?
- Will this do?
Bence bu iş görür, Kemp.
I think this'll do nicely, Kemp.
Bu iş görür.
This'll do. Harry.
Sanırım bu iş görür.
I think that'll be all right.
Oldu, bu iş görür.
There. That ought to do it.
Bu iş görür.
That should do it.
Tamam, bu iş görür.
Yeah, this'll do.
Sanırım bu iş görür.
That seems to work OK.
Bu iş görür.
- I'd say so. That'll do it.
Tamam, bu iş görür!
All right, that does it!
- Bu iş görür.
- That should do it.
Bu iş görür mü?
Won't that do?
Bu iş görür.
That'll work.
Bu iş görür.
That ought to do it.
Bu iş görür.
That settles it.
Pekâlâ, sanırım bu iş görür.
Well, I think that should probably do the trick.
Eğer gerçekten dikkatlerini çekmek istiyorsan kutuyu aç. Bu iş görür. Benim yaptığım da buydu.
That should do the trick. lf you really want to get their attention, open the box.
- Bu iş görür.
- That'll do.
Evet, bu iş görür.
Yes. That'd do.
- Hayır, um, Sanırım bu iş görür.
No, I think this'll do it.
Evet... bu iş görür.
Yeah. It helps.
Bu kalem iş görür mü?
Would this pencil do?
Burda yoksa yerini bilmiyorum Al ; bu işini görür.
If it isn't there, I don't know where it is. Here. Take this.
Her kurtadamda bu işaret vardır ve bir sonraki kurbanının elinde görür.
Every werewolf is marked with it and sees it in the palm of his next victim's hand.
Bu ifade iş görür, Mapes.
Well, that does it, Mapes.
Zamanın sırtımıza yükleyecek gibi göründüğü bu ağır baskılar altında Brutus kendini Roma'nın bir oğlu saymaktansa köylü olmayı yeğ görür.
Brutus had rather be a villager than to repute himself a son of Rome under these hard conditions as this time is like to lay upon us.
Bu da iş görür.
That's just fine.
Bu moruk tren de iş görür.
Old 97 will have to do.
Bu yırtıcı yeni tür, hem tek başına hem de sürü halinde dolaşır her kademede, her daim her yerde ve herkesle iş görür.
This rapacious new breed prowls both alone and in packs, operating at any level, any time, anywhere, and with anybody!
Bu zorbalığın en bayağı şekli olup ne insanlığın koyduğu yasalarca kabul görür ne de cennet katında bağışlanabilir.
This is the cruelest form of tyranny. It runs counter to the laws of humanity and cannot be condoned by the heavens.
Bu ülkede sevilir ve itibar görür.
She is loved and honored in this country.
Ama bu gibi durumlarda bir kişi farkında olmadığı gücünü görür, ve sonra o bir mucize gerçekleştirir.
But in such moments a person finds the strength he wasn't aware of, and then he performs what is called a miracle!
İş görür mü bu?
Does it work?
Ama bu belge de iş görür gibi...
But I think this paper will do...
Tamam, bu da iş görür.
Oh, well, that'll help.
Taktik icabı öyle yaparlardı. Görür görmez, bu polis derdin.
That was their tactic, as soon as you see him, you know who is he.
Usta, bu işimizi görür.
Master, this one is better
Evet, bu iş görür.
Yeah, that'll do it.
Bu, iş görür.
That did it.
Bu iş görür.
This should do it.
Bu denizaltıyı kişisel stereo müzik seti gibi görür.
He figures this whole boat is his personal, private stereo set.
Bu başlangıç için iş görür.
I need... That'll fucking do for starters.
Sanırım bu, o paçavralardan daha iyi iş görür, Lisiek.
I'm sure this will be better than those rags, Lisiek.
Bu iş görür.
Take a look.
Can atıyorum ben ölmeye! Bir umut görür gibiyim, Bu önlemek istediğimiz şey kadar umutsuz bir çaba gerektirecek.
I long to die! which craves as desperate an execution as that is desperate which we would prevent. then it is likely thou wilt undertake a thing like death to chide away this shame.
Bu tip bir şahıs her hangi bir duyguyu veya olayı önemsiz olsa da aklında canlandıramadığı için tecrübe etmekten acizdir. Ama böyleleri toplum tarafından değer görür ve dikkate alınır.
A person is often incapable of experiencing any event or emotion... no matter how insignificant... without imagining it set in type and scrutinized by the public.
Bunu görür görmez orijinalin bu olduğunu anladım.
As soon as I saw this I knew this was the original... and that there is probably a difference between the two.
Bence bu da iş görür.
I think this will be fine.
Ben olsam neyse de, bu hiç bizim Erol'a göre bir iş değil. Bana bak kadını görür görmez telefon et, meraktan çatlatma.
Call me as soon as you see the woman.
Bu iyi iş görür.
It's just as well.
Gördünüz mü işte bu yüzden genel olarak normal bir bilim adamı çılgın bir bilim adamından çok daha fazla kabul görür.
- See ya, Doc. That is why, in general, a mad scientist... is less desirable than a garden-variety scientist.
bu iş bitti 57
bu işi seviyorum 19
bu ise 19
bu iş buraya kadar 16
bu işte 52
bu işi bana bırak 43
bu işte beraberiz 22
bu işi bitirelim 16
bu işe yaramaz 101
bu işi 16
bu işi seviyorum 19
bu ise 19
bu iş buraya kadar 16
bu işte 52
bu işi bana bırak 43
bu işte beraberiz 22
bu işi bitirelim 16
bu işe yaramaz 101
bu işi 16