Bu kadarı da fazla translate English
453 parallel translation
Bu kadarı da fazla!
This is too much.
Bu kadarı da fazla.
This is too much.
Bu kadarı da fazla, yetti artık!
I've had it, I tell ya!
- Bu kadarı da fazla!
- It's too much!
Bu kadarı da fazla!
That does it!
Hayır, bu kadarı da fazla.
No, this is too much.
Ama bu kadarı da fazla artık. İşte böyle düşünüyorum.
That's what I say...
Bu kadarı da fazla!
This is outrageous!
Bu kadarı da fazla.
This has gone too far.
- Bu kadarı da fazla değil mi?
- That's a bit drastic, isn't it?
Bay Ryan, bu kadarı da fazla artık.
This has gone far enough.
Bu kadarı da fazla diye düşünüyorsunuz?
You think I do too much?
Bu kadarı da fazla!
I've had enough!
Bu kadarı da fazla artık, sıkılmaya başladım.
Go off and play. Oh, that's a bit much.
Hayır, hayır! Bu kadarı da fazla!
Oh, no, no!
Bu kadarı da fazla ama!
That's too much!
Bu kadarı da fazla ama!
You're going too far!
Bu kadarı da fazla. Durun.
This is too much no, no, no, wait.
Bu kadarı da fazla!
This is the last straw!
Bu yaşta bu kadarı da fazla.
It's too much in my old age
Siz de arkadaşlarınıza söyleyin, bu kadarı da fazla oluyor!
Try to talk to your colleagues, they're really exaggerating now!
Yaşamak için birşeyler yazmak gerekiyor ama bu kadarı da fazla.
It's true that to survive one has to write anything, but this is pretty bleak.
Bu kadarı da fazla artık!
It's too much!
Bu kadarı da fazla artık!
Over the top!
Duilio anlaşılan yine en iyi öğrencilerimin peşindesin artık bu kadarı da fazla ama.
Hey, Duilio, don't start taking my best recruits now.
- Ama kural böyle. - Bu kadarı da fazla ama artık.
- That's the limit!
Bu kadarı da fazla!
That's enough!
- Bu kadarı da fazla.
Lots of luck.
Bu kadarı da fazla artık...
He's gone too far.
Bu kadarı da fazla.
This is too much
- Bu kadarı da fazla ama!
- That's too much!
Pardon ama bu kadarı da fazla!
That's it. I've had enough!
Bu kadarı da fazla ama.
That's goin'too far.
Ne yapmaya çalıştığını bilmiyorum ama bu kadarı da fazla.
I don't know what this is all about, but it's all a bit too much.
Of, bu kadarı da fazla!
Oh, this is the end!
Bu kadarı da fazla. Düştü.
Too much.
Gerçekten, bu kadarı da fazla!
Look here, this is intolerable!
Şimdi hata yaptığımı biliyorum, hayatımı değiştirmek istiyorum ama bu kadarı da artık çok fazla.
Now I know I was wrong and I would like to change my life, but this is too much...
Ama bu kadarı da fazla.
But this is over the line.
Bu kadarının da fazla olduğunu düşünmüyor musun?
Don't you think that's going too far?
Ama bu çok fazla. O kadar da tutması mümkün değil.
But that's not right... for two little grapefruits.
Bu kadarı da çok fazla.
This is too much.
Bu kadarı da çok fazla!
Ah, no, too much!
Nedenki? Bu kadarı da çok fazla ama!
Why, this is outrageous!
- Bu kadarı da biraz fazla!
Too many unpredictable things.
Annem ve babam, Batı'da bir çiftlikleri olsun isterdi ve ellerinden en fazla bu kadarı geldi.
they wanted a farm in the West and this is as far as they got.
Ve dışarı çıkana kadar, ondan benden daha fazla hoşlanmayacaksın ki bu da oldukça fena.
And by the time you get out, you won't like him any better than I do now which isn't one hell of a lot.
Bologna ya da Milan'a gittiyse bu kadarı da çok fazla!
It was already a lot if he got to Bologna or Milan!
Dostum, bu kadarı da biraz fazla!
My friend, you're going a bit too far!
Bu kadarı da çok fazla.
It's too much.
Eğer onu bu kadar çok seviyorsan daha da fazla ağla.
If you miss her so much, cry hard.
bu kadarı çok fazla 17
bu kadarı yeterli 87
bu kadarı yeter 342
bu kadarı fazla 47
bu kadar 1215
bu kadar mı 472
bu kadar yeter 1511
bu kadar kolay 16
bu kadar basit 242
bu kadar yeter mi 31
bu kadarı yeterli 87
bu kadarı yeter 342
bu kadarı fazla 47
bu kadar 1215
bu kadar mı 472
bu kadar yeter 1511
bu kadar kolay 16
bu kadar basit 242
bu kadar yeter mi 31